"التورط" - Translation from Arabic to Turkish

    • karışmak
        
    • bulaşmak
        
    • işe
        
    • girmek
        
    • karıştırmak
        
    • dahil
        
    • müdahil
        
    • karışmanı
        
    • karışmayı
        
    • karışamam
        
    • bulaşmaktan
        
    • işin
        
    • bulaşmayı
        
    • karışamazsın
        
    • bulaşmamalıydım
        
    Daha önce buna karışmak istemediğimden, bu konu ile ilgili birşey söylemedim. Open Subtitles أنا لم أقل شيئاً في السابق لأنني لم أرد التورط في الأمر
    Üzgünüm. karışmak istemiyorum. Ama o bir fahişe! Open Subtitles ـ أنا لا أريد التورط فى هذه المسائل ـ إنها عاهرة
    Burası bir bat yada yüz ortamıydı, ve eğer ayakta kalmak istiyorsanız suç aktivitelerine bulaşmak zorundaydınız. TED و كانت هذه بيئة حياة أو موت حيث أن التورط في الأنشطة الإجرامية أو المنحرفة كان من الضروري تماما لو أردت النجاة.
    Bu işe hiç girmemeliydim. Ben endişeli bir tipim.. Open Subtitles ما كان يجب عليَّ التورط في هذا أنا متوتر بطبعي
    Ne zaman bir kadın bir ilişkiye girmek istemese erkekler onun neden çocukken tacize uğramış olduğunu düşünür? Open Subtitles لماذا عندما تتوقف المرأة عن التورط عاطفياً يعتقد الرجال بأنها تعرضت لحادثةٍ في صغرها؟
    Kimseyi buna karıştırmak istemedim ve böylesi iyi. Open Subtitles لا تريد التورط بعلاقة مع أحد وليس هناك مشكلة
    Elimde bir liste var. Çok kötü durumlara karışmak üzere olan insanların listesi. Open Subtitles لديّ قائمة، قائمة بأشخاص على وشك التورط في مواقف صعبة جداً
    karışmak pek hoşuma gitmiyor. Open Subtitles انا لا اشعر براحة في التورط في هذا الموضوع
    Ben olaya karışmak istemiyorum. Zaten hiçbir şey hatırlayamıyorum. Open Subtitles لا أريد التورط في الأمر أنا حقا لا استطيع تذكر أي شيء
    Eğer tüm bunlar to el Llorón'la ilintiliyse o raddeye bulaşmak asla istemem. Open Subtitles هذا كله مرتبط بـ ال ليرون, ولست أحاول التورط على ذلك المستوى.
    I. Dünya Savaşının verdiği korku yüzünden, Amerikalıların çoğu başka bir Avrupa savaşına bulaşmak istemiyor. Open Subtitles بتذكر مآس الحرب العالمية الأولى غالبية الأمريكان لا يريدون التورط في حرب أوروبية مجددا
    Zaten başka birinin işine bulaşmak son isteğimiz. Open Subtitles أخر شيء نريده هو التورط في مشاكل الأخرين
    Bu tip bir işe bulaşmamalıydın. Open Subtitles ما كان يجب عليك التورط في مثل هذه المشاكل
    Şu an onu bu işe karıştıramam. Hâlâ yapılması gereken önemli işler var. Open Subtitles لا يمكنني التورط هنا لا زال هناك الكثير من العمل الهام لإنجازه
    Ne kadar bu işin içine girmek istemeni ve nerede dur diyeceğini bilmekle alakalı. Open Subtitles هو حول معرفة إلى أي مدى تريدين التورط ومعرفة متى تقولين كفى
    Aile ile sanatı karıştırmak kötü bir fikirdi. Open Subtitles لقد كانت فكرة سيئة التورط بين العائلة والفن
    Bu çatışma korkusu ise, nasıl yönlendirileceği zaten anlaşılamamış münakaşalara dahil olmanın korkusuna dönüşmektedir. Bu da baştan yenilmişlik hissine neden olur. TED خائفون من الصراع الذي قد يحدثه ذلك، خائفون من التورط في جدالات لا يعرفون كيف يديرونها، و أحسوا بأنهم متجهون نحو الهزيمة.
    Bu işe müdahil olmak istediğine emin misin? Open Subtitles هل أنتي متأكده أنكِ تريدين التورط بهذا ؟
    - Bu yüzden bu işe karışmanı istemedim. Open Subtitles لهذا السبب لم أود منك التورط بالأمر
    - Vali, Yahudi işlerine karışmayı ilke edindi. Open Subtitles حسنا، محافظ يجعل نقطة من التورط في الشؤون اليهودية.
    Lionel bak. Bu Oniki bokuna karışamam dostum. Open Subtitles لكن انظر ليونيل , أنا لا استطيع التورط بهذه القذارة عقار ال 12 يارجل
    Seni hiç umursamayan güçlü insanlara bulaşmaktan. Open Subtitles من التورط مع هؤلاء الناس الذين لا يهتمون لأمرك
    Kennedy çıkarmaya onay verdi fakat Amerika'nın bu işin içinde olduğunu gizlemek adına kritik değişiklikler talebinde bulundu. Open Subtitles وافق كينيدي على الغزو ولكنه طالب بتعديلات هامة لإخفاء التورط الأميركي
    Bu işe bulaşmayı hiç istememiştim, biliyorsun. Open Subtitles ‏تعرف أنني لم أرد التورط بهذا منذ البداية. ‏
    Bu işe sen karışamazsın demiştin Lee Bao. Open Subtitles بل أخبرتني انه لا يمكنك التورط, (لي باو)
    Beni de öldürebilirler! Size bulaşmamalıydım. Open Subtitles لم يكن عليّ التورط معكِ أبدًا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more