"البلاستيكِ" - Translation from Arabic to Turkish

    • Plastik
        
    • Plastiğe
        
    • plastiğin
        
    • plastikler
        
    • plastikle
        
    - Plastik, geleceğin işi. Bu konuyu düşün. Open Subtitles هناك مستقبل عظيم في البلاستيكِ فكّرْ في الموضوع.
    Plastik sektöründe büyük bir gelecek var. Open Subtitles هناك مستقبل عظيم في البلاستيكِ فكّرْ في الموضوع.
    Evet, bu bacadaki adamın cebinde bulunan kavrulmuş bir Plastik parçası. Open Subtitles نعم، هو a فحّمَ قطعةَ البلاستيكِ وَجدَ في جيبِ المدخنةِ غاي.
    - Yani, sertleştiğinde... - Plastiğe dönüşür. Open Subtitles تَعْني، عندما يُنشف يَتحوّلُ إلى البلاستيكِ.
    Daha önce plastiğin içine preslendiğini görmüştüm, ...ama bunu ilk kez görüyorum. Open Subtitles رَأيتُ بأنّ ضَغطَ إلى البلاستيكِ قبل ذلك، لكن هذا جديدُ.
    Tüm bu binanın parası plastikler üzerinden dönüyor. Open Subtitles هذه البنايةِ الكاملةِ موّلَت عن طريق البلاستيكِ.
    Katil, parçaları plastikle saracak kadar temiz çalışmış. Open Subtitles القاتل كَانَ مرتّبَ بما فيه الكفاية للَفّ الأجزاءِ في البلاستيكِ.
    Bu Plastik, herhangi bir insanın hatta herhangi bir canlının bulunmadığı yerde test edilmesi gereken bir parça. Open Subtitles ترى، ذلك البلاستيكِ جزء برنامج لأختبار شيء لايجب أن يكون قرب أي مكان حيث فيه اناس بقربة
    Plastik taşıyıcılı mermiler. Open Subtitles القباقيب غلّفتْ في البلاستيكِ.
    Evet, mermi Plastik taşıyıcı içine yerleştirilerek korunuyor. Open Subtitles حقّ - - غلّفَ في البلاستيكِ لحِماية الرصاصةِ،
    Plastik gibi kokuyor. Open Subtitles يَشتمُّ مثل البلاستيكِ.
    Plastik ve su atığı tasarruflu. Open Subtitles يُوفّرُ على البلاستيكِ, ونفاذ الماءِ -
    Marquezler bunun patlamadan sonra üstlerine geldiğini söyledi ama bottaki plastikle aynı Plastik değil bu. Open Subtitles الشقيقان (ماركيز) أخبروني بِأنّ هذا أمطر عليهم بعد الإنفجارِ لكن ، هو ليس نفس النوعِ البلاستيكِ الذي يوضع على المراكب
    Plastiğe sarıp çöpe atabilirsin. Open Subtitles أنت يُمْكِنُ أَنْ تَلْفَّه في البلاستيكِ ووَضعَه في a dumpster
    Salata ise, plastiğin içinde bırakılmaz. Open Subtitles والسلطة، التي لَمْ تُتْرَكُ في البلاستيكِ.
    Tüm bu binanın parası plastikler üzerinden dönüyor. Open Subtitles هذه البنايةِ الكاملةِ موّلَت عن طريق البلاستيكِ.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more