"الترحيل" - Translation from Arabic to Turkish

    • Sınır dışı
        
    • sınırdışı
        
    • göçmen
        
    • transfer
        
    • Transferi
        
    • tehcir
        
    • dışı etme
        
    • dışı etmeler
        
    Mahkeme, Sınır dışı etmeyi... ek bir ceza olarak görmüyor. Open Subtitles المحكمة لا تنظر لموضوع الترحيل كـ شكلاً من أشكال العقاب
    Babam, Sınır dışı edilme ve işsizlik riski taşıyan konularda kitap yazmamdan mutlu olmadığını söylemişti. TED أخبرني والدي أنه غير سعيد مني لكتابتي كتابًا يعرضني لخطر الترحيل والبطالة.
    Suça dair kanıt yoksa sınırdışı gerekçesi olamaz. Open Subtitles لكن دون دليل لإقتراف جريمة، فلا يوجد سبب لعمليّـات الترحيل.
    Sınır dışı edilme işlemleriniz için göçmen mahkemesine sevk edileceksiniz biz de yaptığınız düzenbazlığı şartlı tahliye memurunuza bildireceğiz. Open Subtitles طلب الأنسة بيتروفا لتأشيرة الدخول الخضراء سوف تحالين الى محكمة الهجرة لإجراءات الترحيل
    - Teşekkürler. transfer için gereken evrakları sana gönderiyorum. Open Subtitles شكرًا جزيلًا، سأرسل لك التفاصيل لإتمام عملية الترحيل
    Böyle bir kaçırmada Transferi ayarlamak genellikle üç gün alır. Open Subtitles مثل هذا الترحيل السري عادةً ما يستغرق
    Daha sonra gruplar halinde, uzak Utah çöllerindeki veya yukari Colarodo karlari altindaki tehcir merkezlerine nakledildiler. Open Subtitles تم اخلائهم بعد ذلك فى مجموعه فى مراكز الترحيل الى اماكن جديده بعيدا فى صحارى يوتاه او فى اعالى جبال كولارادو المثلجه
    Seks sektörü dışındaki işçiler, kaçakçılara direnmeye kalkarsa Sınır dışı edilme riskiyle karşılaşıyor. TED العاملون خارج قطاع الجنس إذا حاولوا مقاومة ما يتعرضون له، فإنهم يواجهون خطر الترحيل.
    Ben bir gazeteciyim ve son birkaç yıldır, yakınları Sınır dışı edilmiş ABD vatandaşlarının hayatlarını belgeliyorum. TED أنا صحفي، وخلال السنوات القليلة الماضية، كنت أوثق حياة المواطنين الأميركيين ممن فقدوا أناسا بسبب الترحيل.
    Ama Sınır dışı etmeyi veya sosis yapmayı da destekliyorum. Open Subtitles ولكن أنا أحب الترحيل أو صنع السجق، أليس كذلك؟
    Fakat suç işlediğine dair delil olmadıkça Sınır dışı etmek için bir sebep olmaz. Open Subtitles لكن دون دليل لإقتراف جريمة، فلا يوجد سبب لعمليّـات الترحيل.
    sınırdışı edilme sorunlarımdan beni uzaklaştıracağı kesin. Open Subtitles بالتأكيد نستطيع أن نأخذ فكرتي بسبب مشاكلي مع الترحيل
    Bu göç uygulamanın hızlandırılmış sınırdışı listesi. Open Subtitles هذه قائمة الترحيل المستعجل لتنفيذ الهجرة
    Katılan herkes için sınırdışı edilme en iyi şey. Open Subtitles وقف الترحيل هو الأختيار المناسب لجميع الأطراف المعنية
    Araştırmalara göre, aileden ve yakın çevreden yapılan olumlu şahitlikler göçmen davalarında en efektif yol. Open Subtitles تبين البحوث من خلال العائلة والأصدقاء انها التكتيك الفعال لتجنب الترحيل
    Sistemde onun bir göçmen olduğu ve bir işi olduğu da yazıyor. Open Subtitles لجنة الترحيل لديهم بصماتها وعنوان عملها
    Tamam girme. Zanlıyı transfer için getirebilirsiniz. Open Subtitles حسناً، جيم يمكنك البدء بمعاملة الترحيل.
    Onu transfer için götürmemiz gerekiyor. Open Subtitles نريد أن نشرع في عملية الترحيل.
    Transferi özel polisler denetleyecek. Open Subtitles الشرطة الفيدرالية تشرف على الترحيل.
    - Transferi durdurup aracı kontrol et. Open Subtitles أوقفي الترحيل وتفقّدي الشاحنة.
    tehcir duruşmanıza gittiniz mi? Open Subtitles هل ذهبت لجلسة استماع الترحيل ؟
    Başladı. İlk haberimiz parlamentodan. Tartışmalı Sınır dışı etme yasası bugün ikinci kez görüşüldü. Open Subtitles جرت اليوم الجولة الثانية من مفاوضات الترحيل القسري المثيرة للجدل
    Sınır dışı etmeler yakında başlayacak. Open Subtitles وسوف تبدأ عمليات الترحيل قريبا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more