Afrika Sahel bölgesi ve Somali yarımadasında da bazı hareketlenmeler var. | TED | ولديك ايضا النشاط الدائر في القرن الافريقي ومنطقه الساحل في افريقيا. |
Afrika Birliği'nin çözdüğü bir silahlı çatışma oldu mu hiç? | Open Subtitles | ولكن هل تمكن الاتحاد الافريقي ولو مرة من وقف القتال؟ |
Afrika protesto tarihinde iki büyük dalga oldu ve biz şu anda 2005'te başlamış olan bir üçüncüsünü deneyimliyoruz. | TED | كان هناك حركتان رئيسيتان للاحتجاج الافريقي ونعيشُ حاليًا الثالثة، التي بدأت عام 2005 تقريبًا. |
Ancak, bir Avrupalı ve bir Afrikalı bireye bakınca, bu durum farklı. | TED | كما هو الحال مع الاوروبي وبين الافريقي اذ لا بد من وجود اختلاف فيما بينهما |
Kararı ne ben ne halk ne de AUK hafife aldı. | Open Subtitles | لم يتخذ القرار على محمل الجد من قبل نفسي، أو الناس, أو حزب المؤتمر الوطني الافريقي |
Afro-Amerikan toplumunda müthiş yankı buldu. | Open Subtitles | وكان لها صدى هائل في المجتمع الافريقي - الامريكي |
Baba, yarın sabah ölsem, mesela şu Afrika maskesi için tartışacaksın? | Open Subtitles | لا يجب,ماذا لو مت غدا؟ عندها ستتقاتلون على حيازة هذا القناع الافريقي |
Ben en iyisi yine buraya girip Erotik Afrika Sanatı'nın tadını çıkartayım. | Open Subtitles | واستمتع بالفن الافريقي التعبيري في الداخل |
Atlantis, Afrika Okyanusu'na batmadan çok önce büyük olaylar hakkında karar verilmesi için kullanıldılar. | Open Subtitles | وكانت تستخدم لحل كل القضايا الكبيره في الاختيار قبل ان تغرق اتلانتس في المحيط الافريقي |
Böylece Afrika'dan beraberimizde gelen tüm yeteneklerimize karşı çıkmaya başladılar.. | Open Subtitles | و انقلبوا على اي شئ يمت اليها بصلة من تراثنا الافريقي |
Güney Afrika için verilen mücadele... | Open Subtitles | انها البلد الافريقي الوحيد الذي بقي بحكومة بيضاء |
Afrika Ulusal Kongresi birlik olarak hareket edebilmemiz... ve düşmanı yenmek için hepimizi yönetiyor ve idare ediyor. | Open Subtitles | اصدر المؤتمر الافريقي اوامره بالنيابة عن الكل للهجوم علىالعدو |
Burada bir dişinin yavruyu bağımsız hale gelinceye dek yetiştirmesi, Afrika'da olduğundan uzun sürüyor. | Open Subtitles | تستغرق الانثى الواحدة من هذه النمور أفترة اطول لتربية صغيرها ليصبح مستقل بعكس النمر الافريقي. |
Aynı zamanda, pelteli kavun, kivano veya Afrika boynuzlu hıyarı olarak da bilinir. | Open Subtitles | ايضا معرف بـالشمام الهلامي او الاكوانو او الخيار ذو القرن الافريقي |
Afrika aslanlarının yerine tuhaf, benekli bir adam buldu. | Open Subtitles | بدلا من الاسد الافريقي انها وجدت رجل غريب الاطوار |
Aynı zamanda, pelteli kavun, kivano veya Afrika boynuzlu hıyarı olarak da bilinir. | Open Subtitles | ايضا معرف بـالشمام الهلامي او الاكوانو او الخيار ذو القرن الافريقي |
Fi tarihinden bu yana kuralları tartışmasız olarak kabul edilen Tanrı'ya yani. Afrika'ya ilgin vardı, değil mi? | Open Subtitles | الذي جعل من هذه الخلافات تحدث وانتي مهتمة بالادب الافريقي اليس كذلك |
- Ödeyebileceğimin biraz üstündeydi ama sonra Afrika domuzu sahiplenebileceğin bir reklam gördüm. | Open Subtitles | هذا كان فوق طاقتي المالية رأيتي هذا الاعلان لهذا الخنزير الافريقي الذي يمكنك كفالته |
Bu sayede birbirimize bağlıyız. Ve birde Afrikalı evlatlık oğlumuz Chadwick sayesinde. Başlarda ben çocuk istememiştim. | Open Subtitles | هذا وابننا الافريقي المتبنى تشادويك لم ارغب بالاطفال لكن كيفين رغب حقا بان يصبح اما |
Şu Afrikalı komutan oradaki masum insanlara zalimce davranıyor. | Open Subtitles | هذا الافريقي سيد الحرب يعذب هؤلاء الناس الابرياء نعم. |
Eşit olmalılardı, bir Afrikalı'ya daha yakın olması için hiç bir sebep yoktu. | TED | لذا يجب ان لا يكون هناك اي سبب يجعل " النيدرثيلس " اكثر تشابهاً مع الافريقي الاول او الافريقي الثاني |
AUK yoktu. Senin AUK'ne ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | لا يوجد حزب المؤتمر الوطني الافريقي نحن لا نريد حزب المؤتمر الوطني الافريقي |
Afro-Amerikan topluluğunda muazzam bir ses gürlemesi var. | Open Subtitles | وكان لها صدى هائل في المجتمع الافريقي - الامريكي |