| Bir tanesi, kayınvalidesi hasta olduğu için Manhattan'a taşınmak zorunda kalan bir petrol işçisi hakkında | Open Subtitles | الاولـى تدور حول شخـص جلف في منصة للنفط والذي إضطر الانتقال إلى مانهاتن لان أم زوجته مريضة |
| Las Vegas'a taşınmak konusunda isteksiz olduğunu bize söylemeliydi. | Open Subtitles | أعني، كان يجب أنْ يخبرنا إنّه غير راغب في الانتقال إلى لاس فـــــيــــغـــــاس. |
| Ayrıca sen de North Carolina'ya taşınmak istemezsin. | Open Subtitles | و ، أنت لا تريد الانتقال إلى نورث كارولاينا |
| Tulsa'ya taşınıp oradaki ofisimizin başkanı olmamı istedi. | Open Subtitles | طلبت مني الانتقال إلى تولسا و يكون رئيس مكتبنا هناك. |
| Bir dakika. Yine mi Florida'ya taşınmayı düşünüyorsunuz? | Open Subtitles | مهلاً، تفكران في الانتقال إلى فلوريدا ثانية؟ |
| Bak, Alaska'ya taşınma konusunda sana yalan söyledim. | Open Subtitles | حسنٌ .. انظري .. لقد كذبتُ عليكِ " بشأن الانتقال إلى " ألاسكا |
| Oğlu büyüdüğünde ansızın Amerika'ya taşınmaya karar verdi. | Open Subtitles | وحينما كبر ابنهم ـ قرر فجأة الانتقال إلى الولايات المتحدة الأمريكية |
| Tüm polislere, itfaiyeye ve acil durum ekiplerine ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نود من كلّ شرطيّ ورجل إطفاء ومُسعفٍ الانتقال إلى هناك. |
| Eski karım Connecticut'a taşınmak istiyordu, ve düşündüm ki-- | Open Subtitles | طليقتي تريد الانتقال إلى "كونينكت"، وهذا جعلني أفكر، |
| Manhattan'a taşınmak Jimmy'i biraz zorladı. | Open Subtitles | الانتقال إلى (مانهاتن) عرقل (جيمي) بعض الشيء. |
| Okumak için New Hampshire'a taşınmak istiyorsa bence onu gitmesi için desteklemeliyiz. | Open Subtitles | الآن، إذا أرادت الانتقال إلى نيو هامبشاير) للذهاب إلى الجامعة) أعتقد أننا يجب أن نشجعها على الذهاب |
| Manhattan'a taşınmak istiyorum. | Open Subtitles | (أريد الانتقال إلى (مانهاتن |
| California'ya taşınmak istiyor. | Open Subtitles | إنها تريد الانتقال إلى كاليفورنيا |
| Brian Jr.'ı babasına verip Brezilya'ya taşınmak gerçekten onun için en iyi olan şey mi? | Open Subtitles | -اذاً عالجة بالنظر إلى شعور الاب لبراين الصغير أتظنين أن الانتقال إلى البرازيل |
| Aslında seçeneklerden biri başka bir daireye taşınıp seni yanımıza almaktı. | Open Subtitles | ,أحد الخيارات .في الحقيقة.. كان الانتقال إلى شقة أخرى .وجعلكِ تعيشين معنا |
| Ben böyle mutlu olursun diye düşünmüştüm ama taşınmayı istemiyorsan, sorun değil. | Open Subtitles | اعتقدت أنك ستكونين سعيدةً هناك لكن إذاً لم تريد الانتقال إلى هناك فهذا على ما يرام |
| Neden İrlanda'ya taşınma kararı aldınız? | Open Subtitles | إذاً، لماذا قررتما الانتقال إلى (إيرلندا)؟ |
| İşi aldım. Londra'ya taşınmaya karar verdim. | Open Subtitles | حصلت على الوظيفة (وقررت الانتقال إلى (لندن |
| Tüm polislere, itfaiyeye ve acil durum ekiplerine ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نود من كلّ شرطيّ ورجل إطفاء ومُسعفٍ الانتقال إلى هناك. |
| Bu -- anneliğe geçiş sürecinin ne hissettireceği hakkında gerçekçi olmayan bir beklenti. | TED | هذا... هذا توقع غير حقيقي لما يثيره الانتقال إلى مرحلة الأمومة من أحاسيس. |
| Bebek bakıcılığı sıkıntısı olan ülkenin başka bir yerine taşınmak zorunda kalırlar mıydı? | TED | هل عليهم الانتقال إلى جزء آخر من البلد حيث يوجد حصاص في الحاضنات؟ |
| Sanırım kayıt defterini buraya koyabiliriz. Oturma odasına taşınabilirler. | Open Subtitles | ارتأيت أن أضع استمارة التسجيل هنا، ويمكن للمتفرّجين الانتقال إلى غرفة الجلوس. |
| Bak, gerçekten zor durumdaysan, varoş mahallesine taşınabilirsin. | Open Subtitles | لكن إن كنت قلقاً حقاً، يمكنك الانتقال إلى الضواحي. |