10 tanesi de dinlemeye başlayınca Komut kodunu göndereceğiz. | Open Subtitles | وعندما تتبع جميع العشرة أوامري، سنرسل رمز التجاوز. |
Komut kodunu gönder. Ama tüm linkleri tamamlamadık. | Open Subtitles | أحدهم يعرف ما نفعله، قم بإرسال رمز التجاوز. |
Efendim Komut cihazını getirmeye hazırlanıyoruz. | Open Subtitles | سيدي، نحن مستعدون للعودة مع جهاز التجاوز. |
Bugünkü saldırılarda kullanılan Komut cihazının çalınmasından dolayı da. | Open Subtitles | وسرقة جهاز التجاوز المُستعمل في هجمات اليوم. |
geçersiz kılma tuşum var. | Open Subtitles | لديّ مفتاح في حال التجاوز |
Efendim Komut cihazını getirmeye hazırlanıyoruz. | Open Subtitles | سيدي، نحن مستعدون للعودة مع جهاز التجاوز. |
Sayın Başkan, sizi bugünkü saldırılarda kullanılan Komut cihazının tesisimizden çalındığını bildirmek için arıyorum. | Open Subtitles | سيدي الرئيس، أتصل بك لأعلمك أنّ جهاز التجاوز المُستعمل في هجمات اليوم قد سرق من منشأتنا. |
Hâlâ güçlü sinyal alıyorum. Komut cihazı yerinden kımıldamadı. | Open Subtitles | مازلتُ أحصل على إشارة واضحة، لم يتغير مكان جهاز التجاوز. |
Sanırım o emri, Komut cihazından çıkmış sayabiliriz. | Open Subtitles | أعتقد أنّه يمكننا الإفتراض أنّ جهاز التجاوز من أعطى ذلك الأمر. |
Komut cihazı konusunda onu ikna etmeyi umuyordu. | Open Subtitles | كان يأمل في المساعدة بإقناعه بشأن جهاز التجاوز. |
Yaptığı şey şu Komut kodunu buradaki gizli bölümlerin içinde ikiye bölmüş ve onları İHA'nın alıcı-verici sinyalinin içine gömmüş. | Open Subtitles | ما فعله أنّه قام بتقسيم رمز التجاوز إلى هذه الأجزاء المخفية هنا... ودمجها في إشارة جهاز إرسال الطائرة الآلية. |
Komut cihazından iletilen sinyali bulmaya uğraşıyordum. | Open Subtitles | -ألديكِ موقعها؟ كنتُ أحاول تعقب الإشارة الصادرة من جهاز التجاوز. |
Komut cihazı yedek güçle çalışıyor. Beş dakika sonra Londra menzilinde olacağız. | Open Subtitles | جهاز التجاوز يعمل بالطاقة الإحتياطية، سيكون في مجال (لندن) خلال 5 دقائق. |
Anladığım kadarıyla Komut cihazı senin oraya geliyor. | Open Subtitles | أفهم أنّ جهاز التجاوز في طريقه إليك. |
Adrian, Komut cihazı CIA'de kilit altında. - Onu oradan nasıl çıkarmayı planlıyorsun? | Open Subtitles | {\pos(192,220)} (أدريان)، جهاز التجاوز موجود في الإستخبارات المركزية، كيف تتوقع إخراجه من هناك؟ |
Sayın Başkan sizi, bugünkü saldırılarda kullanılan Komut cihazının tesisimizden çalındığını bildirmek için arıyorum. | Open Subtitles | -سيدي الرئيس . أنا أتصل بك لأعلمك أنّ جهاز التجاوز المُستعمل في هجمات اليوم قد سرق من منشأتنا. |
Komut cihazından iletilen sinyali bulmaya uğraşıyordum. | Open Subtitles | -ألديكِ موقعها؟ كنتُ أحاول تعقب الإشارة الصادرة من جهاز التجاوز. |
Komut cihazı yedek güçle çalışıyor. Beş dakika sonra Londra menzilinde olacağız. | Open Subtitles | جهاز التجاوز يعمل بالطاقة الإحتياطية، سيكون في مجال (لندن) خلال 5 دقائق. |
Kuvira geçersiz kılma şeysini devreye alıp, kontrolü ele geçirmiş olmalı. | Open Subtitles | لابد وأن (كوفيرا) قامت بأمر التجاوز ! وتولت التحكم |
geçersiz kılmayı tamamlamak için gemiye yeni bir isim vermemiz lazım. | Open Subtitles | نحتاج إلى منح السفينة إسم جديد لإتمام التجاوز |
Kıvırmak, bozmak değil. Böyle demiştin değil mi? | Open Subtitles | التجاوز وليس الإختراق كما قلت , اليس كذلك ؟ |
geçersiz kılabilirsiniz ve buna izin veremezsiniz öyle mi Bay Adama? | Open Subtitles | أيمكنك التجاوز , ولا يمكنك السماح بهذا الوضع .. سيدتى الرئيسة ؟ |