| ve insanların dediklerini duyarsınız, yani Geleceği tahmin edemeyiz. | TED | وقد تسمع الناس يقولون، لا يمكنك التنبؤ بالمستقبل. |
| Eğilimleri analiz etmektir. Geleceği tahmin etmektir. | TED | إنها تحليل التيارات. إنها التنبؤ بالمستقبل |
| Falcıya bir gidişle Geleceği tahmin mi edebiliyorsun? | Open Subtitles | زيارة واحدة للوسيط الروحي و الآن يمكنك التنبؤ بالمستقبل |
| Geleceği tahmin edebildiğini mi söylüyorsun? | Open Subtitles | هل تخبرينني بأنه يمكنكِ التنبؤ بالمستقبل ؟ |
| Lanetliler geleceği görebilir fakat asla şimdiyi bilemezler. | Open Subtitles | الملعون يمكنه التنبؤ بالمستقبل لكن لا يمكنه أبدا معرفة الحاضر |
| Geleceği tahmin etmek istemedik. | TED | لم نكن نرغب في التنبؤ بالمستقبل. |
| Geleceği tahmin edemeyiz. | TED | لا نستطيع التنبؤ بالمستقبل. |
| Geleceği tahmin edemem. | Open Subtitles | لا يمكنني التنبؤ بالمستقبل. |
| Geleceği tahmin edemiyorum. | Open Subtitles | لا أستطيعُ التنبؤ بالمستقبل. |
| Geleceği tahmin edemeyiz. | Open Subtitles | لا يمكننا التنبؤ بالمستقبل |
| - Geleceği tahmin etmek çok zor. - Şayet... Underwood Samson'da analist değilsen. | Open Subtitles | -من الصعب التنبؤ بالمستقبل ـ إلّا إن كنت المحلل المالي بـ(أندروود سامسون) |
| Geleceği tahmin etmesi. | Open Subtitles | التنبؤ بالمستقبل |
| Geleceği tahmin eden biriymiş. | Open Subtitles | رجل يستطيع التنبؤ بالمستقبل |
| Lanetliler geleceği görebilir ancak şimdiki zamanı bilemezler. | Open Subtitles | الملعون يمكنه التنبؤ بالمستقبل لكن لا يمكنه أبدا معرفة الحاضر |