"الإكتئاب" - Translation from Arabic to Turkish

    • depresyon
        
    • depresyonun
        
    • depresyona
        
    • depresyonda
        
    • depresif
        
    • depresyonla
        
    • stres
        
    • bunalım
        
    • depresyonu
        
    • bunalıma
        
    • depresyondan
        
    • bunalımda
        
    • depresyonum
        
    • depresyonunuzu
        
    "depresyon, yüksek tansiyon, mide gazı ve bağırsak sendromu tedavisinde kullanılır." Open Subtitles يستخدم لعلاج الإكتئاب, التوتر العصبي إنتفاخ المعدة و متلازمة تهيج الأمعاء
    Alkol bağımlığı ve depresyon için hiç tedavi oldun mu? Hayır. Open Subtitles هل خضعتِ لعلاج إدمان الكحول أو الإكتئاب قبل أن يعود رشدكِ؟
    Fakat bu kadar basit bir oyunla bile, oynamaya başladığım bir kaç gün içinde, depresyon ve kaygı hissi gitti. Öylece yok oldu. TED ولكن مع أن اللعبة في غاية البساطة وخلال بدء اللعب لعدة أيام فقط فإن ذلك الإكتئاب والقلق قد ذهب.
    Ayrıca Dünya Sağlık Örgütü, depresyonun insanoğlunun karşılaştığı en büyük salgın olduğunu belirtiyor. TED وتقول أيضا منظمة الصحة العالمية أن الإكتئاب هو أكبر وباء واجهته البشرية على الإطلاق.
    Ama nörologlar hala depresyona neyin sebep olduğuna dair bütün resme sahip değiller. TED ولكن علماء الجهاز العصبي ليس لديهم تصور كامل عن ماذا يسبب الإكتئاب.
    Zorluğun sebeplerinden biri 'depresyonda olmak' ile 'depresif hissetmek' arasındaki farktır. TED وأحد أهم مصادر الخلط هو الفرق بين مرض الإكتئاب ومجرد الإحساس بالإكتئاب
    Sanki depresyon, ilk yardım çantasında bulunan şeylerle düzelecek bir şeymiş gibi. TED كما لو أن الإكتئاب هو شيء يمكن علاجه بأحد المحتويات الموجودة في علبة الإسعافات الأولية.
    2013'te, eğer depresyon ile ilgili endişeleriniz varsa doktorunuza gidiyorsunuz ve ne alıyorsunuz? TED في ٢٠١٣: إذا ساورك الشك حول الإصابة بأعراض الإكتئاب وذهبت للطبيب ، عندها مالذي ستحصل عليه؟
    Gerçek depresyon, hayatınızda bir şeyler yolunda gitmediğinde üzgün olmak değildir. TED الإكتئاب فعليّ ليس أن تكون حزينا عند حدوث شي سيء في حياتك.
    Gerçek depresyon, hayatınızda her şey yolundayken mutsuz hissetmektir. TED الإكتئاب هو أن تكون حزينا عندما يسير كل شيء في حياتك بشكل جيد.
    Bu gerçek depresyon, benim acı çektiğim şey. TED هذا هو الإكتئاب حقا، وهذا ما أعاني منه.
    Ben hayatta kaldım ve bu beni hikayemle birlikte bırakıyor ve hikayem şu şekilde: Dört basit kelime ile: depresyon nedeniyle acı çekiyorum. TED أنا على قيد الحياة، و معي قصّتي الخاصة بي، و هي كالآتي: باختصار شديد، فأنا أعاني من الإكتئاب.
    depresyon nedeniyle acı çekiyorum. Uzun bir süre boyunca düşündüm ki birindeki insanın diğerindekinden korktuğu tamamen birbirinden farklı iki hayat yaşıyorum. TED اعاني من الإكتئاب وذلك لمدة طويلة، وعلى ما أعتقد لقد عشت حياتين مختلفتين تماما حيث كل شخص فيها خائف من الآخر.
    depresyon dünyadaki iş göremezlik halinin başlıca sebebidir. TED الإكتئاب هو السبب الرئيسي للإعاقة في العالم.
    Suçlu veya utanç hissederlerse depresyonun astım veya diyabet gibi tıbbi bir durum olduğunu hatırlatın. TED إذا كانوا يشعرون بالذنب أو الخزي، وضح لهم أن الإكتئاب هو حالة مرضية طبية، مثل الربو أو مرض السكري.
    Çok fazla veya çok az olması sinirliliğe, depresyona ve pek çok bozukluğa neden olur. Open Subtitles الكثير منها أو القليل للغاية منها قد يؤدى إلى الإثارة الزائدة أو الإكتئاب ، أو عدد من الإضطرابات الجسدية
    Keşke bu hüsran yerine felç edici bir depresyonda olsam. Open Subtitles أتمنى فقط لو أُصِبت ببعضاً من شلل الإكتئاب .بدلاً من خيبة الأمل هذه
    Eğer kendiniz depresyonu deneyimlemediyseniz, depresif hissettiğiniz dönemler ile karşılaştırmaktan kaçının. TED إذا لم تعاني من الإكتئاب مطلقاً، فتوقف عن مقارنته بالمرات التي شعرت فيها بمزاج سيء.
    Sadece benim görebildiğim hayatta, kim olduğum, gerçekten olduğum kişi, yoğun depresyonla mücadele eden birisi. TED في الحياة التي أراها أنا فقط وما أنا حقا عليه هي أنني شخص يكافح بإستمرار ضد الإكتئاب.
    Savaş sonrası stres bozuklu için verilen anti-depresanlara benzer Open Subtitles كما في مضادات الإكتئاب التي تعالج الإظطرابات
    Paniklemeni istemem ama bazen bunalım başka bir şeyin işareti olabilir. Open Subtitles لكن أحياناً يكون الإكتئاب إشارة إلى أنّ ثمّة شيء آخر يحدث
    İnsanlar neden bunalıma girince içki içer bilmiyorum. Open Subtitles لا أعرف لمَ يشرب الناس الكحوليات عندما يصابهم الإكتئاب
    Seni şok ederek depresyondan çıkarabileceğini mi sanıyordu? Open Subtitles هل كان يظن أنه سيصدمك لكى يخرجك من الإكتئاب ؟
    Daha önce de kendini bunalımda hissettiğini söylemiştin. Open Subtitles لقد أشرتي بأنكِ تعانين من الإكتئاب من قبل
    Ben depresyonum. Open Subtitles أنا الإكتئاب
    Bir tanesi, Ablixa depresyonunuzu iyileştirirken uyurgezerliğe engel olmak için mesela. Open Subtitles في حين أن (أبليكس) سيساعدك في التعامل مع الإكتئاب الذي لديك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more