"البوابة الشرقية" - Translation from Arabic to Turkish

    • doğu kapısına
        
    • Doğu kapısı
        
    • Doğu kapısından
        
    • Doğu kapısını
        
    • Doğu Kapısında
        
    Katılımcılar doğu kapısına ilerlesin. Open Subtitles المتقدمين للمكان الشاغر ارجوكم توجهوا لحجز تذاكركم من البوابة الشرقية
    Alfadan merkeze. Bravo doğu kapısına. Open Subtitles ألفا إلى المنطقة الوسطى .برافو إلى البوابة الشرقية
    Teslimatlar doğu kapısına gider. Open Subtitles توصيل الطلبات خلال البوابة الشرقية
    Doğu kapısı teslimatlar için sabah saat 7'e kadar açılmaz. Open Subtitles البوابة الشرقية لا تفتح، حتى السابعة صباحاً
    Doğu kapısından kaçmaya çalışan bir kaçak var. Open Subtitles لدينا هارب على البوابة الشرقية يحاول الهرب
    Bence ilk iş buradan kaçmalıyız. Doğu kapısını bulmamız gerek. Open Subtitles كان يجب أن تكون خطتنا الأولى هي الهرب يجب أن نعثر على البوابة الشرقية
    Doğu Kapısında üç tane, kuzey kapısında üç tane. Open Subtitles ثلاثه بالقرب من البوابة الشرقية و ثلاثه بالقرب من البواب الشمالية
    doğu kapısına gidin! Open Subtitles .هيّا أذهبوا إلى البوابة الشرقية
    - doğu kapısına benziyor. Open Subtitles يبدو كانها البوابة الشرقية
    İnsanlarını doğu kapısına getir. Open Subtitles .خذ رفاقك إلى البوابة الشرقية
    Vali Ashland'ı aldım doğu kapısına gidiyoruz. Open Subtitles أرى المُحافظ (آشلاند) يخرجُ من البوابة الشرقية
    Will, atları doğu kapısına getir. Open Subtitles ويل) ، خذ الأحصنة إلى) البوابة الشرقية
    Gardiyan Jones, doğu kapısına. Open Subtitles أيها الحارس (جونس) إلى البوابة الشرقية.
    Doğu kapısı. Hadi. Gidelim, millet. Open Subtitles هيّا تحركوا نحو البوابة الشرقية يا رفاق.
    Doğu kapısı'nda bekleyen bir araç olduğunu söylemiştiniz. Open Subtitles أنتَ قلت أنَّ هناك عربة في الإنتظار عند البوابة الشرقية.
    kutsal küremizi Yüce Doğu kapısı'ndan Yüce Batı Kapısı'na ulaştırmak. Open Subtitles و هي نقل كرتنا المقدسة من البوابة الشرقية العظيمة...
    - Beyler. Nick, sen Doğu kapısından gir... Open Subtitles نيك ، تولى أمر البوابة الشرقية
    Doğu kapısından girdiler! Open Subtitles لقد اخترقوا البوابة الشرقية
    - Babasının avukatı Ben Miller Doğu kapısından girebileceğimizi söylemişti. Open Subtitles غير مصرح لي بالقيام بذلك- محامي والدها، (بين ميلر)- قال أنه يمكننا الدخول من البوابة الشرقية
    Pekala, hadi Doğu kapısını bulalım. Open Subtitles حسناً، لنذهب للعثور على البوابة الشرقية
    Doğu kapısını aç. Open Subtitles افتح البوابة الشرقية
    Beggar'lar Doğu Kapısında, asansörde göründü. Open Subtitles "الشحاذون" في مجال الرؤية على السلم الكهربائي، البوابة الشرقية
    Doğu Kapısında bir delik aç. Open Subtitles ستفجر فتحةً في البوابة الشرقية

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more