"التلال" - Translation from Arabic to Turkish

    • Tepeler
        
    • tepelere
        
    • tepelerde
        
    • tepelerin
        
    • tepe
        
    • Hills
        
    • tepenin
        
    • tepelerden
        
    • tepeye
        
    • Tepede
        
    • tepeyi
        
    • tepeden
        
    • Tepeleri
        
    • dağ
        
    • tepelerinin
        
    Birkaç hafta içinde, sessiz Tepeler üreyen dört milyon deniz kuşunun çığlıklarıyla canlanır. Open Subtitles وخلال أسابيع قليلة تعود التلال الصامتة للحياة.. بأصوات 4 ملايين طير بحري يتكاثر
    Bu teklifin vücut bulmasının sebebi Güney Dakota'dan Cheyenne Nehrinin güneyine kadar demiryolu hattı döşenip, Kara Tepeler Madenine ulaşım sağlanacak olmasıdır. Open Subtitles الان هذا العرض ممكن فقط لان جنوب ديكوتا ممكن ان يوضع فيه سكة قطار من جنوب نهر الشاين حتى مناجم التلال السوداء
    Rio’daki sahillerin iç kesimlerindeki tepelere kurulmuşlar, ve evlerin sadece doğal setler üzerine çıkıldığını görebilirsiniz. TED فهي مبنية على التلال ، نحو الداخل من الشواطئ في ريو، ويمكنك أن ترى أن المنازل ناتئة مباشرة من فوق العقبات الطبيعية.
    Onlara tepelerde ihtiyacı olduğunu söyledi ve sonra hepsini öldürdü. Open Subtitles قال لنا أنه وجد رجالنا في التلال وأنه قتلهم كلهم
    Belki de eskiden gölün etrafında çevreleyen güzel tepelerin hatıraları onları kalmaya zorluyor. Open Subtitles أو ربما عدم الرغبة في خسارة ذكرى تلك التلال الجميلة التي تحيط بالبحيرة
    Etrafında 1500 metre yüksekliğinde çok fazla tepe var, tırman tırman bitmez. Open Subtitles ، حوله الكثير من التلال بأرتفاع 1 ميل لذلك ستصعد و تصعد
    Hayır, ben Hills kardeşlerden fasulye alan kişiyim. Open Subtitles لا ، أنا مشترى الفول من الإخوه الذين يقفون على التلال
    - tepenin ardında ne var? Open Subtitles لا الى التلال تلك التلال؟ هذه خلف يوجد ماذا
    Ancak Tepeler, yollar ve burnuma gelen kokular tanıdıktı. TED لكنَّ التلال والطرقات والروائح جميعها مألوفة.
    Bu manzarayla karşılaştım. Tepeler ve vadiler... TED وقد كان هذا المشهد الذي رأيته حينها .. هذه التلال .. والوديان
    - Tepeler demirle dolu olmalı. Eğer öyleyse demirler yüzünden hiç sinyal alamazsın. Open Subtitles يبدو أن التلال مليئة بالحديد لذا لن يمكن إجراء إتصال من هنا
    Safın teki tepelere gitti ve toz buldu. Open Subtitles أحد الحمقى خرج إلى التلال و احضر معه بعض الرماد
    tepelere inen paraşütçüler görmüşler. Open Subtitles يقولون انهم رأوا مظليين يهبطون فوق التلال
    Bildiğim kadarı ile adam çocuğu buraya getirir getirmez tekrar tepelere döndü. Open Subtitles أعلم أن الرجل قد رحل الى التلال فورا بعد أن وصلوا
    Sunset Bulvarı'nın üst tarafındaki tepelerde gezintiye çıkardık. Open Subtitles كانت تأخذني في جولات في التلال المحيطة بجادة سانسيت.
    20,000 şövalye burada 100,000 adam şu tepelerde ve tüm halk arkalarında. Open Subtitles . يوجد 20,000 فارس هنا منهم 100,000 رجل على تلك التلال وشعب بأكمله وراءها.
    Bu tepelerin ardında ne olduğunu hiç merak etmedin mi? Open Subtitles ألم تتساءلي قبلاً ما الذي يقبع خلف تلك التلال ؟
    Ya o uzak tepelerin ardında ne gibi harika deneyimler olduğunu kim bilebilir? Open Subtitles ووراء هذه التلال من يدري يمكن أن تكون هناك تجارب مثيرة
    Pierre'den, Rapid City'ye direkt demiryolu döşenecek ve Kara tepe Madenine ulaşım sağlanacak. Open Subtitles مباشرة عبر بير حتى مدينة رابيد خدمات سكة قطار حتى مناجم التلال السوداء
    Indian Hills kendi yerini korumayı öğrenmek zorunda. Open Subtitles على التلال الهندية أن تتعلم كيفية الدفاع عن أراضيها
    Eğer yarına kadar çıkamazsak, Jaffa'lar bizi aramayı bırakana kadar, tepenin başına tırmanıp beklememiz gerekecek. Open Subtitles ان لم يكن غدا , سنتجه صوب التلال وتنتظر حتى يفقد البافا الاهتمام بنا
    Antlaşmalardan bıkmışlardı. Kutsal tepelerden bıkmışlardı. TED لقد ملّوا من المعاهدات، ملّوا من التلال المقدسة،
    Eğer bizi bu açık alanda yakalarlarsa, tepeye tırmanmak zor olacak. Open Subtitles لو هاجمونا هنا فى هذا الخلاء سيكون من الصعب صعود التلال
    Huw... Bu gece erkekler Tepede toplantı yapacak, değil mi? - Evet, anne. Open Subtitles العمال سيعقدون اجتماع جهة التلال الليلة أليس كذلك ؟
    En son da hayvanı şu tepeyi rüzgar gibi aşarken görmüşler. Open Subtitles وآخر مرة شاهدوها كانت تركض مثل عاصفة كنساس فوق التلال
    Sen bunları bara koyduğun anda, insanlar tepeden inme gelip saldırır bunlara. Open Subtitles يمكنك وضع شريط مفتوحة على هذه النشرات تأتي والناس يهرول من التلال.
    Arka bahçenin dışarı bakan bir fotoğrafı sadece. Tepeleri görebilirsiniz. Open Subtitles وكانت كلها صوراً للحديقه الخلفيه تطلُ علي التلال من بعيد
    Yüksek dağ tepelerindeki çamuru alçak bölgelere akıtabilir.Öyleyse durun ve bir dakika düşünün. TED قد تغسل الوحل عن قمم الجبال العالية و التلال الى الأراضي المنخفضة. إذن توقف و فكر لدقيقة.
    Dağlarının yok olduğunu, tepelerinin ise oyulup dümdüz hale getirildiğini gördüler. Open Subtitles لقد رأو بان غاباتهم قد اختفت و التلال قد اصبحت مقفرة و تم تسويتها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more