"البقاء للأصلح" - Translation from Arabic to Turkish

• Güçlü olan hayatta kalır
• güçlü olanın hayatta kalması
• olan yaşar
• güçlü olan kazanır
• En güçlü hayatta kalır

Güçlü olan hayatta kalır - ve lanet silah bizim elimizde!
البقاء للأصلح - و نحن لدينا البندقية اللعينة

Güçlü olan hayatta kalır, kardeşim.
البقاء للأصلح ، يا صاح

Ve bu gerçekten onunla ilgili, en güçlü olanın hayatta kalması.
وهذا هو حقا ما كل شيء عنه، البقاء للأصلح.

güçlü olanın hayatta kalması doğanın bir kanunudur.
البقاء للأصلح هو قانون الطبيعة

Lise, "güçlü olan yaşar" kuralını öğrendiğin yerdir.
المدرسة الثانوية هي المكان الذي تتعلم فيه أن البقاء للأصلح

Dünyanın aşkla döndüğünü düşünemeyiz, güçlü olan kazanır.
لا يمكننا أن ندعي بأن العالم يدار على الحب إنه البقاء للأصلح

En güçlü hayatta kalır felsefesine odaklanmak gerek.
عليك أن تتبع أحياناً قاعدة البقاء للأصلح.

Güçlü olan hayatta kalır.
إنه البقاء للأصلح

Güçlü olan hayatta kalır.
البقاء للأصلح.

En Güçlü olan hayatta kalır.
البقاء للأصلح

Güçlü olan hayatta kalır.
البقاء للأصلح

Biz insanlar buna "güçlü olanın hayatta kalması" diyoruz.
نحن البشر، نسميه "البقاء للأصلح"

Bu güçlü olanın hayatta kalması.
إنها نظرية البقاء للأصلح

Buna güçlü olanın hayatta kalması denir.
-هذا يدعى البقاء للأصلح

"Uygun olan yaşar" diye bir şey duymadınız mı?
ألم تسمعي أبدا " البقاء للأصلح " ؟

güçlü olan kazanır prensibini de inceliyoruz, sadece modern bağlamdaki ötekini yok et ya da onu yere ser şeklindeki rekabet kavramında değil, ama gerçekten de uyum sağlamak, nişler yaratmak ve olumlu bir büyümeye sahip olmak bağlamında.
اننا نبحث ايضا في البقاء للأصلح ، ليس فقط من حيث المنافسة في سياقنا الحديث من تدمير الآخر أو طرحه أرضاً، ولكن حقيقةً لنستعد سوياً ونبني أنماطاً حياتية وننمو نموا جيداً.

Ama fark etmenizin zamanı geldi, Bay Blackham burada En güçlü hayatta kalır.
ولكن حان الوقت لتدرك يا سيد (بلكهام)، أن البقاء للأصلح هنا

"En güçlü hayatta kalır" lafını ilk söyleyen kişi bir insandı sanırım.
أؤمنأنبشريمنقال... البقاء للأصلح.