"الإمدادات" - Translation from Arabic to Turkish

    • erzak
        
    • malzeme
        
    • malzemeleri
        
    • destek
        
    • malzemeler
        
    • ikmal
        
    • tedarik
        
    • malzemelerin
        
    • erzaklar
        
    • malzemeyi
        
    • Erzakları
        
    • malzemelerini
        
    • erzağa
        
    • kaynağa
        
    • Stokların
        
    Ekibim bulabildiği tüm erzak ve araçları aldı ve geçmişi geride bıraktı. Open Subtitles ولكن فريقي استحوذ على الإمدادات والعربات التي استطاعوا الحصول عليها وتركنا مكاننا
    malzeme arabalarının yanında yakaladık. Open Subtitles أمسكناه بالقرب من عربة الإمدادات يا سيدى
    Bu konuda uzman sayılırım. malzemeleri toplar, sana tavsiye veririm. Open Subtitles يمكنني أن أجمع لك الإمدادات و أسدي لك النصائح
    Dr. Rafil Dhafir gibi insanları içeriyor ki, Irak üzerindeki ekonomik yaptırımları çocuklar için medikal destek göndererek ihlal etmiş birisi. TED تشمل هذه الفئة أناس أمثال الدكتور رافيل ظافر، الذي انتهك العقوبات الاقتصادية في العراق بإرسال الإمدادات الطبية لفائدة الأطفال الموجودين هناك.
    Doğru malzemeler olmadan evden ayrılmıyorsun ve bu listenin en başında yiyecek var. Open Subtitles أنت لايجب أن تغادر المنزل بدون الإمدادات اللازمه. وعلــى رأس هذه القائمه الطعام.
    İkmal malzemelerinin azlığı ana birlikleri zayıflatmaya devam ediyor. Open Subtitles نقص الإمدادات مستمر في إضعاف وحداتنا الرئيسية
    Bu tür tedarik bağlantılarıyla Sovyet tankları bizi istila edebilir. Open Subtitles مع هذا النوع من خط الإمدادات يمكن للدبابات السوفيتية اجتياحنا
    Bu arada sen hazırlıklara koyul. Bu erzak lazım bize. Open Subtitles . يفضل أن تدير المحركات نحن بحاجة لهذه الإمدادات
    Yukarıdan aşağıya erzak getirmenin güvenli bir yolunu buluruz. Open Subtitles حتى نجد طريقة آمنة لجلب الإمدادات للأٍسفل من السطح
    erzak ne zaman filoya dağıtılmaya başlayacak? Open Subtitles متى ستخرج البعض من هذه الإمدادات للأسطول؟
    Kendi süpriz partim için malzeme almamı mı istiyorsun? Open Subtitles تريدني أن أشتري الإمدادات لحفلتي المفاجئة ؟
    Bak ne diyeceğim, bana biraz daha malzeme getir de gelip sizin çatıyı bitireyim. Open Subtitles سأحضر المزيد من الإمدادات ثم سأحضر إلي بيتك وأنهي سقفك
    Karen Kabilesi halkına tıbbi ilgi,malzeme, dua kitapları ve destek ulaştırmaya çalışırız. Open Subtitles نجلب الإمدادات الطبية , والرعايه الطبية والكتب الدينية , والدعم لقبائل هذه المناطق
    Tamam denizciler, haydi şu malzemeleri hatta taşıyalım! Open Subtitles حسناً يا جنود لنذهب بهذه الإمدادات أعلى الجبهة
    malzemeleri, genç bir Asyalı çocukla güzel bir kız bıraktı. Open Subtitles لقد كانت الإمدادات مع شاب آسيوي ومعه فتاة جميلة
    -Sonra arkasında destek trenlerimiz bulunan ordu isyancıların sol kanadına sürpriz saldırı için ilerleyecek. Open Subtitles ثم الجيش , المدعم بقطارات الإمدادات خاصتنا سيتقدم بهجوم مفاجئ
    Gelecek ay kuzeyden gemilerle malzemeler gelecek. Open Subtitles ستكون هناك سفينة جديدة من الإمدادات آتية الشهر المقبل
    Evet. Bu manevrayı yaparsak ikmal roketi göndermeliler yoksa ölürüz. Open Subtitles أجل، إذا قمنا بالمناروة، سيكون عليهم إرسال سفينة الإمدادات وإلا سنموت
    Malları tedarik edebildiğimiz takdirde üç ay içinde satış hedeflerimize ulaşmış olacağız. Open Subtitles ما دامت الإمدادات ستفي بالطلبات، سنحقق معدل المبيعات المنشود خلال 3 أشهر.
    Amiral Cain malzemelerin yolda olduğuna dair beni temin etti. Open Subtitles الأدميرال كين أكدت لي أن هذه الإمدادات قادمة
    Rota, zamanlama, erzaklar, her şey. Open Subtitles الطريق , التوقيت الإمدادات , كل شىء
    Ama bu malzemeyi almak için kabineyi toplantıya çağırmam lazım. Open Subtitles لكنى مضطر لعقد إجتماع بالخيمة . للحصول على تلك الإمدادات
    Sert kışlardan birinde, bir adam açlıktan ölmek üzere olduğunu hisseder.Erzakları ve yardımlar tükenmiştir... hayatta kalabilmek için, kamptaki diğer arkadaşlarını yiyen bir yamyama dönüşür. Open Subtitles خلال شتاء قارس يجد الرجل نفسه جائعا ومقطوعا من الإمدادات أو المساعدة فيتحول لآكل لحوم البشر كي ينجو فيأكل الأفراد الآخرين من مجموعته أو قبيلته
    Siparişiniz sağlık malzemelerini görünce, eski dostmuşuz gibi geldi. Open Subtitles مع كل الإمدادات الطبيه التي طلبتها لقد شعرت أننا أصدقاء قدامى
    Vurulduktan sonra, ben sadece onun gıda ve erzağa ihtiyacı olduğunu duydum. Open Subtitles بعد اطلاق النار، أسمع فقط منه عندما يحتاج الطعام أو الإمدادات.
    Ama öncesinde daha fazla kaynağa ihtiyacımız olacak. Open Subtitles لكن أولًا، نحتاج للمزيد من الإمدادات والموارد
    Stokların Normandiya'dan, 400 mil öteden gelmesi gerekiyordu ve çok azalmışlardı. Open Subtitles كان لابد أنت تنقل الإمدادات من نورماندي بطول 400 ميل ثم تناقصت الإمدادات بصورة خطرة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more