yalnız kalmak istemiyorum şu an. | Open Subtitles | حسنٌ، لأني لا أريد البقاء وحيدة في الوقت الحالي |
Bir sabah uyandığımda karım çoktan evden ayrılmıştı. Boş bir evde yalnız kalmak ne demektir az çok bilirim. | Open Subtitles | استيقظتُ ذاتَ صباح، و كانت زوجتي قد رحلت أعلمُ بعضَ الشيء عن البقاء وحيدة في بيتٍ خالٍ |
yalnız kalmak istediğimde buraya gelirim. | Open Subtitles | هذا المكان الذي أتي اليه عندما اريدُ البقاء وحيدة |
yalnız olmayı beceriyorsun. Annem ve ben öyle değiliz. | Open Subtitles | أنتِ جيدةٌ في البقاء وحيدة لكن أنا وأمي، لسنا كذلك |
Şimdi yalnız olmayı tercih ederim. | Open Subtitles | أفضل البقاء وحيدة ، الآن |
Bu şekilde saplanıp kalmak istemiyorum. Artık yalnız olmak istemiyorum. - Min. | Open Subtitles | لا أريد أن أعلق لا أريد البقاء وحيدة بعد الآن |
Yalnız kalacaksın. yalnız kalmak sana göre değil. | Open Subtitles | ستكونين وحيدة أنتي لستي جيدة في البقاء وحيدة |
Belki de tüm hayatım boyunca yalnız kalmak istemiyorumdur! | Open Subtitles | و ربّما لا أريدُ البقاء وحيدة طوال حياتي اللعينة. |
yalnız kalmak istemene saygı göstermeye çalışıyorum ve her şey... | Open Subtitles | و أحاول إحترام أنكِ تريدين البقاء وحيدة و هكذا, |
Gerçekten yalnız kalmak istediğimi biliyorsun. | Open Subtitles | أتعرف أنا حقاً اريد البقاء وحيدة |
Mesaiyi erken bitirdim. Canım yalnız kalmak istedi. | Open Subtitles | أنهيت نوبتي باكرا، رغبت في البقاء وحيدة |
yalnız kalmak istediğini tahmin edemedim? | Open Subtitles | أظن أنك تريدين البقاء وحيدة |
yalnız kalmak çare değil, Sid. | Open Subtitles | البقاء وحيدة ليس الإجابة, يا "سيد" |
Hayır. yalnız kalmak istiyorum. | Open Subtitles | لا ,اريد البقاء وحيدة |
yalnız kalmak istiyor. | Open Subtitles | إنها تفضل البقاء وحيدة |
Libby, o herifle burada yalnız kalmak istediğine emin misin? | Open Subtitles | إلى اللقاء. (ليبي), هل أنت متأكدة... أنك تريدين البقاء وحيدة... |
Sadece yalnız kalmak istiyorum. | Open Subtitles | -أجل، أنا بخير، فقط أود البقاء وحيدة |
Ben yalnız olmayı tercih ederim. | Open Subtitles | -أنا أفضل البقاء وحيدة |
Çalışırken yalnız olmayı tercih ederim. | Open Subtitles | -أفضّل البقاء وحيدة عندما أعمل . |
Ama sanırım ben sevdiklerimle tehlike içinde olmayı isterdim duvarların ortasında yalnız olmak yerine. | Open Subtitles | على البقاء وحيدة بأمان |
Anne yalnız olmak isteyebileceğini söyledi. | Open Subtitles | (آن) قالت أنك تريدين البقاء وحيدة |