| O küçük kız da aynı durumdaymış. | Open Subtitles | هذه البنت الصغيرةِ كَانَ عِنْدَها نفس الشرطِ |
| Bu küçük kız sıradaki olabilir. | Open Subtitles | هذه البنت الصغيرةِ يُمكنُ أَنْ تَكُونَ قادمةَ. |
| Ve şu küçük kız bir şeytan olmuş artık. | Open Subtitles | وتلك البنت الصغيرةِ a طفل شيطانِ، الآن. |
| Seni ve o küçük kızı duydu. | Open Subtitles | سَمعتْ عنك وعن تلك البنت الصغيرةِ |
| - küçük kızı olan adamsın. | Open Subtitles | -أنت الرجلَ الذي كنت مَع البنت الصغيرةِ . -ذلك صحيحُ . |
| Şu küçük kızın kepçe kulaklarına bak. O benim. | Open Subtitles | إنظرْ إلى طريقِ الآذانَ على هذه البنت الصغيرةِ الفقيرةِ تَبْرزُ. |
| Şu küçük kız ne de edepsiz öyle! | Open Subtitles | تلك البنت الصغيرةِ شرّيرةُ! |
| ve şu küçük kız. | Open Subtitles | وتلك البنت الصغيرةِ... |
| - küçük kız hariç. | Open Subtitles | - ماعدا البنت الصغيرةِ. |
| - küçük kızı olan adamsın. | Open Subtitles | -أنت الرجلَ الذي كنت مَع البنت الصغيرةِ . -ذلك صحيحُ . |
| Bu yüzden, Bay Franklin, eğer o küçük kızı aramak ve ona altı yıldır konuştuğu, ...dualar ettiği balığın öldüğünü söylemek istiyorsanız, ...hiç durmayın bile! | Open Subtitles | لذا، السّيد فرانكلين، إذا أنت wanna إدعُ تلك البنت الصغيرةِ ويُخبرُها التي السمكَ بأنّها تَتكلّمُ معها ويَصلّي إلى لأخيرينِ ستّ سَنَواتِ ميتةُ ثمّ، |
| O küçük kızı severim! | Open Subtitles | أَحبُّ تلك البنت الصغيرةِ. |
| Her küçük kızın hayalidir eyalet dışında evlenmek. | Open Subtitles | هو كُلّ حلم البنت الصغيرةِ للزَواج حقداً. |
| Herkes her şeyi bilir ama hiç kimse kılını dahi kıpırdatmaz. Şimdi de bu küçük kızın annesi öldü. | Open Subtitles | لكن لا أحد يفعل شيئا والآن تلك أمِّ البنت الصغيرةِ ميتةُ |