Ayrıca yaralar bir kaymadan fazlası olduğunu gösteriyor. | Open Subtitles | و الإصابات تشير إلى شيء أكثر من الإنزلاق |
Ninja hayatını bitirecek kadar ciddi yaralar almış ve bir ameliyata girmişti. | Open Subtitles | لقد ثبت بالرغم من الإصابات البالغة التي حدثت له وكان من الممكن ألا يكون نينجا بعد الآن ولكنه خضع للعملية الجراحية |
Bunu, kliniğinizde yaraları tedavi etmek için kullanıyorsunuz, değil mi? | Open Subtitles | أنـت تـسـتـعـمـله لـعـلاج الإصابات في عـيـادتـك , أ ليس كـذلك؟ |
Doktora da bunu açıkladım. O yaraların olması için ölmüş olması gerek. | Open Subtitles | والذي ما شرحته للدكتور الطيب، يجب أن يكون ميتاً حتى تحدث الإصابات. |
Gördüğün gibi elimde, mahkemede savunduğun yaralanma vakalarından oluşan bir liste var. | Open Subtitles | كما ترى هنا لدي قائمة لقضايا الإصابات التي ترافعتَ بها في المحكمة |
O zaman burada bayağı işin var. İç yaralanmalar olduğundan şüpheleniyorum. | Open Subtitles | حسنا، إذا لديك الكثير لتفعله هنا. أنا قلقة بشأن الإصابات الداخلية. |
Bebeğin kalp sesini duyamadım, çok üzgünüm ama travma yüzünden, Joanna bebeğini kaybetti. | Open Subtitles | اخشى اني لم أجد نبضات للقلب آسفه لكن بسبب الإصابات فقدت جوانا الطفل |
Otopsi doktoruna göre yaralara dallar ve selin getirdiği molozlar sebep olmuş. | Open Subtitles | الطبيب الشرعي قال إن الإصابات سببها فروع الأشجار وبقايا حطام الفيضان .. |
Enkaz yere düştü bazı yerlerde hasar ve birkaç yaralı var fakat bildiğimiz kadarıyla hayat kaybı yok. | Open Subtitles | الحطام سقط على الأرض كان هناك بعض الأضرار وبعض الإصابات ولكن لا توجد أي حالات وفيات على حد علمنا |
Hayat kurtardı , yaralanmaları önledi, kendisi yaralandı . | Open Subtitles | لقد أنقذ الأرواح بدون الإصابات ما عدا نفسه |
Aldığı yaralar bu kadar ilgi gösterilmeyi gerektirecek kadar ölümcül mü? | Open Subtitles | هل تكون الإصابات قاتلة لنيل إذعان جدير بالثناء؟ |
Dizlerdeki yaralar, beysbol sopasından ya da mermiden değil. | Open Subtitles | الإصابات التي لحقت بالركبتين من مضرب للبيسبول أو رصاص |
Ölüm öncesi oluşan tüm yaralar, taşıt darbesiyle uyumlu. | Open Subtitles | كلّ الإصابات القريبة من وقت الموت متسقة مع صدمة المركبة |
Yönler ve çarpışma yaraları beş kişilik bir ekip olduklarını gösteriyor. | Open Subtitles | تشير إتجاهية وموضع جروح الإصابات أنّه كان فريقاً من خمسة رجال. |
Sırtındaki yaraları mümkün olduğunca havalandır. | Open Subtitles | حاولي أن تُعرِّضي تلك الإصابات الّتي على ظهرك للهواء قدر الإمكان. |
Ama keskin ya da kör, bulduğun yaraların hiçbirini yapamaz. | Open Subtitles | ولكن حاد أم كليل, لم يكن من الممكن أن يحدث هذه الإصابات التي وجدناها |
Hastanede bir dizi şüpheli yaralanma olayları daha buldum. | Open Subtitles | لقد تعقبت مجموعة أخرى من الإصابات المريبة بالمستشفى |
Oysa psikolojik yaralanmalar, bedensel yaralanmalardan daha sık başımıza gelir. Başarısızlık, reddedilme veya yalnızlık gibi yaralanmalar. | TED | ففي أغلب الأحيان، نعاني من الإصابات النفسية أكثر من الجسدية. إصابات مثل الفشل أو الرفض أو الوحدة. |
Benim bahsettiğim şey travma geçiren insanlara yardımcı olmak için geçici ölümü kullanmak. | TED | إنني أتحدث عن استخدام تعليق الحركة لمساعدة الناس في حالات الإصابات. |
Uyluk atardamarı yanındaki yaralara bak. | Open Subtitles | أنظروا إلى الإصابات بالقرب من شريان الفخذ |
Binanın büyüklüğü, insan sayısı, patlayıcı miktarıyla çarpılır ve 100 e bölünür tahmini kayıp (ölü ve yaralı) sayısını verir. | Open Subtitles | حجم البناء, كمية الناس , مضاعفة بـ كمية المادة المتفجرة مقسومة على 100 يساوي عدد الإصابات المخمنة |
Öyle kesin bir kural yok ama beyin yaralanmaları tatillerde artar. | Open Subtitles | ليس هناك قاعدة ثابتة لكن الإصابات الدماغية تكثر في العطل كأصدقائنا هنا |
Sivil kayıp büyük olacak. | Open Subtitles | الآن الإصابات بين المدنيين . ستكون هائلة |
Kanı alındığına göre göze çarpmayan yara izleri daha önemli hale geldi. | Open Subtitles | ،والآن بعد أن تمت إزالة الدم أنماط الإصابات الدقيقة .أصبحت أكثر وضوحا |
Ama kazanın verdiği hasarlar onu kalıcı bitkisel bir hayata soktu. | Open Subtitles | لكن الإصابات الناجمة عن حادثته قد تركته في حالة غيبوبة دائمة |
Ama şimdilik buna odaklanmayacağız çünkü diğer yaralarla hemen ilgilenmemiz gerekiyor. | Open Subtitles | لكننا سنترك هذا حالياً يجب أن نتعامل أولاً مع الإصابات الأخرى |
İleri seviyede doku hasarı olan hastalara yardım etmek için oluşturulmuştu... | Open Subtitles | صُمّمَ المشروعُ لمساعدةِ المرضى ذوي الإصابات النسيجيّة البالغة. |
Beynin travmatik zarar gördüğü durumlarda hastaları kasten koma durumunda tutarak şişin inmesine ve beynin kendini iyileştirmesine fırsat veririz. | Open Subtitles | و نحن نبقي عمداً أصحاب الإصابات في المخ في حالة غيبوبه لتهدئة أجسامهم و منح المخ فتره للتعافي أثناء شفاء الأوارم |