"الأيسر" - Translation from Arabic to Turkish

    • sol
        
    • sola
        
    • soldaki
        
    • İskele
        
    • solda
        
    • solu
        
    • solunda
        
    • Soldan
        
    • soluna
        
    Bu durumda, bilgisayarın biraz çevirmesine izin verdikten sonra bile sağ ve sol taraftaki resimlerin karmakarışık olarak bulabiliriz. TED حتى بعد أن نترك الكمبيوتر يحاول إدارتها لوقت نظل نجد أن صور الجانب الأيسر والأيمن تم خلطها جميعها معاً
    Araştırmacılar hastaların sol şakak loplarının hasar gördüğünü buldular, bu nedenle beynin sol kısmının dili kontrol ettiğini öne sürdüler. TED فوجد الباحثان لديهم أذيات في الفص الصدغي الأيسر، لذا فقد اقترحوا أن التحكم باللغة يتم بواسطة النصف الأيسر من الدماغ.
    P.S. beyninin sağ tarafına zarar veren bir felç geçirdi. Bu onu sol tarafındaki her şeyden bihaber bıraktı. TED تعاني بي.إس. من صدمةٍ قامت بتدمير الجزء الأيمن من المخ، ممّا جعلها غير مدركة لكلّ شيء على جانبها الأيسر.
    Bu eş zamanlı dönme akıcı sıvıyı embronin içinde sağdan sola iter. Yumrunun solundaki kenarda TED تزامن هذا التناوب يدفع السائل من الجانب الأيمن للجنين إلى الأيسر.
    soldaki sağdakinin üstünden. Open Subtitles في مجرى القضيب المتحرك الطرف الأيسر فوق الطرف الأيمن
    Adamım, umarım bu adam iskele ne taraf sancak ne taraf biliyordur! Open Subtitles أتمنى فقط أن يكون هذا الرجل يعرف الفارق بين الإتجاه الأيمن من الأيسر ..
    sol şakağının üstüne. Neredeyse alnına kadar uzanan ince bir girinti göreceksiniz. Open Subtitles فوق الصدغ الأيسر توجد إصابة قديمة تمتد إلى ما يقرب من الجبهة
    Bir otopsi lezyonları gösterdi, sağ beyin zarı kanaması ve sol şakak kırığı. Open Subtitles التشريح سيبين الأضرار النزيف فى فص المخ الأيمن و الكسر فى الهيكل الأيسر
    Kara Şövalye'nin sol gözünde görme ve kararsızlık olduğunun programlanması onaylandı. Open Subtitles تأكيد برمجة ذلك الفارس الأسود ضعف الجانب الأيسر وعدم التوازن للغد
    İyi gizliyor ama sol kolunu ve bacağını sınırlı kullanabiliyor. Open Subtitles انها اخفاء جيدا، ولكن لديها الاستخدام المحدود للذراعها الأيسر والساق.
    sol taraftan kıvrılarak koşun, vurun kaçın! İkisi sizin, ikisi benim! Open Subtitles جرب الخطّاف الأيسر انطلق و اطلق اثنين لك، و اثنين لي
    Tamam, Eğer vakuma ihtiyacın olursa, Gömme dolabımın içinde sol tarafta. Open Subtitles حسنا ،إذا احتجتي المكنسة الكهربائية فهي في الخزانة علي الجانب الأيسر.
    Tamam, Eğer vakuma ihtiyacın olursa, Gömme dolabımın içinde sol tarafta. Open Subtitles حسنا، إذا احتجتي المكنسة الكهربائية فهي في الخزانة علي الجانب الأيسر
    - Sağa doğru çekiyor. - Dümeni sola kırın, dengelemeniz gerek. Open Subtitles يا إلهي، الطائرة تميل يميناً الموجه الأيسر.
    Sağa verir gibi yap, sola kaç. 24 Z direğine pas. Göster kendini. Open Subtitles أحيطوا بالجانب الأيمن, وتقسموا ناحية الأيسر هيا تقدم الآن
    soldaki kapıyı kullan, Dahi, ve, geldiğin için teşekkürler. Open Subtitles خذ الباب الأيسر يا جينياس وشكراً علي مجيئك
    soldaki adam atlıyor: Open Subtitles :فقال الشاب الذي نام على الجانب الأيسر من السرير
    Teğmen Crain geliyor efendim. İskele tarafında. Open Subtitles ملازم كرين قادم من الجانب الأيسر يا سيدى
    İskele tarafından yüksek hızda uskur sesleri. Open Subtitles أقصى سرعه للماكينات إنها قادمه من الجانب الأيسر
    Dil solda daha yerleşiktir, dikkat ise sağda. TED فاللغة أكثر تموضعاً في الجزء الأيسر والملاحظة في الأيمن.
    Sen solu al sevgilim. Open Subtitles تولي أنت الجانب الأيسر وأنا الجانب الأيمن
    Bu slaytın solunda, çeşitli metal parçalar görüyorsunuz, yeni kalçaya ihtiyacı olan birine takılacak yapay kalçalar. TED على الجانب الأيسر من هذه الشريحة، ترون إختلاف في القطع المعدنية، أوراك صناعية يمكن إستخدامها لشخص يحتاج إلى ورك جديد.
    Soldan sokulun. İkisi sizin, ikisi benim. Open Subtitles جرب الخطّاف الأيسر انطلق و اطلق اثنين لك، و اثنين لي
    Burada gördüğünüz, ilk fare kafesin solunda yanacak olan ışıkla bilgilendiriliyor. Ödül almak için kafesin soluna baskı yapması gerekiyor. TED لكن ما ترونه هنا هو أول فأر تم تبليغه بواسطة ضوء سيظهر على يسار القفص أن عليه أن يحدد القفص الأيسر كي يحصل على مكافأة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more