Sayın Hâkim, savunma, Anayasanın ilk maddesi bağlamında basit yargılama ile davanın düşmesini talep ediyor. | Open Subtitles | حضرة القاضي الدفاع يتوجه إلى إلغاء المحاكمة على أساس البند الأول من الدستور |
- Beyler, iç tüzüğümüzün ilk maddesi şu... | Open Subtitles | -السادة المحترمون .. البند الأول من هذا العمل هو.. |
Konseyin ilk maddesi, liderlik ile ilgili. | Open Subtitles | البند الأول لإهتمامات قيادة المجلس |
Gündemimin ilk sırasında sosyal kulüpleri tüm cinsiyetlere açmak var. | Open Subtitles | البند الأول في برنامجي: افتتاح أندية اجتماعية لكل الأجناس. |
Gündemimin ilk sırasında Winchester'a fiber optik İnternet getirmek var. | Open Subtitles | البند الأول في برنامجي: توفير الإنترنت بتقنية الألياف البصرية في "ونشستر". |
Kör olası anayasanın birinci maddesi, değil mi ama? Aynen. | Open Subtitles | إنه البند الأول بالدستور |
Bay Gardner, Anayasanın birinci maddesi konuşma özgürlüğünü garanti eder, yalan söylemeyi değil diyorsunuz. | Open Subtitles | سيد (غاردنر) لقد تحججت أن البند الأول يمنح لك حرية التعبير و ليس حرية الكذب |
Gündemimin ilk sırasında. | Open Subtitles | سيكون ذلك البند الأول في برنامجي. |
Gündemimin ilk sırasında. | Open Subtitles | سيكون البند الأول في برنامجي. |
"Stafford Yasasının birinci maddesi: | Open Subtitles | "البند الأول من قانون (ستافورد)" |