"الإيصال" - Translation from Arabic to Turkish

    • fişi
        
    • Faturayı
        
    • Fatura
        
    • Makbuzu
        
    • fiş
        
    • fişini
        
    • makbuz
        
    • çek
        
    • faturası
        
    • makbuzun
        
    • makbuzunu
        
    • fişteki
        
    • faturaya
        
    • faturanın
        
    • makbuzunuz
        
    Bu fiş polis dosyasına konuldu, bir kopyası da savcının dosyasına konuldu fakat onlar bu fişi savunma avukatına hiç vermediler. TED وقد وُضع هذا الإيصال في ملف الشرطة، ووُضعت نسخة منه في ملف المدعي العام، ولم يعطوها أبدًا إلى محاميه.
    Ver şu Faturayı. - Bana bak! Bir anlaşma yaptın ve buna uyacaksın. Open Subtitles اعطني هذا الإيصال ـ لقد أتممت صفقة ، سوف تلتزم بها
    - Ver şunu bana, Fatura olmazsa, kanıtım da olmaz. Open Subtitles هل وقعت؟ أعطنيه، ألم أملك الإيصال لن أملك أي دليل
    Bilet olmadan Makbuzu alamayız. Open Subtitles بدون التذكرةِ، نحن لا نَستطيعُ إستِلام الإيصال.
    Paltonun fişini çocuğun cebinde bulamadılar. "Boş ver dedim" taksiye binmek için yola çıktım. Open Subtitles لم يتمكنوا من إيجاد الإيصال الخاص به فليذهب و بدأت بالبحث عن سيارة أجرة
    Bu Grandpierre'nin Charles'ın eşyaları için verdiği makbuz. Open Subtitles "ذلك الإيصال الذى أعطاه لى "جراندبييـر "بشأن متعلقات "تشارلـز
    Diş macunu ve deodorant. fişi duruyor. Open Subtitles معجون الأسنان و مزيل الرائحة ، لدي الإيصال
    Pekâlâ; tescil belgesi, ön cam etiketi ve fişi burada. Open Subtitles حسناً، إليك الإستمارة، وملصق النافذة، الإيصال.
    Değişmek istersin belki diye fişi kutunun içinde bıraktım. Open Subtitles تركت الإيصال في الصندوق، لو أردت استبدالها أو ما أشبه.
    Tamam.Anladım. Faturayı kaybetmemişsin. Open Subtitles حسناً،حسناً، فهمتها أنـت لم تفقد الإيصال.
    Çünkü Faturayı o değil, benim kaybettiğimi anlayacak. Open Subtitles لأنـه، سوف يعلم،أنني أعلم، بـأنه لم يفقد الإيصال
    Fatura al. Fatura almayı unutma. Open Subtitles وخذ منها إيصال استلام، وتأكد أنك حصلت على هذا الإيصال.
    Fatura gerekiyordu, ama onu bulamadım, Open Subtitles ولكـنني إحتجتُ الإيصال ولـم أستطع أن أجده
    Önümde sayıp, tam olduğundan emin olduğunuza dair Makbuzu imzalayın. Open Subtitles إملئيها أمامي وقعي الإيصال تأكدي من كل شيء
    Buraya girebilmenizin tek yolu cezayı ödeyip bana Makbuzu getirmeniz karşılığında olabilir. Open Subtitles الطريقة الوحيدة التي ستجعلك تدخل هناك هي أن تدفع الغرامة وتُحضر لي الإيصال
    Cebinde fiş var. Open Subtitles هذه القضية تبدأ بالإثارة الإيصال في الجيب
    Pizza için para bıraktım... Ama fişini alın ve paranın üstünü tam istiyorum. Open Subtitles تركتُنقوداًللبيتزا، ولكن أريد الإيصال والمبلغ بالضبط..
    Bu makbuz ve açılmamış kargo, imzalanmış bir itiraf kadar iyi. Open Subtitles هذا الإيصال والطرد كالإعتراف الموقع
    İsterseniz parayı oğlunuza verin, o da çek yazsın. Ama sonuçta, ondan gelmeli. Open Subtitles يمكنك اعطائه النقود وعليه كتابة الإيصال ولكن يجب أن يأتي المال منه
    Ve sonra bu Faturayı buluyorum. Bir çift çizme faturası. Open Subtitles ومن ثم عثرتُ على الإيصال إيصال زوج من الأحذية
    Bana bu makbuzun ne için olduğunu söylersen, giderim. Seni rahat bırakırım. Open Subtitles إن أخبرتني لأيّ شيء هذا الإيصال فسأذهب، سأدعكَ وشأنكَ
    Ben de sen oradan çıkana kadar senin makbuzunu hazırlarım. Open Subtitles سأجهز الإيصال لك حال مغادرتِك للسِرداب
    Tamam, diz üstü bilgisayarın seri numarası evde bulduğumuz fişteki ile uyuşuyor. Open Subtitles حسناً, و الكومبيوتر لهُ نفس الرقم المتسلسل كما في الإيصال الذي وجدناه في الشقة
    Kimyasallar da pahalıya gelir, hepsi detaylı bir şekilde faturaya yazıldı. Open Subtitles والمواد الكيميائية مكلفة للغاية. التفاصيل في الإيصال.
    faturanın üzerinde tarih ve saat yazıyor olacak. Open Subtitles حصلت على الإيصال التاريخ والوقت مسجل
    Bu da belgeler için makbuzunuz. Open Subtitles و هذا إيصال يفيد أنك قد استلمتي الإيصال

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more