Sadece dört yıl sonra hayalinizi gerçekteştirebileceğini bildiğiniz birinin Yönetim kurulu toplantı odasının önünde oturmanın nasıl bir his olduğunu bir hayal edin. | TED | لذا تخيل كيف كان شعوري بعد أربع سنوات عند جلوسك في مجلس الادارة أمام شخص كنت أعلم أنه يستطيع أن يجعل حُلمي حقيقةً |
Evde bulunan tüm olanaklar. Bn. McCardle burada Yönetim kurulu için yemek pişirdi. | Open Subtitles | آنسة مكاردل قد طبخت عشاء لمجلس الادارة هنا |
Yönetim kurulu toplantıları genelde bir grup bencilin bir araya gelmesinden başka bir şey değildir. | Open Subtitles | لعلمك، اجتماعات مجلس الادارة ما هي إلا تجمعات بين أشخاص أنانيين، |
Aramızda Kurul üyesi olmayan biri olduğuna dikkat çekmek istiyorum. | Open Subtitles | أود أن اشير انه معنا عضو من خارج مجلس الادارة |
Yönetimin neden her altı ayda bir, bu saçmalığı istediğini anlamıyorum. | Open Subtitles | انا لا افهم لماذا الادارة تطلب هذا الهراء كل ستة اشهر |
Polisin hayal kirikligi yaratan calismasindan sonra, MAD ekibi su an olay mahalline ulasti. | Open Subtitles | بعد العمل المخجل من قِبل الشرطة، فريق الادارة العامة للتحقيقات يصل الآن لموقع الحادثة. |
CEO yapmak yerine bana Yönetim Kurulu Üyesi görevini verdi. | Open Subtitles | أعطتنى منصبا فى مجلس الادارة ياه.. كنت تتوقع بعض الحلوى فحصلت على كل البوفيه.. |
Maalesef, Yönetim kurulu toplantıları her zaman kapalı kapılar ardındadır. | Open Subtitles | للأسف فان اجتماع مجلس الادارة كان دائما و أبدا اجتماعا مغلقا |
Hayır, bu Yönetim geri çekilmeye, liselerdeki ikinci sınıf kadar çok inanıyor. Ah! | Open Subtitles | لا , هذه الادارة لا تهتم بسحب القوات قريباً |
Buna rağmen Yönetim kurulunun tek yaptığı, bana engel olmak. | Open Subtitles | على الرغم من حقيقة أن هذه الادارة لم تقم بشيء سوى إعاقة طريقي |
Yönetim kurulu toplantısına gittim... ve onlara emekli olacağımı söyledim, bir hayat kurtardım, ve şimdi karımı görmek için ayrılıyorum. | Open Subtitles | ذهبت إلى الادارة هذا الصباح , و أخبرتهم أنني أريد التقاعد , و أنقذت حياة شخص و أنا ذاهب الآن لرؤية زوجتي |
Her şey bittiğinde, ADM'in Yönetim kurulu üyeleri anlayacaktır. | Open Subtitles | عندما ينتهي الامر سيفهم مجلس الادارة في أ.د.م |
Bass industries'in Yönetim kurulu üyelerinin yarısı mezunlarımız. | Open Subtitles | نصف أعضاء مجلس الادارة في شركات باس من الخريجين |
Yönetim kurulu bu giysi için başımın etini yiyor. | Open Subtitles | مجلس الادارة كان يطاردني من أجل تلك البدلة |
En azından hisselerinin ve Kurul koltuğunun kalmasına izin veriyorlar. | Open Subtitles | ولكن على الاقل سيتركونك تحتفظ باسهمك و مقعد مجلس الادارة |
Yönetimin tecrübesizliği yüzünden çiftlikte kıtlık baş gösteri, ama Kartopu geleceği düşünmeye devam ediyordu. | Open Subtitles | الادارة الغير خبيرة احدث نقص في المؤنة لحيوانات المزرعة لكن سنوبول استمر في تفكيره نحو المستقبل |
MAD iddianameyi 90 gun icerisinde hazirlamakta basarisiz oldu. | Open Subtitles | لقد فشلت الادارة المركزية للتحقيقات بتقديم لائحة المتهمين بعد مرور 90 يوما. |
yönetimle sorunların oldu, çıkar çatışmaları yaşadın. | Open Subtitles | كان لديك مشاكل مع الادارة ,تضارب اهتمامات |
Ray Carling bölümün geri kalanından daha fazla kötü adamı yakaladı. | Open Subtitles | راي كارلينج أدرك أكثر من الاوغاد وضع ما تبقى من الادارة معا. |
Bunu yönetime açıklayabilir. Sizden biraz sağduyulu olmanızı rica ediyorum. | Open Subtitles | . يستطيع ان يوضح ذلك الي الادارة . انني اسالك فقط , تصرف ببهض العقلانية .. |
Bu yüzden eğer evet dersem, senden yönetimde bir sesim olacağına dair güvence istiyorum. | Open Subtitles | و لو اني وافقت، أريد تأكيد منك أن صوتي سيكون مسموعاً في الادارة |
İdare, bu işin öncelikli olduğu konusunda beni ikna etti. | Open Subtitles | لقد طمأنتني الادارة الاولولية للجامعة هذه السنة |
Kararlarını almadan önce, kurula isteklerinizi bizzat ileteceğim. | Open Subtitles | سأنقل ملاحظاتك شخصيا الى مجلس الادارة قبل أن يتخذوا قرارهم |
Bakanlık Franky hakkında bir toplantı yapmak istiyor. | Open Subtitles | الادارة تريد ان تقابلك عن فرانكي |
Bak, Bob Warner'ın şirketindeki bütün yönetici ve müdürlerin listesini bul. | Open Subtitles | اسمعى ، اريد قائمة باسماء وموظفى الادارة بشركة بوب ورنر |