| nedime kıyafetimi iade ettim, indirimdeymiş, yani 100$ kaybettim. | Open Subtitles | إذا ،لقد أرجعت ثوب الإشبينة وقد كان بسعر مخفض و ينقصني الآن 100 دولار |
| Hatta canım nedime kıyafetimi giymek istemiyor. | Open Subtitles | ربــما لا أشعر حتى بالرغبة في ارتداء فستان الإشبينة خاصتي |
| nedime görevlerimi süper ciddiyetle yapıyorum. | Open Subtitles | نعم انا فقط اخذ مهام الإشبينة على محمل الجد |
| Bruce'un hangi odada kaldığını baş nedimem eksiksiz öğrenmişti. | Open Subtitles | للتأكد من أن الإشبينة تعرف في أية غرفة كان ينزل. |
| Kuzenin Bethany var ya, nedimenin nedimesi hani? | Open Subtitles | قريبتك بيثاني... إشبينة الإشبينة |
| - "Doğru kişi"yi kullanacağım galiba. | Open Subtitles | -أعتقد أني أفضل تسمية الإشبينة |
| İğrenç, fuşya bir nedime kıyafeti giydim. | Open Subtitles | وغيّرتُ ملابسي إلى فستان الإشبينة الفوشي البشع |
| Çünkü bana şu Badgley Mischka nedime kıyafetini alacaksın. | Open Subtitles | لأنك ستشترين لي فستان الإشبينة "ذاك "بادجلي ميشكا |
| nedime kıyafeti bu muymuş? | Open Subtitles | هل ذلك فستان الإشبينة |
| Michael, nedime elbisemi aldım. | Open Subtitles | "مايكل"،لقد أحضرت ثوب الإشبينة خاصتي |
| Bir çoğunuz beni Chloe'nin kuzeni ve baş nedime olarak tanıyor. | Open Subtitles | يعرفني معظمكم بقريبة (كلوي)، أو الإشبينة. |
| Bernadette durmadan Penny ve nedime elbiselerinin fotoğrafını gönderiyor. | Open Subtitles | إن (برناديت) لا تنفك ترسل لي صور بيني) وهي تجرب فساتين الإشبينة) |
| Kendini Vera Wang'e götürüp nedime kıyafetini deneyebilirsin. | Open Subtitles | حسنٌ, يمكنكِ الذهاب إلى محل (فيرا وانغ) لتجربة فستان الإشبينة الخاص بكِ. |
| Tamam, nedime falan olabilirsin. | Open Subtitles | حسنا ، سـ تكونُ الإشبينة. |
| Baş nedime her zaman sevişir. | Open Subtitles | الإشبينة مستعدّة دائما. |
| Buyur Riley. Baş nedime elbisen. | Open Subtitles | مهلاً ، إليكِ يا (رايلي) ، هذا ثوب الإشبينة. |
| - Baş nedime demiştim ama olsun. | Open Subtitles | الإشبينة ، ولكن حسناً |
| Sue Ellen'a ailede nedimem olabilecek tek kişinin de malesef acil bir durum yüzünden gelemeyeceğini anlatıyordum. | Open Subtitles | لقد كُنت أخبر (سو إلين) للتو هذه المرة الوحيدة التي تكون فيها الإشبينة لديها طوارئ عائلية ولن أكن قادرة على إقامة الزفاف |
| Jessica da nedimem olur. | Open Subtitles | يمكن ان تكون (جيسيكا) الإشبينة |
| -Yakan için çiçek getirdim. -Bu nedimenin resmi görevi mi? | Open Subtitles | -هل هذا واجب أساسي من الإشبينة ؟ |
| Bu yüzden "Doğru kişi"yim ben. | Open Subtitles | هناك سبب لكوني الإشبينة |
| - "Doğru kişi"yi kullanacağım galiba. | Open Subtitles | -أعتقد أني أفضل تسمية الإشبينة |