"التمييز بين" - Translation from Arabic to Turkish

    • ayırt
        
    • ayırmak
        
    Renk çemberinin bütün derecelerini ayırt edebiliyordum. TED وأصبحت قادراً على التمييز بين جميع درجات اللون على عجلة الألوان.
    Bu iki molekül birbirinden ayırt edilemez. TED ولكن لا يمكن التمييز بين هذين الجزيئين.
    6 aylıkken, neredeyse herbirimiz canlı ve cansız nesneler arasındaki farkı ayırt etme yeteneğine sahip oluruz. TED وفي عمر 6 شهور، يمكن لأي منا التمييز بين الأشياء الحية وغير الحية.
    Buradan anlıyoruz ki insanlar, gerçek ve sahte kahkahayı ayırt edebiliyor. Görülüyor ki, bize göre ikisi çok farklı şeyler. TED ما ستكتشفونه هو أن الناس جيدون في التمييز بين الضحك الحقيقي و المفتعل.
    Sadece ben miyim, yoksa köpekleri sahiplerinden ayırmak gerçekten zor mu? Open Subtitles هل انا السبب ام انه من الصعب التمييز بين الكلب ومالكه؟
    Mücahid'in şizoafektif bozukluk hastalığı vardı, gerçek ile hayal olanı ayırt etmekte zorluk yaşıyordu. TED ومجاهد كان يعاني من اضطراب فصامي عاطفي وقد واجه صعوبة في التمييز بين الواقع والخيال
    Kliniğindeki bir erkek çocuk daha 2 yaşına girmeden 18 senfoniyi birbirinden ayırt edebiliyordu. TED يوجد صبي في عيادته يستطع التمييز بين 18 سمفونيةَ مختلفة, ولم يبلغ العامين بعد.
    Bu köpeklerin potansiyel eşleri bulmasını veya dost ve düşman olan hayvanları birbirinden ayırt etmesini sağlar. TED هذا يتيح للكلاب تحديد الأصحاب المحتملين أو التمييز بين الحيوانات الودية أو المعادية
    Çünkü, gerçek ile sahte haberi biribirinden ayırt edemediğinizde, karşılaştığımız önemli sorunların bazılarını çözmeniz daha da zorlaşır. TED لأنه عندما لا تستطيع التمييز بين الحقيقة والأخبار الزائفة، ستجد صعوبة كبيرة فى حل بعض المشكلات الكبيرة التى نواجهها.
    Eğer CRISPR bakteriyel ve viral DNA'ları ayırt edemeseydi, çok da kullanışlı bir savunma mekanizması olmazdı. TED إذا لم يتمكن كريسبر من التمييز بين الحمض النووي البكتيري والفيروسي، لن يكون هناك نظام دفاع مفيد جدًا.
    Bu, en iyiler yüzünden iyileri göremiyoruz anlamına gelmiyor. Ama en iyilerin ayırt edilmesi çok zor. TED هذا لا يعني أننا لا نستطيع رؤية الخير من الأفضل ولكن من الصعب التمييز بين الأفضل
    Köpekler çok benzer, oldukça seyreltilmiş iki yağ asidini ayırt edebilirler: kaprilik asit ve kaproik asit. TED تستطيع الكلاب التمييز بين نوعين متشابهين من الاحماض المشبعة المخففة:.. حامض الكبريليك وحامض الكبرويك.
    Bu hizmetkarına akıl ver ki, ...insanlarımı yönetebileyim, iyiyi ve kötüyü birbirinden ayırt edebileyim ...ve Tanrım buna karar verebilen adam, çok büyük değilmidir. Open Subtitles امنح عبدك قلباً متفهماً حتى أتمكن من الحكم بين الناس حتى يمكننى التمييز بين الخير و الشر
    Ama muhakkak ki tanrının kilisesi ile özel mülk sahipleri arasındaki fark, ayırt edilmeli. Open Subtitles ولكن يجب التمييز بين مُلاك الأرض الفرديين وكنيسة الرب؟
    Ama yalan ve doğruyu nasıl ayırt edebiliyorsun? Open Subtitles لكن كيف يمكنك التمييز بين الكذب والحقيقة؟
    İnsanlar hiçbir zaman maymunların kutsal yeteneklerine erişip iyiyi ve kötüyü ayırt edemeyecekler. Open Subtitles هذا أبداً ، لا للأنسان مؤسس ، كلية القرد القدسية لكونه قادرا على التمييز بين الشر والخير
    Herbiriniz iyi ve kötü işaretleri ayırt etme yeteneği kazanmalısınız. Open Subtitles سيحتاج كل منكم إلى اكتساب القدرة على التمييز بين الإشارات الجيدة والسيئة.
    Ve sen de iyiyle kötü arasındaki farkı ayırt edemeyecek kadar basit bir köylü kızı olduğumu düşündün. Open Subtitles هو الشيطان كما انزل وأنت تظن أن فتاة ريفية بسيطة لا تستطيع التمييز بين الجيد والسيء
    Bazen geçmişle şu anı ayırt edemiyor. Open Subtitles تعاني أحياناً في التمييز بين الماضي والحاضر.
    ...silahlanınca hepsi aynıdır, birbirinden ayırmak zordur. Open Subtitles مستعد بالأسلحة و التمويه من الصعب التمييز بين اشكالهم
    Şeytani para olmasa da dostunu düşmanından ayırmak her seferinde daha da zorlaşır. Open Subtitles حتى من دون العملة الشريرة أصبح التمييز بين الأصدقاء و الأعداء أمراً صعباً دائماً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more