"الإزدراء" - Translation from Arabic to Turkish

• Saygısızlık
• saygısızlıktan
• itaatsizlik
• kırgınlık

Bu hastalığı olan çocuklara da Saygısızlık ediyorsun.
ناهيكِ عن أنّه في نوع من الإزدراء لمن هم مصابون بهذا المرض حقاً

Saygısızlık etmek istemem ama, temizlikçiniz pek titiz değil. Hayır, çok titizdir.
لا أقصد الإزدراء , لكنّ خادمتكِ ليست دقيقة للغاية

Ahırda buluşmamız saygısızlıktan dolayı değil.
الإجتماع في هذه الحظيرة لم يُقصد به الإزدراء

Fakat elime saygısızlıktan başka ne geçiyor .
ولم أحصل في المقابل على شيء سوى الإزدراء

En az mahkemeye itaatsizlik suçu...
أن تهمة الإزدراء قد تكون الأقل...

Benim tek gördüğüm tutum, kırgınlık.
إن المهانة الوحيدة التي أراها هي الإزدراء.

Saygısızlık etmek istemem, ama ikiniz de klinik yönden delisiniz.
لا أقصد الإزدراء , لكن كلاكما مجنون سريرياً

Ve Sayın Yargıç sizin de bildiğiniz gibi, mahkemeye Saygısızlık suçundaki hapis süresi cezai nitelikte olamaz.
وكما يعرف سعادتكم تماما، السجن في قضايا الإزدراء لا يمكن أن يكون تأديبيًا، هو للإجبار فقط.

Çünkü bunu Saygısızlık olarak aldığını biliyor.
لأنه يعرف بأنّك أخذته كإشارة الإزدراء

Büyüklere onca Saygısızlık dururken!
و الإزدراء لمن هم أعرق و أفضل منهم

Steve sana Saygısızlık ederse eğer..
الإزدراء. حسناً، إذا تعني غير مهذب

Saygısızlık olarak görme.
لا أقصد الإزدراء

- ...inşa edilemezdi. - Bu kurul kanunlara saygısızlıktan sizi gözaltına alma...
هذه اللجنة لديها الصلاحية لتحجزك بتهمة الإزدراء ايها الكولونيل

-Ve saygısızlıktan.
أوه تباً - و الإزدراء -

Mahkemeye itaatsizlik suçlaması ihtimalini, içermeyen doğru bir yol yok.
لا يوجد طريق لعمل الصواب لا يتضمن احتمالية... -حتمية تهمة الإزدراء . -حتمية تهمة الإزدراء .

Benim tek gördüğüm tutum, kırgınlık.
إن المهانة الوحيدة التي أراها هي الإزدراء