Eğer ölmeden az önce Tövbe edersek, affediliriz, bir şey olmaz! | Open Subtitles | إذا استطعنا التوبة قبل أن نموت فقد نجونا |
Dinsizliğe, kötü şeyler yapmaya Tövbe edin, yoksa, bir ibne olarak... cehennemin dayanılmaz ateşlerinde yanmaya mahkum olursunuz. | Open Subtitles | التوبة عن طرقك القذرة و عن ابتعادك عن الدين او تدين نفسك الي اللعنة و العذاب في الاخرة |
Kardeşlerimin üzerinde kötü etki bırakıyormuşum ve Tövbe etmem gerekiyormuş. | Open Subtitles | قال أنني شريرة ولي تأثير سيء على إخوتي وأخواتي وعليّ التوبة |
Ekselans, günah çıkarmanın faydası yalnızca anlatmak değil, ayrıca pişmanlık... | Open Subtitles | الاعتراف ليس من أجل قول الحقيقة، إنه من أجل التوبة عن الخطايا |
Tabii ki de onları Katolik olarak yetiştireceğiz. Her pazar kiliseye gidecekler. Suç, utanç, kefaret ve bingo! | Open Subtitles | الكنيسة كل احد وبقية الاسبوع الذنب ,العار ,التوبة ولعبة البينغو |
Ama bütün planın son saatte Tövbe etmek üzerine kuruluydu. | Open Subtitles | ذلك كان كل شيء التوبة في الساعة الحادية عشر |
Hapse girmekten değil, Tövbe etmezsen seni kesinlikle bekleyecek olan cehennem ateşinden. | Open Subtitles | ليس من الملاحقة القانونيّة، لكن من نيران الجحيم التي تنتظركِ بالتأكيد، ليس عليكِ الفشل في التوبة |
Kim ki günahlarından Tövbe ederse, tövbeye gerek duymayan doksan dokuz iyi insandan daha fazla sükun cennette onu bekler. | Open Subtitles | ستعم الفرحة في الفردوس على آثم قام بالتوبة أكثر من 99 ملاكا لا يحتاجون التوبة |
Fakat Tövbe ederek, oruç tutarak, ve ve kırbaçla kefaret edemektense... | Open Subtitles | ولكن بدلا من التوبة عن طريق بالصلاة, والتكفير, والصيام, والجلد, |
"Tövbe edin, ve kendinizi değiştirin. | Open Subtitles | التوبة عندكم ويمكنُ تحويلها , هذة خطاياك هذا يكفي رين |
Aslında seni Tövbe için vaftiz ederdim ama o benden daha kudretli. | Open Subtitles | بالواقع سوف اقوم بتعميدك بالماء حتى التوبة وما سيأتي بعد ذلك سوف يكون اشد |
O seanstaki günahlarım adına Tövbe etmek için hizmet yemini ettim. | Open Subtitles | لقد أقسمت بالخدمة من أجل التوبة عن ذنوبي التي كانت في الجلسة. |
Tövbe et, Tanrı'ya git, çok geç olmadan günah çıkar, baştan başla. | Open Subtitles | التوبة ، فلتتوب إلى الرب ، قد يُزيل جميع خطاياك قبل أن يُصبح الوقت مُتأخراً لذلك |
Biliyorsun ki, onu dar bir yolda tutup, Tövbe ettirmeye çalıştım. | Open Subtitles | أنت تعرف أنني حاولت أن أحافظ عليها في طريق التوبة. |
Dün geceden sonra Tövbe etmem gerekecek. | Open Subtitles | بعد اللية الماضية أعتقد اني بحاجة لبعض التوبة اووه ... |
Her şeyin üzerinde bu günahlarımızdan temizlenme ve içtenlikle Tövbe etme zamanıdır. | Open Subtitles | قبل كل شيء ...لنجعل هذا الوقت وقت التوبة النصوح |
Birkaç pişmanlık göstergesi sana da kendini iyi hissettirir tatlım. | Open Subtitles | بضعة أعمال من التوبة قد تريحك قليلاَ حبي |
Size karşı hiç sempatim yok. Biliyorum gerçek pişmanlık sizi incitmez. | Open Subtitles | لست أتعاطف معك، أعلم أن لديك مناعة ضد التوبة |
Bay Tobin, pişmanlık duyuyorsanız, bana paranın yerini söyleyin. | Open Subtitles | اذا كنت تبحث عن التوبة ، سيد توبن فأخبرني فقط عن مكان المال |
İtiraf, kefaret, büyük uzlaşma erkekler ve Tanrı arasında | Open Subtitles | , الأعتراف , التوبة المصالحة الكبرى بين الرجل والله |
Cümle aleme Pişman olduğumu söyletmeye çalışıyorlar. | Open Subtitles | لقد ارادوا ان اخضع لخطوات التوبة المدنية |