"التخريب" - Translation from Arabic to Turkish

    • sabotaj
        
    • vandalizm
        
    • sabote
        
    • sabotajdan
        
    • zarar
        
    • vandallık
        
    • sabotajı
        
    • sabotajın
        
    • tahribat
        
    • vermekten
        
    • barbarlık
        
    • vandalizmi
        
    • Vandalizmin
        
    • vandalizmden
        
    Herkes. Her zaman. Bu yüzden, daha fazla sabotaj yok, tamam mı? Open Subtitles أي شخص ، بأي وقت لذا لا مزيد من التخريب ، حسناً؟
    Belirtiler bir tür saldırı ya da sabotaj olduğunu gösteriyor. Open Subtitles العلامات تشير إلى نوع من أنواع عمليات التهكير أو التخريب
    Irkçılık, paranoya ve sabotaj korkularıyla insanlar Japon-Amerikalıları potansiyel hain olarak nitelendirdiler. TED في ظل العنصرية والتشكك والخوف من التخريب وصف الناس الأمريكيين اليابانيين بالخونة المحتملين.
    O zamandan beri, erozyon, vandalizm ve hırsızlık sonucu yok olduğuna inanılan pek çok objenin restorasyon ve korunmasında bu fotoğraflardan yararlanılmıştır. Open Subtitles التي مُنْذُ ذلِك الحين إستعملت في الإعادة والحفظ العديد من الاجسام يعتقد انها فقدت بالتآكلِ, التخريب, السرقة
    Terorist bir grubun lideriyim... bir çok vandalizm olaylarından sorumluyum, ve bütün şehre saldırılardan. Open Subtitles أنا زعيم منظمة أرهابية مسؤله عن العديد من عمليات التخريب والأعتداء في جميع أنحاء المدينه
    Beni sabote etmeye çalıştığını düşünüyor ve sen de düşman olarak seçilmek için biçilmiş kaftansın. Open Subtitles كان انطباعه أنكِ تحاولين التخريب علي ويصدف أن صنعتِ شريرة مثالية
    Bu durumda, yarı kamusal bir alanda bırakılmış genel bir alet sabotajdan çok beceriksizliğin sonucudur. Open Subtitles أدوات مشتركة تُركت في مكان عام وفي حالة قد تكون نتائجها عاجزة بدلا من التخريب
    Çünkü burada geçen günkü sabotaj ile bağlantılı şeyler olduğunu düşünüyoruz. Open Subtitles لأننا نعتقد ان هناك شئ يدور هنا له علاقة بعمليات التخريب التخريــ.. ب ؟
    sabotaj için silah ve patlayıcılar yeraltına çekilen basın ve risk altında yapılan dağıtımlar. Open Subtitles أسلحة ومتفجرات لأعمال التخريب صحف كانت تطبع تحت الأرض وتوزع على الناس على ما فى هذا من خطر كبير
    Görünüşe bakılırsa, bu olayla ilgili sigorta mevzuunun söz konusu olacağını zannetmiyoruz; çünkü sabotaj gibi duruyor. Open Subtitles على ما يبدو ليس لدينا أي تأمين بسبب عملية التخريب
    sabotaj girişimini fark etsinler de. Open Subtitles طالما يستطيعون إدراك محاولات أعمال التخريب
    Bu sabotaj devrelerini fazla kolay buluyoruz. Open Subtitles نحن نجد أعمال التخريب هذه بمنتهى السهولة
    sabotaj cihazlarını çok kolay buluyorlar. Open Subtitles نحن نجد اعمال التخريب هذه بمنتهى السهوله
    Bir vandalizm olayı olmuş... ve tesadüf eseri aynı gece... müdürün söylediğine göre... bir adam ofisine uğrayıp Josef Klim'i sormuş. Open Subtitles كان هناك بعض التخريب ، وبالصدفة، بنفس الليلة المدير يقول ان هناك رجل توقف عند المكتب
    Bu vandalizm davasının tamamen kapandığını söyleyebiliriz. - Birleştirmemiz gereken birkaç ipucu var . Open Subtitles ويمكننا طيّ قضية التخريب هذه لا يزال هناك بعض المسائل العالقة فقط
    Güneydoğu vandalizm olaylarının olduğu yer değil mi? Open Subtitles أليس الجنوب الشرقي للعاصمة هو حيث حدثت كل أعمال التخريب مؤخراً؟
    Madigan'ın yerinde olsam, Betty Carter'ın, karbondioksit ölçerleri tahrif ederek şaraphaneyi sabote etmeye çalıştığını ve bu denemesi sırasında öldüğünü söylerdim. Open Subtitles ان كنت مادغن كنت حاولت بامر بيتي تامبر باللعب بمقياس ثاني اوكسيد الكربون لمحاولة التخريب وماتت بمحاولتها القيام بذلك
    Seni akademik sabotajdan dava edince olmayacak. Open Subtitles ليس بعد أن رفعتُ دعوى عليكِ بتهمة التخريب الأكاديمي
    - Güzel. Cuma akşamı bazı okul demirbaşları zarar görmüş. Open Subtitles جيد ، يبدو أنه كان لدينا بعض التخريب ليلة الجمعة
    vandallık, sprey ile boyama, grafiti gibi çirkin şeyler. Open Subtitles التخريب ، الرش بالطلاء، الكتابة على الجدران ، وأمور قبيحة
    Sanayi sabotajı, ürünleri yakma vesaire. Open Subtitles التخريب الصناعي , وحرق المحاصيل , الخ
    Tüm bu sabotajın senin başının altından çıktığını tahmin ediyorum. Open Subtitles سأفترض ان كل هذا التخريب انك انت من عمله كله
    Yine de hastane mallarına tahribat yapmak yasaktır, millet! Open Subtitles من خلال ذلك يكون التخريب في الممتلكات العامة
    vandalizmden tutuklanmış, mülke zarar vermekten iki koruyucu ailenin yanından alınmış. Open Subtitles تم القبض عليها بتهمة التخريب تمت ازالتها من بيتين للرعاية , بسبب تدمير الملكية
    Tabii şu ana kadar, bu artık barbarlık. Open Subtitles لكن إلى الآن لم يحدث سوى التخريب
    Burada sevgili Orsonımız ile beslenen vandalizmi konuşmak için toplandık. Open Subtitles نحن هنا لنتحدث عن التخريب البشع الذي لطخ بلدتنا المحبوبة
    Vandalizmin şiddete dönüşmesi normal. Open Subtitles من الشائع في عمليات التخريب أن تتصعد إلى العنف

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more