"الازدراء" - Translation from Arabic to Turkish

    • küçümseme
        
    • hor
        
    • nefret
        
    • küçümsemenin
        
    Dr. Gottman, Amanda'nın yüzünde iğrenme ve küçümseme gördü. Open Subtitles لاحظ دكتور جوتمان على وجه ماندي علامات القرف و الازدراء
    Bu değişmezse ve küçümseme devam ederse ilişki sağlıklı devam etmez. Open Subtitles إذا لم يتغيرا فسيبقى الازدراء و ستبقى متمسكة برأيها
    küçümseme ve iğrenme ifadelerini bastırmak çok zor. Open Subtitles أعتقد أنه من الصعب إيقاف تعبيرات الازدراء و القرف
    Beni onlar kadar hor görmüş olabilir misin? Open Subtitles أن لديك نفس الازدراء بالنسبة لي كما بالنسبة لهم؟
    hor görülmek onun onurunu besliyor. Sevgi yokluğu onu nefretle dolduruyor. Open Subtitles الازدراء عزز كبريائه و النفور نمّا كراهيته
    Özellikle nefret ve iğrenmenin dışa vurumu, onları devirmek için çok fazla pozitife ihtiyacınız var. TED وخاصة عبارات الازدراء أو الاشمئزاز حسنا نحتاج حقاً الى الكثير من الايجابيات لعكس ذلك.
    Ve ayrıca bu küçümsemenin karşısındaki kişide oluşturduğu duygusal rahatsızlığı görebiliriz. Open Subtitles كما أنه مؤشر جيد على كمية الأمراض المعدية التي ستصيب متلقي الازدراء في السنوات الأربع التالية
    küçümseme, üzüntü ve iğrenme ifadeleri özellikle çok güçlü. Open Subtitles إن وجوه الازدراء و الحزن و القرف لها درجة خاصة من القوة
    Kendisi gözlerimin içine, ruh emen ve cesaret kıran tiksinti ve küçümseme ile bakmadı yani. Open Subtitles أعني أنها لم تنظر لي نظرةً ملؤها الازدراء والاستضعاف والكره والاحتقار
    Bu çifte küçümseme ve iğrenmenin temelsiz olduğunu söylemedik. Open Subtitles إن الازدراء و الاشمئزاز غير المعالجين
    küçümseme. Open Subtitles الازدراء
    Gizli üzüntümü okuduğunda gururlu gözlerinden acımasız, hor görü alevlerinin bana fışkıracağını biliyorum. Open Subtitles لا أستطيع تصور الازدراء المرير والذي يحرق وجهي من عينيك الفخورة عندما قرأتِ حزني الذي حاولت أن أخفيه.
    Kulakları, hiçbir şey belli etmeyen ama rahipleri hor gören General'e ait olacak. Open Subtitles و اذنه تسمع للواء الذي لم يُبدي سوى الازدراء للكهنة
    Sanırım şu anki soru Brickwell'in sonunu getirmenin beni hor görmenize baskınlık kurup kurmadığı. Open Subtitles أعتقد أن السؤال قبل غير سواء الازدراء بك بالنسبة لي تفوق حاجتك لرؤية السيد Brickwell التعامل معها.
    Bu kelimeyi nasıl bir nefret ile söylüyoruz. TED ونتلفظ بتلك الكلمة بنوع من الازدراء.
    Ve bu nefret bizim sahip olduğumuz, bedelini ödediğimiz bu şeyi bize karşı çalışan bir şeye dönüştürüyor, bu diğer şey, ve ondan sonra kendimizi yetkisizleştiriyoruz. TED لكن ذلك الازدراء هو ما يجعل هذا الشيء الذي نملكه ونؤدي عنه يشتغل ضدنا، هذا الشيء الآخر، وهكذا فنحن نجرد أنفسنا من القوة.
    Benim tecrübelerime göre yakınlık nefret doğurur. Open Subtitles حسب خبرتي، الألفة تولد الازدراء
    Ve gurur bu küçümsemenin karşılığını ister Open Subtitles ودفع الكبرياء لهذا الازدراء

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more