Ve bu kök hücreler kan akımında yüzerek tamir edilebilmelerini sağlayacak büyüme faktörleri salgılamak için hasarlı organlarımıza yerleşir. | TED | و هذه الخلايا الجذعية تسبح في مجرى الدم. ثم تستقر في الأعضاء التالفة. لإطلاق عوامل النمو لإصلاح النسيج التالف. |
hasarlı bağırsak dokusunu çıkarmayı düşündünüz mü peki? | Open Subtitles | هل درستم إحتمال إزالة الجزء التالف من الأمعاء ؟ |
Evet, ama onun işkence görmüş sonsuza kadar hasarlı beyninde sen ona çekici olmadığını söyledin. | Open Subtitles | اجل، لكن فى عقلها التالف المعذب كنت تقول انها غير مثيرة |
hasar görmüş kamera kasedini kurtarabileceklerini söylediler. | Open Subtitles | يعتقدون أنّهم يستطيعون انقاذ الشريط التالف في الكاميرا التي وجدناها |
Eğer kimin sorumlu olduğunu bulabilirsek, hasar gören mezar taşını onların değiştirmesini sağlarım diye düşündüm. | Open Subtitles | اعتقدت أنه لو عرفنا من المسؤول عن نقلها فيمكنني احضارهم لاستبدال شاهد القبر التالف |
Onun hasarlı beyininden dışarı çıkmak için çok çaresiz olduğunuzu | Open Subtitles | التي تُحاولون يائسين إستخلاصها من دماغه التالف |
Kök hücreler zarar gören vücut yapımızı tamir etmek için yapı taşları olarak kullanılabilir, veya hasarlı karaciğeri tamir edecek yeni karaciğer hücreleri sunmak için. | TED | الخلايا الجذعية يمكن استخدامها كمونة بناء لإصلاح السقالات التالفة في أجسادنا، أو لتوفير خلايا كبد جديدة لإصلاح الكبد التالف. |
Ah şu bizim zavallı, beyin hasarlı dansçımız. Başka ne vardı? | Open Subtitles | الراقص المسكين التالف دماغه، وماذا؟ |
Buradaki hasarlı dokunun sen uykudayken kısa vadeli anılarını... uzun vadeli anılara döndürme yeteneğine zarar verdiğini düşünüyoruz. | Open Subtitles | ما نعتقده هو أن هذا النسيج التالف يُعطل قدرتكِ... على تحويل ذاكرة الأحداث القريبة إلى ذاكرة... الأحداث البعيدة أثناء نومك |
Organ nakilleri başarılı olsa bile... beyninin uğradığı hasar tedavi edilemeyebilir. | Open Subtitles | فعقلها التالف لن ينجح معه أي علاج |
Organ nakilleri başarılı olsa bile... beyninin uğradığı hasar tedavi edilemeyebilir. | Open Subtitles | فعقلها التالف لن ينجح معه أي علاج |