birleştirme, bilinen evrendeki her şeyi tek bir fikirle, sadece bir ana denklemle formüle edilebilecek bir fizik kanununa ulaşabilme çabasıdır. | Open Subtitles | التوحيد سوف يكون صيغة القانون التى ربما,تصف كل شىء فى الكون المعروف من |
Kuark-gluon etkileşiminin doğasını keşfedip doğru bir birleştirme teorisi dahi bulabiliriz. | Open Subtitles | إكتشاف طبيعة تفاعل الكوارك وربّما حتى إيجاد نظرية التوحيد الحقيقية |
Ayrıca birleştirme seramonisi sayesinde sürüne bağlı olduğundan dolayı hepsi senin kaderini paylaşacak, Kraliçe. | Open Subtitles | ولكون طقوس التوحيد وصلتك بقطيعك، فسيشاركونك مصيرك يا سموّ الملكة. |
O birleştirme töreni bizi sadece evlendirmedi aynı zamanda onun kalbini benimkinin aynası haline getirdi. | Open Subtitles | شعائر التوحيد لم تزوّجنا فحسب، بل وجعلت قلبه نسخة مطابقة لقلبي. |
Tek tanrıcılık meselesinde Atina Akademisi'nin bakış açısı nedir, rahibe? | Open Subtitles | أين نقع أكاديمية الأثيني؟ بشأن مسألة التوحيد ، ايها الأخت؟ |
Güzel bir karışım halinde birleştirme. | Open Subtitles | ل التوحيد في خليط واحد على نحو سلس. |
STEVEN WEINBERG (Teksas Üniversitesi, Austin): birleştirme, orada bir yerlerdedir. | Open Subtitles | التوحيد فى المكان الذى يوجد فيه |
Böylece Kuzey ve Güney'i birleştirme çabaları son bulacak. | Open Subtitles | ...عندئذٍ سوف تتعثر الجهود بين الشمال والجنوب من أجل إعادة التوحيد |
birleştirme, bizim gerçekleştirmeye çalıştığımız şeydir. | Open Subtitles | التوحيد هو ما نحاول أن ننجز |
birleştirme! | Open Subtitles | التوحيد |
birleştirme! | Open Subtitles | التوحيد! |