Bir ahududulu-muzlu milkshake, ekstra kirazlı, tam sevdiğin gibi. | Open Subtitles | 'مخفوق الحليب واحد 'فروالة و موز كرز إضافي, تماماً على الطريقة التي تحبينها |
Senin sevdiğin gibi uzun pencereleri var. | Open Subtitles | كما تعلمين، به تلك النوافذ الطويلة التي تحبينها |
Tam sevdiğin gibi. | Open Subtitles | بالطريقة التي تحبينها. |
Holly? Senin sevdiğin şu saçma pizzadan aldım. | Open Subtitles | أحضرت تلك البيتزا التي تحبينها |
Senin sevdiğin şu salatalıklı sandviçlerden yapmayı teklif ettim... istersen sana da ayırabilirim. | Open Subtitles | في منزل (مارغريت) ، ولقد عرضت عليهم لصنع بعض من تلك الساندويشات التي تحبينها كثيرا لذا يمكنني الاحتفاظ بالبعض لك |