Nerede olduklarını bilebilmek için bir bilgisayarlı görüş takip sistemi kullandık. | TED | اعتدنا رؤية الكمبيوتر في نظام التتبع من أجل معرفة مكان وجودهما. |
Yıldız krokileri, haberleşme protokolleri, koloni takip istasyonlarından gelen birkaç yayın kanalı. | Open Subtitles | خارطات نجوم، بروتوكولات اتصالات، بعض قنوات إرسال الإشارات من مستعمرة محطات التتبع. |
Kadını takip ettikleri sinyali, en az seviyede tutabilir misin? | Open Subtitles | أيمكنك تعطيل إشارة التتبع التي يستخدمونها لملاحقة الفتاة على الأقل؟ |
Kolunda hâlâ izleme çipi var, Johanna seninkini koparıp çıkardı. | Open Subtitles | لا يزال بحوزته جهاز التتبع في ذراعه .جوانا. اخرجت جهازك |
İzleme ikonu bir saniyeliğine kayboldu ve şimdi şehrin diğer ucunda gözüktü. | Open Subtitles | أيقونة التتبع اختفت للحظة، والآن عادت للظهور في الجانب المعاكس من المدينة |
Jack, iz sürme rotasında bir darbe aldık. Telefonu izlediğimizi biliyor. | Open Subtitles | لقد توقف موجه التتبع للتو انه يعرف أننا على الخط |
takip sistemlerinden kaçmak ve yakıt ikmal noktanızı bulmak. | Open Subtitles | تجنب أجهزة التتبع لديهم وإيجاد نقطة التزود بالوقود |
Burası Ekip 1. takip ediyoruz. | Open Subtitles | هنا الوحدة رقم واحد، نحن نعمل على التتبع |
Ben'in teorisini doğru sayarsak, takip sitemim düzgün çalışıyor,.. | Open Subtitles | بفتراض نظرية بن صحيحة ونموذج التتبع دقيق |
Evet, pasif tarama denen şeyi engellemek için. Başka bir deyişle; takip edilmenizi engelleyecektir. | Open Subtitles | نعم، لمنع ما يسمى من التغطية غير الفعالة، بمعنى اخر، هذا سيحميك من التتبع |
takip raporları yeni geldi. O gece o telefondan dört yer aranmış. | Open Subtitles | ظهرت نتائج التتبع لقد اجريت 4 اتصالات تلك الليلة |
Diğer takip cihazını bulamadığımıza inanmam. | Open Subtitles | لا أصدق بأننا لم نجد أداة التتبع الأخرى تلك |
Artık takip cihazı ve bağlantımız yok. | Open Subtitles | إذن فالآن ليس لدينا جهاز التتبع و كذلك لا اتصالات |
Peki, en azından izler görülebiliyor. takip etmesi daha kolay, değil mi? | Open Subtitles | على الأقل الآثار واضحة, سهلة التتبع , صحيح؟ |
Şühelimiz takip sistemini kaldırıp, kamyonla kaçmış | Open Subtitles | هرب المشتبه به بالشاحنة بعد تعطيل جهاز التتبع |
Uzay gemisi pilotu, fırlatma ve acil durum için bekleyen izleme ekibi ve meteoroloji başlamamız için izin verdi. | Open Subtitles | طيار الفضاء ، الاطلاق طاقم التتبع فى حالة الطوارئ وحتى رجل الطقس أعطانا الكلمة للذهاب |
Birileri izleme sisteminin planlarını çalmış ve satmaya çalışıyor. | Open Subtitles | حصل شخص ما على طريقة تشغيل نظام التتبع ويحاول أن يبيعها |
Birisi izleme projemizin planlarını dünyadaki rakip güçlere satma girişiminde bulunmuş. | Open Subtitles | قد لاحظته مؤخراً شخص ما كان يحاول بيع طريقة تشغيل نظام التتبع الخاص بنا |
Onun söylediğine göre beni, iz bulma yeteneğinle bulmuşsunuz. | Open Subtitles | طبقاً لما قالته، فقد كانت مهاراتك .في التتبع هي من وجدني في النهاية |
Bu da demek oluyor ki; GPS ile yerlerini bulabileceğim. | Open Subtitles | مما يعنى بأننا نستطيع تحديد موقعهم عن طريق جهاز التتبع. |
- Lanet olsun. - Ne oldu? Molly Woods takibi tamamlayamadan iletişimi kesti. | Open Subtitles | قطع مولي وودز من الاتصال قبل أن نتمكن من إكمال التتبع. |
Yüksek frekanslı karışık sinyal alıyorum. 1, 2 ve 6 nolu vericileri kaybettik. | Open Subtitles | لدينا مشكلة بالذبذبة فقدنا جهاز التتبع 1,2,6 |
- İzleyici, tuvaletin arkasında. | Open Subtitles | أعطني التفاصيل جهاز التتبع مخبأ وراء المرحاض |
İzleyiciyi bulmuş ve benzin istasyonundaki... enerji bakanlığına ait bir kamyona yerleştirmiş. | Open Subtitles | لقد عثرت على جهاز التتبع ووضعته في شاحنة بمحطة الوقود |