| Fakat bu acımasız disiplin bile Spartaküs'ün ruhunu esir alamamıştı. | TED | لكن حتى الانضباط القاسي لم يتمكن من كسر روح سبارتاكوس. |
| Bu evdeki ilk kuralın disiplin olduğunu da hatırlamanız mümkün mü? | Open Subtitles | ربما أيضا تتذكرين أن القاعدة الأولى في هذا المنزل هي الانضباط. |
| Öğretmenlerin senin disiplin eksikliğinin aşırı derece problem doğurabileceğini söylemiş. | Open Subtitles | المدرسون يقولون انك تفتقدين الى الانضباط لنوجز أنت مشكله مستعصيه |
| Sağır bile olsa disipline saygı gösterebilir. | Open Subtitles | بإمكانه أن يحترم الانضباط, حتى لو كان أصماً |
| disiplinli oynayın. | Open Subtitles | تذكروا أن تفرضوا الانضباط على طريقة لعبكم |
| Sanırım ufak disiplin sorunlarımıza dair güzel bir kesit oldu bu. | Open Subtitles | أفترض أن هذا سيجو جيد في حالات الانضباط لدينا قليلا هنا. |
| Hayatımda yaptığım en iyi hamlelerde disiplin, sabır ve güven istedim. | Open Subtitles | أفضل خطوات اتخذتها في حياتي تطلبت الكثير من الانضباط والصبر والثقة |
| İnsanları geliştirmeye ve disiplin kurmaya çalışıyordu. | TED | كان يحاول تحسين المواطنين وغرس الانضباط. |
| Bur okulda sadece başkalarına değil kendi kendimize de yardımı dokunan bir disiplin bulacaksınız. | Open Subtitles | سوف تجد هنا في هذا المنزل. الانضباط ليس فقط لمساعدة الآخرين، ولكن أيضا لمساعد أنفسكم. |
| Binbaşı Powers sana adamlarına disiplin vermeyi öğretecek. | Open Subtitles | ميجور باور سيعلمك كيف تشيع الانضباط فى رجالك |
| Biraz daha fazla disiplin ve biraz daha az teoriyle tabii. | Open Subtitles | من قليبل من الانضباط و كثيرا من عدم الالمام النظرى |
| disiplin ve pratik yapma hakkında söylediklerin çok eski moda. | Open Subtitles | ذاك الحديث عن الانضباط والتدريب بدا لي قديما جدا |
| Burada konuştuğumuz şey disiplin, olgunluk. Bunlardan bahsediyoruz. | Open Subtitles | نحن نتحدث عن الانضباط والنضج ، وهذا ما أحصل عليه؟ |
| Aslında çok basit. Kurallar var, disiplin var. | Open Subtitles | أنا أعنى, انه شىء بسيط حقآ انت تحصل على القواعد, وتحصل على الانضباط |
| Motorlu gangsterler disiplin istiyor, bunun anlamı ne? | Open Subtitles | ماذا تعني الانضباط لدي جماعة سائقي الدراجات؟ |
| Hiç disiplin görmemiş çocuklara zorla disiplin veremezsin. | Open Subtitles | لا تتوقعي الانضباط من الاطفال اللذين لم يتعلموا الانضباط |
| Bir hırsız sürüsünden, eğitimli bir Avrupa askeri gibi disiplin beklenemez. | Open Subtitles | مهما كانت قوتهم عصابة لصوص ينقصهم الانضباط لن يقفوا بوجه جيش أروبي مدرب |
| Yapabileceğin en iyi şey, itaat etmelerini sağlayıp disipline etmek. | Open Subtitles | أفضل ما يمكنك عمله هو المحاولة على جعلهم طائعون وتعلم الانضباط |
| Bu gerçeğe rağmen, müdür yardımcısı olarak çoğu kez münakaşaları disipline etmeye ve çözmeye uğraştı. | Open Subtitles | على الرغم من حقيقة أنه، نائب مدير المدرسة، ويسمى في كثير من الأحيان على أنها ليفرضوا الانضباط |
| Güçlü ve disiplinli birini susturmak benim için ne kadar da kolay. | Open Subtitles | كم من السهل إخماد الأقوياء وذوي الانضباط الذاتيّ. |
| Disiplini koruruz. Komutanımız kariyer sahibi bir subaydır. | Open Subtitles | ، يجب عليك ان تحافظ على الانضباط . قائدنا رجل صارم جدا |
| Amiralin, komuta zinciri içerisinde disiplinin korunması gerektiği hususunda hassasiyetimizi paylaştığına eminim. | Open Subtitles | إني متيقن أن الأميرال سيدرك، ضرورة الحفاظ على الانضباط في أيّ سلسلة من القيادة. |
| Biraz disiplinle, iyi bir müzisyen olabilir. | Open Subtitles | مع قليل من الانضباط من الممكن أن يصبح عازف جيد |
| Disiplinsiz edinilen bilgi toplum için bir şey ifade etmez. | Open Subtitles | المعرفة دون الانضباط لا قيمة لها في المجتمع |