Şiddet için, savaş için, zulüm için, istismar için minnettar olamayız. | TED | لا يمكن أن نكون ممتنين عند وقوع عنف أو اندلاع الحروب، أو من أجل الظلم، أو الاستغلال. |
Belki inanmayacaksın ama bence cinsel istismar kötü bir şey. | Open Subtitles | قد يبدو هذا محل نزاع لكنني أرى أن الاستغلال الجنسي سئ |
Ama aynı şekilde, istismar ve alavere dalavere de. | Open Subtitles | توجد العديد من الشّراكات المفيدة لكن الاستغلال والخداع قد يفيدان بالمثل. |
Ve kitlesel bir şekilde, hepimiz sömürüye fazla değer biçiyoruz. | TED | وبشكل جماعي، كلنا نميل إلى المبالغة في تقدير الاستغلال. |
İş gücü ve tedarik zincirlerinde sömürüye göz yuman şirketleri her birimiz ayrı ayrı desteklememeye karar versek ne olurdu? | TED | ماذا يمكن أن يحدث إن قرر كل فرد منا أنه لن يواصل دعم الشركات في حال لم يقضوا على الاستغلال الموجه ضد العمالة و سلاسل التزويد؟ |
İstismar etmek yerine, onlara saygı duymamız gerek. | Open Subtitles | أصبح الأمر جديراً بالاحترام الآن ليس الاستغلال |
Cinsel istismar ve tecavüz çok gerçek tehditler. | Open Subtitles | يبدو أكيداً أن الاستغلال الجنسي والإغتصاب أخطار حقيقية و واقعية جداً |
İş yerinde istismar ve şiddete maruz kaldım. | TED | لقد عشت الاستغلال والعنف في العمل. |
Çocuk istismarına adanan sohbet odalarında istismarcılar daha fazla istismar ve kurbanla, rütbe ve şöhret kazandılar. | TED | المعتدون يمرحون على غرف الدردشة المخصصة لاستغلال الأطفال. حيث يحصلون على المكانة وسوء السمعة بالمزيد من الاستغلال والضحايا. |
Travma yoksa diğer sebep-- Cinsel istismar olabilir. | Open Subtitles | إن لم يكن هناك صدمة فالسبب الآخر هو... الاستغلال الجنسي |
Hakaret, istismar, günlük aşağılanma... | Open Subtitles | الاذى و الاستغلال و طقوس الاذلال |
Cinsel istismar suçlamaları yüzünden. | Open Subtitles | تهم بــ الاستغلال الجنسي |
Günümüzde mültecilerin kabaca yarısını çocuklar oluşturuyor ve bazılarının yanında onlara eşlik eden erişkin yaşta birisi de bulunmamakta. Bu da onları çocuk emeği kullanımı ve cinsel sömürüye daha savunmasız hâle getiriyor. | TED | اليوم، يشكل الأطفال ما يقارب نصف عدد اللاجئين وبعضهم ليس معهم أي بالغين، وهو وضع يجعلهم عرضة للاستغلال في عمالة الأطفال أو الاستغلال الجنسي. |
sömürüye ve baskıya karşı koyuyorsun. | Open Subtitles | لقد شاركتِ في كل تلك المظاهرات... ضدّ الاستغلال والاضطهاد، |