"التي أردتها" - Translation from Arabic to Turkish

    • İstediğin
        
    • İstediğim
        
    • istediğim bir
        
    • Arzu ettiğim
        
    • senin istediğin
        
    • çok istediğin
        
    Ayrıca, düşünüyordum da sana her zaman istediğin o motoru alabilirim. Open Subtitles بالإضافة إلى أنّي قدّ أشتري لكَ الدراجة النارية التي أردتها دوماً.
    O çok istediğin balıkçı sırığını alamayacaksın şimdi. Open Subtitles الأن لن تتمكن من شراء سنارة الصيد التي أردتها
    Bin yıldır tanıdığım abim ile her zaman istediğim abla arasında seçim yapacağım. Open Subtitles إنّي مخيّرة بين الأخ الذي عرفته طيلة ألف عام والأخت التي أردتها دومًا.
    Her zaman istediğim özgürlüğe sonunda sahibim. Kendi kaderimi seçebilme özgürlüğü. Open Subtitles أخيرًا نلت الحرية التي أردتها دومًا، نلت القدرة على اختيار مصيري.
    Bunun her zaman istediğim bir hediye olduğunu nasıl bildiniz? Open Subtitles كيف عرفت أن هذه هي الهدية التي أردتها دائماً؟
    Arzu ettiğim kuklaları yapınca da ayrıldım. Open Subtitles وسببُ تركي لهم.. هو أنّني قد أكمت صنع الدمى التي أردتها.
    senin istediğin şekilde değildi belki, ama yine de seni severdi. Open Subtitles لا أعرف اذا كان بالطريقة التي أردتها أن تحبك لكنني أعرف أنها أحبتك
    Her zaman istediğin hayata sahip olabilecek güce sahipsin. Open Subtitles لديك القدرة لإعطاء نفسك الحياة التي أردتها يوماً
    Tatlım, ben geldim, ve istediğin ampulleri aldım. Open Subtitles عزيزتي، لقد رجعتُ للبيت، وأحضرت مصابيح الإنارة التي أردتها
    Ama hep o istediğin ödül için tebrikler. Open Subtitles أنا آسف جداً ، أيها العقيد ، وتهانينا على هذا الدجاجة الفرنسية فوق كتفك التي أردتها
    Özgürlüğünü istediğin şekilde alamadığın için üzgünüm. Open Subtitles أنا آسفه لأنك لم تحصل على حريتك بالضبط بالطريقة التي أردتها.
    Tereddüt ve korku içindeydim ve istediğim tecrübe bu değildi. TED كنت مترددا وخائفا، ولم تكن تلك التجربة التي أردتها.
    35 yaşındaydım ve en sonunda istediğim hayatı yaşıyordum. TED كنت حينها في الخامسة والثلاثين من عمري وأخيراً أحيا الحياة التي أردتها.
    İstediğim 20,000 dolar yeterli değil. Open Subtitles تلك العشرون ألف دولار التي أردتها ليست كافية
    Bu benim istediğim bir şey, ama bu şekilde olmasını istemiyorum Open Subtitles إنه ما أريد و لكن ليس بالطريقة التي أردتها
    Bu senin için istediğim bir hayat değildi. Open Subtitles هذه لم تكن الحياة التي أردتها لكما
    - Arzu ettiğim şekilde değil. Open Subtitles ليس بالطريقة التي أردتها.
    Onunla, senin istediğin türden bir ilişkiniz var. Buna saygı duyuyor. Open Subtitles إنّ لديك العلاقة التي أردتها معها، وإنّها تحترم ذلك.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more