"التايمس" - Translation from Arabic to Turkish

• Times

Hayır, hiç. Times Square'de satılan bütün kartpostallarda bu resmi görürsün.
أنت يمكن أن تحصل على صور هذه على البطاقات البريدية في جميع أنحاء ساحة التايمس.

Times Meydanına bakan restorana depozito verdim.
وضعت إيداعاً لذلك المطعم الدوار الذي يشبه ميدان التايمس.

Onunla Times Meydanı'nda çalıştım ama temizlik programından sonra nereye gittiğini bilmiyorum.
شغّلتُ ساحة التايمس مَعها لَكنِّي لا أَعْرفُ حيث ذَهبتْ بعد التفتيشَ.

Evet, Guilliani, Times Meydanı'nı temizleyince bir grup fahişenin yerinde çalışmaya çalıştı.
إنتقلتْ للعيش مع بَعْض الصعاليكِ بعد Giuliani طهّرَ ساحة التايمس.

The Times, onun hapiste yaptığı unutulmaz kolaj çalışmalarına yedi sayfa ayırmıştı.
تضمّنت التايمس سبع صفحات... من تصوير حزنها فن السجن البعيد.

The Times onun birinci başarısız girişiminden sonra ikinci başvurusunu kazanmak üzere olduğunu yazdı.
التايمس قالت بأنّها كانت قريبة من الفوز بإعادة المحاكمة .

Times Meydanı'nda bulunmuş. Saldırıya uğramış.
هي وُجِدتْ في ساحة التايمس.

Times Meydanında 100 kişiye onu kimin daha iyi taşıdığını sordum.
سَألتُمائةشخصفيساحة "التايمس"علىمن كانتاجمل... لقد فزتي

Gece yarısı onun için bu şarkıyı Times Meydanının ortasında söyleteceğim.
سَيَغنّونَ لها عند منتصف الليل. في منتصف ساحة (التايمس سكوير)

Burası Times Meydanı.
هذه ساحة التايمس...

Ben "Times" alıyorum.
أُصبحُ "التايمس."

"The Times" basmış bunu.
"التايمس" طبعتها

Times Meydanı!
! ساعة التايمس