"البوم" - Translation from Arabic to Turkish

• Baykuşlar
• baykuş
• albümü
• albüm
• baykuşları
• baykuşların
• albümünü
• albümüne
• baykuşu
• baykuşlara
• albümünden
• Owl
• albümün
• albümüm
• albümünde

Baykuşlar birbirinin önünden uçup gidiyorlar ve onlara sarı gözlerle bakıyorlar.
سرب من البوم,ينظُر أليك بعيونهم الصفراء.

Baykuşlar, kurbanının yaydığı ısıyı algılayabilir.
البوم يمكنه أن يرى الحرارة جسم ضحيتهم تنبثق

Bir kutu almak zorunda kaldım çünkü geceleyin şu baykuş beni hiç uyutmadı.
توجّب علي شراء صندوق منها بسبب ذلك البوم الذي يبقيني يقظة طوال الليل

Şahin ya da baykuş gibi yırtıcı kuşların karanlıkta görebileceğini biliyor musunuz?
هل تعلم ان الطيور الجارحة مثل البوم والصقر تستطيع الرؤية في الظلام

O da sahip olmadığı bir fotoğraf albümü için yeri göğü inletiyordu.
اخذ يصيح بسبب البوم صور لم يكن موجودا ابدا

Altı günde bir albüm. Altı gün,bebek.
البوم للموسيقي القاتلة في ستة ايام ستة ايام يا طفلتي

Baykuşlar etçildir, küçük kuşlar ve hayvanlarla beslenirler.
يتغذي البوم على حياة الحيوانات الحيوانات والطيور الصغيرة

Baykuşlar burada Sun Quanhui ve ekibi tarafından tedavi ediliyorlar.
هنا البوم يعطي رعاية طبية من صن كواني وفريقه.

Bu yüzden bu Baykuşlar nehir kenarlarında balık avlar.
وذلك ما يدعو البوم لصيد السمك على طول ضفاف النهر

Baykuşlar tünedikleri yerden etrafı gözetlerken köpek akşam yemeğinin kokusunu alıyor.
بينما تُراقب طيور البوم من مجاثمها، يتشمم الكلب عشاءه

Otobüsten inince ilk iş, baykuş çeşmesinden akan doğal suyu içiyoruz.
بمجرد أن يخرجوا من الشاحنة، سنشرب الماء النقي من نافورة البوم

Bunu yaptığı zaman, baykuş kanadını kaldırdı ve ona salladı.
وعندما قامت بذلك، رفع البوم جناحه ولوّح لها.

baykuş sürüsü, tarlakuşu sürüsü... karga sürüsü.
برلمان البوم , ابتهال طيور القبره , جريمه الغربان

Bu Seung-chul 'un yeni albümü.
إليك هذا البوم سونغ تشول الجديد أنه عميق.

Bu fotoğraf albümü 20 yıldan daha eski olamaz.
البوم الصور لا بد وانه أقل من 20 سنة مضت ,جينكيز

Umarım 10 yıl sonra Haley bir sürü platin albüm kazanır... babam nasıl iyi bir dede olacağını öğrenir... annem hayatta ve ayık olur... ve de inşallah oğlumun etkili bir top sürüşü olur.
أتمنى من هايلي أن تنتج البوم خلال 10 سنين أبي يتعلم بأن يكون جد طيب وأمي تكون على قيد الحياة وغير ثملة

Bu, analojide kötü olduğum için baykuşları suçlamam gibi bir şey.
هذا كما لو قمت بلوم البوم على كوني سيئة في التشبيه

baykuşların nesli tehlikeye girmiş. Chilton da onlara yardım etmek için bağış topluyor.
إن البوم معرض للخطر وتشيلتن تأخذ التبرعات لمساعدتهم

...EPMD'in yeni albümünü ve senin ismin ile telefon numaranı alayım.
احضر لي البوم بي ام دي الجديد واسمك ورقم هاتفك

Su püskürtücüyü tamir et fotoğraf albümüne resim koy. Şeker yemeyi bırak.
أصلاح الرشاشات , ضع الصور في البوم الصور توقفِ عن تناول السكر

Kuş gözlemcileri,bir tane oyuk baykuşu görmek için yıllarını harcarlar.
تعلمين, مراقبوا الطيور يقضون سنوات بدون أن يلمحوا البوم الحفار

Denize doğru uçan baykuşlara ne denir biliyor musunuz?
أتدري ماذا يسمى البوم الذي يحلق باتجاه البحر؟

Pundit Şiv Kumar Şarma'nın yeni albümünden değil mi?
تلك من البوم شيف كومار شارما الجديد، أليس كذلك؟

Onu Owl Island Hapishanesi'ne götürdük.
نحن اخذناه إلى سجن جزيرة البوم

Ben de bitmemiş bir albümün detone olunmayan tek şarkısına en yüksek parayı ödeyeceğim.
وانا سادفع اكثر من دولار لاغنية من البوم غير منتهى

İçerisine kalbimi ve ruhumu kattığım albümüm üzerinde çalışarak altı ayımı geçirdim ve o zamanlar Myspace'de günde ortalama üç kez dinleniyordu ve ben de gitar çalıp şarkı söyleyen ve videolarını YouTube'a yükleyerek 300 bin izleme alan diğer insanları fark etmeye başladığımda, gittikçe daha da fazla moralim bozulmaya başladı.
حيث قضيت حوالي ستة أشهر وأنا أعمل على البوم بكل تفان وإخلاص، وكان هناك ثلاث مشاهدات فقط في اليوم علي موقع "ماي سبيس" في ذلك الوقت، كنت اُحبط أكثر فأكثر عندما بدأت بملاحظة الأشخاص الآخرين الذين يعزفون الجيتار ويغنون ويضعون الفيديوهات على هذا الموقع المسمى "يوتيوب،" حصلوا على 300,000 مشاهدة.

Bu Maria. Bu fotoğrafı tesadüfen Maria'nın eski fotoğraf albümünde buldum.
لقد وجدت هذه الصورة بالصدفة في البوم ماريا القديم