"البدين" - Translation from Arabic to Turkish

• şişko
• şişman
• Tombul
• koca
• şişkoyu
• dobişko
• obez
• Dobi
• götlü
• yağ
• Fat
• tombiş
• Şişkonun
• tombik

Pekala şişko, geç şuraya. İkiniz de kapıya, geri geri yürüyün.
حسناً أيها البدين , إلى هناك كلاكما , تراجعا نحو الباب

Bayanlar baylar, şişko Moe'nun gizli alkol yuvasının ölümüne içiyorum.
سيداتى وسادتى ,انا اشرب نخب الختام فى حانة مو البدين

Üzgünüm ihtiyar dostum, öyle görünüyor ki şişko adamın pisliğini temizlemek sana kaldı.
آسف يا صديقى القديم ولكن يبدوا أنك عالق 000 فى قضية الرجل البدين

Böyle düşünen yalnızca şişman Adam değil.
الرجل البدين ليس هو فقط الوحيد الذي له هذا الرأي.

Özel izin almak için şişman Adam'a gidersem, sebebini öğrenmek ister.
إذا ذهبت إلى الرجل البدين لشراء ترخيص خاص فسوف يريد معرفة السبب.

O fikir değiştirmişti ama yetimhanenin şişko bekçisi beni tutuyordu.
لقد غيرت رأيها ثم تقيدت من صاحب الملجأ البدين الوغد

O şişko saksocunun beni İran Şah'ına benzettiğini biliyor musunuz?
أتدرون أنّ ذلك البدين الحقير قال أني أُشبه شاه إيران؟

Duydum ki şişko amcanı görmek için hapishane kulesine çıkmışsın.
إذن, لقد سمعت أنك تزور عمك البدين في سجن البرج

O ufak, şişko adamın böbreğine 15 santimlik bıçağı saplamış.
بغرز سكّين طولها ستّ بوصات في كلية ذاك القصير البدين

Bütün klonlarını kullandın... seni şişko, şişko, şişko, işe yaramaz, şişko domuz!
،لقد استخدمت كلّ أنسجتك المستنسخة أيّا الخنزير البدين، البدين البدين، البدين، المتهوّر

şişko Perez, şişko bir zihin okuyucu. Fakat bu konuda iyi olduğu söylenemez.
بيريز البدين هو شخص بدين يقرأ الافكار ولكنة ليس جيدا في قرائة الافكار

Ulaştıkları bu başarı herkesi memnun etmişti Kurnaz Napolyon ve sadık dostu şişko domuz Squiler'ı bile.
نجاح جهودهم ابهجت الجميع بما فيهم نابولين الماكر ورفيقه الدائم الخنزير البدين سكويلر

Napolyon kendinden emin bir biçimde çiftliğin yönetimini ele aldı... ve şişko domuz Squiler'da, onun sadık yardımcısı ve asistanı oldu.
نابولين وقف بثقة للسيطرة على المزرعة والخنزير البدين سكولر اصبح تابعه ومساعده المطيع

O şişko polis belki kemiklerimi kırabilir ama bildiklerimi söylememi asla engelleyemeyecek.
هذا الشرطي البدين يستطيع كسر عظامي ولكنهلنيمنعنيمنقولماأعرفه.

Hayır Enrique, oturmayacağız. O şişko katil yoldaşlarımızı öldürmeye devam edecek.
بينما يستمر ذلك القاتل البدين بقتل رفاقنا

şişman Adam kolay ikna edilmiyor. Bir kere çabuk dedim...
_ الرجل البدين لا يقتنع هكذا بسهولة أو بسرعه _.

Bir daha söyle! şişman, erkek. Sana hikayemi anlatayım.
يمكنك ترديد ذلك مره اخرى ايها البدين , دعنى اخبرك بقصتى , يا رجل

Neden her zaman şişman olanı zayıf olanından daha ciddi olmak zorunda?
لماذا يكون البدين دائماً أكثر لؤماً من النحيف؟

Arkamı döndüğümde senin hafif zalim Tombul tüm oyuncaklarla..
و بعدها عندما استدرت كان رجلنا البدين قد اختفى

koca götlü orospu çocuğu dün beni arayıp nasıl gittiğini sordu.
البدين اللعين اتصل بي بالأمس ليسألني كيف يسير الأمر.

Ama onun yüzünden! şişkoyu zorladı.
و لكنه هو ، هو الذى أجبر البدين على القفز

Şş! Uyku vakti, dobişko.
صه ، حان وقت نومك يا صغيري البدين

Pekâlâ, onun evsiz olduğunu ve yaşlı obez bir adamın boku gibi koktuğunu biliyorum.
والأن، أعرف أنه بلا منزل ويبدو كأنه رجل الجعجعة البدين

Şapkalı Dobi anneleri dinlemez.
# أوه، البدين ذو القبعة لا يأبه بما تقوله الأمهات #

Archies'ın dükkânına git, yağ tulumu!
ــ عليك اللعنة ــ اِرحل من هنا أيها السافل البدين

- Bu, ben miydim yoksa Fat Albert mı? - Kimdi?
هذا من المفترض ان اكون انا ام انك تقصد "البرت البدين"؟

Toz olalım, tombiş.
لنمضى من هنا أيها الشخص البدين

Ya da o Şişkonun, diğer 5000'liği... alması için aşağıya inip... kumar masalarında şansını denemesini mi istiyorum?
أم هل أريد أن أمنح الفرصة للفتى البدين إذا كان عليه الحضور ليحصل على 5 آلاف الدولار الأخرى ليجرب حظه هنا في ألعاب الحظ؟

tombik kalkıp kapıya gidiyor.
هناك قرع على الباب يذهب البدين إلى الباب انظر