"التحدّث معي" - Translation from Arabic to Turkish

    • Benimle konuşmak
        
    • benimle konuşmadan
        
    • benimle konuşabilirsin
        
    • konuşmuyor
        
    • benimle konuşmalıydın
        
    Banyoda yerde yatarken Benimle konuşmak mı istiyorsun? Open Subtitles تريد التحدّث معي عندما أكون على أرضيّة الحمّام؟
    Bence paranı bu kadın alıyordu, Orlando. Bunun hakkında Benimle konuşmak ister misin? Open Subtitles أظن أنّها تسيطر على حواسكَ، أتريد التحدّث معي حيال ذلك؟
    Bir keresinde bir uçaktaydım yaşlı bir kadınla, ve Benimle konuşmak istiyordu. Open Subtitles كنتُ مرّةً في طائرته مع زوجته، و حاولتْ التحدّث معي.
    - Neden benimle konuşmadan önce ona gittin? Open Subtitles لمَ ذهبتَ إليه بدون التحدّث معي أولاً؟
    Her zaman benimle konuşabilirsin Ellen. Open Subtitles حسناً، يمكنكِ التحدّث معي دوماً يا (إلين)!
    Şu anda Benimle konuşmak istemediğinin farkındayım ama gerçeği bilmeyi hak ediyorsun. Open Subtitles أعرف أنّك لربّما لا تُريد التحدّث معي الآن، لكن أنت تستحقّ أن تعرف الحقيقة.
    - Bana kızımla bir hafta sonu kaçamak yapacağınızı ve önce Benimle konuşmak... istediğini söyleyen acele bir mesaj bırakmışsın. Open Subtitles رسالة مفادها أنّك خرجت في عطلة نهاية الإسبوع مع إبنتـي وأنّكَ أردت التحدّث معي أولاً
    O hava durumu sunucusu, gerçekten Benimle konuşmak istemişti. Open Subtitles سيّدة النشرة الجويّة، أرادت التحدّث معي حقاً.
    Benimle konuşmak istemişsiniz. Open Subtitles لقد تلقيت رسالة بأنّك تريدين التحدّث معي
    Benimle konuşmak istediği şey ne, sen bilmiyorsun değil mi? Open Subtitles -ألديكِ فكرة عمّا أرادت التحدّث معي حوله؟
    Benimle konuşmak istemediğini biliyorum. Open Subtitles أعلم أنّكِ لا تُريدين التحدّث معي.
    Benimle konuşmak istemen bile beni çok mutlu etti. Open Subtitles أنا سعيدٌ حتّى، لأنّك أردت التحدّث معي
    Bay Enright'a söyleyin Benimle konuşmak istemezse savcıyla... konuşmak zorunda kalacak. Open Subtitles أخبري السيد (إينرايت) إذا لم يرد التحدّث معي فإنّ المدعي العام قد يرغب بذلك
    Benimle konuşmak istiyor. Ne kadar kalırım bilmiyorum. Open Subtitles الرئيس (بومدين) يريد التحدّث معي, يريد على الأرجح أن يقّدم لي عرضه.
    Benimle konuşmak istiyor merkeze çağırdı. Open Subtitles يريد التحدّث معي
    Neden Benimle konuşmak istiyor? Open Subtitles لمَ يودّ التحدّث معي ؟
    Benimle konuşmak istemiyor. Open Subtitles لا تريد التحدّث معي
    Kieran, neden önce benimle konuşmadan ona gittin? Open Subtitles كيران) لمَ ذهبتَ إليه) بدون التحدّث معي أولاً؟
    benimle konuşabilirsin. Open Subtitles يمكنكِ التحدّث معي.
    Böylece ben Long Island'da bir motel odasında yaşıyorum, kayınpederim beni kovdu ve Rita benimle konuşmuyor bile. Open Subtitles لذا، أنا أعيش الآن في فندق بـ"لونغ آيلند سيتي" وحماي طردني، ولا تريد (ريتا) التحدّث معي
    Önce benimle konuşmalıydın. Open Subtitles كان بإمكانكِ التحدّث معي أوّلاً.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more