"الإلتزام" - Translation from Arabic to Turkish

    • bağlılık
        
    • bağlı
        
    • sadık
        
    • bağlanmaktan
        
    • Bağlanma
        
    • Sadakat
        
    • bağlanmak
        
    • bağlılığı
        
    • mecbur
        
    • sorumluluk
        
    • bağlanmayı
        
    • uymak
        
    • taahhüt
        
    • bağlılığa
        
    • yükümlülüğü
        
    Ama daha önemlisi, Afrika kökenli bütün öğrencilerin birliği, Afrika'ya güç, onur ve bağlılık sağlayan sürekli bir kaynak. TED و لكن الأهم من ذلك , الهيكل الطلابي الإقريقي بأجمعه هو مصدر متواصل للقوة , الفخر و الإلتزام بإفريقيا
    Yaşam boyu bağlılık, orta yaş bunalımı, kalp krizi geçirme ihtimali... Open Subtitles الإلتزام الأبدي إتجاهك نحو منتصف العمر التعرض لإزمة, و أشاء أخرى
    TK: Ayırt edilebilir olun. RM: Bütün en iyi bayraklar bu kurallara bağlı kalmışlardır. TED رومان: كل الأعلام الجيدة تميل إلى الإلتزام بهذه المبادئ.
    İhtiyacım olan tek şey, herkesin plana sadık kalması. Open Subtitles من الجميع هو الإلتزام بالخطة. .الإثنين،الأربعاء،الجمعة.
    bağlanmaktan ödü kopuyor. Üç buluşmadan sonra bir erkek bağlanmaktan mı korkuyor? - Bunu hemen medyaya duyurun. Open Subtitles هو مرعوب من الإلتزام الرجل يخاف من الإلتزام بعد ثلاثة لقاءات؟
    Ve bu sadece Bağlanma korkusundan... ya da birini sahiplenip sevmeyi beceremeyeceğimden değil. Open Subtitles وليس ذلك خوفاَ من الإلتزام فقط أو أنني لست مؤهلاَ لمنح الرعاية والحب
    Sonra, biri Sadakat ister, diğeri istemez ve yeniden başlanır. Open Subtitles وبعدهـا يرغب أحدكمـا في الإلتزام و الآخـر في الانسحـاب و بعدهـا عليك البدء من الصفـر مجـددا
    Bir şeye bağlanmak ne demek bilirsin. Eee, ne diyorsun? Open Subtitles أنت تعرف معني الإلتزام بأمر ما إذا ما قولك ؟
    Ama benim onlara olan sevgime karşılık bağlılık araçlarıyla ilgili olarak hep aklımı meşgul eden iki sıkıntılı konu var ki ve siz de onları kullanırsanız böyle düşünebilirsiniz. TED ولكن على الرغم من حبي لهم، هناك اثنين من الشواغل المزعجة حول آليات الإلتزام وربما تعرفهم إن كنت تستخدم آليات الإلتزام
    bağlılık araçlarıyla ilgili diğer sorunsa her zaman onlardan kurtulabilecek olmanızdır. TED والمشكلة الأخرى مع آليات الإلتزام هو أنه يمكنك دائماً التحايل و الإلتفاف عليها
    On dört yıl önce 2,5'a 3 metrelik bir hücreye bağlanmak zorunda kaldım... ve şimdi de sen bağlılık göstermek zorunda kalacaksın. Open Subtitles فأربعة عشرعاما مضت كنت مجبرا على أن أكون ملتزما بزنزانة صغيرة والأن سوف تجبر أنت أيضا على الإلتزام
    Sayfa sayısına bağlı kalmanın neresi bu kadar zor? Open Subtitles لاحقا عزيزتي, ما الصعب في الإلتزام بعدد الصفحات ؟
    Bugüzelbirfikir amanezamantek bir şeye bağlı kaldın ki? Open Subtitles هذا شعور جميل ولكن متى أستطعت الإلتزام بشيء واحد؟
    Zor olduğunu biliyorum ama plana sadık kalmalısın. Open Subtitles أدرك صعوبة الأمر، لكن عليك الإلتزام بالخطّة
    O mikroplardan korkuyor, sen de bağlanmaktan. Open Subtitles هي تخاف من الجراثيم، وأنت تخاف من الإلتزام.
    3. en önemli etken ise yapılan işe Bağlanma. TED لكن الشئ الثالث الأكثر أهمية هو الإلتزام بهذا
    Söylüyorum işte. Gerçek Sadakat tarih olmuş. Bana tek bir mutlu evlilik söyle. Open Subtitles إنّي أخبرك، الإلتزام الحقيقي شيء من الماضي أعني، سمّي زوجين حظّهم حسن
    Asıl endişenin yeni bir dizinin tüm sezonunu izlemekteki zaman bağlılığı olduğunu sanıyorum. Open Subtitles أتوقع أن همك الرئيسي هو الإلتزام الزمني لمشاهدة موسم كامل من مسلسل جديد
    Başarmak için mecbur hissetmeni anlıyorum. Ama acı veren gerçeği kabul etmen gereken bir an gelir. Open Subtitles أنا أعي الإلتزام الذي ترغب بإنجاحه ولكن سيأتي نقطة معينة،
    - sorumluluk seviyen azaldı. - Benim sorumluluğum mu ? Open Subtitles مستواك من الإلتزام قَلّ مستواى من الإلتزام ؟
    Birbirlerine bağlanmayı seçtiler yıllarca onları sevmiş ve desteklemiş olan aile ve arkadaşlarının önünde. Open Subtitles فقد اختاروا الإلتزام بحياتهما سويا أمام العائلة والأصدقاء الذين يحبونهم وسيدعمونهم لسنوات قادمة.
    Herkes onun dediğine uymak zorundaydı. Ama o yine de kontrol için birini gönderdi. Open Subtitles قال أن على الجميع الإلتزام بذلك لكنه أرسل شخص ليتحقق
    İstekli şekilde mümkün olduğunca hızlı değişmeyi ve öğrenmeyi ve büyümeyi taahhüt eden sivil liderlerin yeni bir nesline ihtiyacımız olacak. TED نحن سنحتاج لجيل جديد من القادة الإجتماعين الذين يريدون الإلتزام بالنمو والتغيير والتعلم بأسرع ما يمكن
    Yanımda olmanı ve seni bir tür bağlılığa yönlendirmek istiyordum. Open Subtitles كنت أحاول ضمكَ أقرب تلاعبت للحصول على الإلتزام منك
    Her zaman gibi, bu yükümlülüğü istediğiniz şekilde yapma konusunda serbestsiniz. Open Subtitles كالعادة أنتِ حرة في إنجاز الإلتزام بأي طريقة تحبينها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more