ağaç dallarına ve gövdelerine hafifçe vurmak için kullanırlar, o sırada da yarasalara benzeyen kulaklarıyla ağaç kovuklarını dinlerler. | TED | فهم يستخدمون هذه الزوائد الطويلة للنقر على فروع الأشجار وجذوعها، بينما يستمعون لتجاويف الأشجار بآذانهم التي تشبه آذان الخفافيش. |
Bir kratere benzeyen şu inanılmaz kayayı, ve bu şeyleri. | Open Subtitles | وتلك الصخرة المدهشة التي تشبه الحفرة وهذين المخلوقين. |
Yoksa tavuk boyunlu ve suratı Ölüm Vadisi'ndeki yollara benzeyen bu kulakları tüylü piçi mi? | Open Subtitles | او ابن العاهرة هذا ، ذو الاذن المشعرة ورقبته التي تشبه رقبة الدجاج ووجه كممرات نار وادي الموت |
Biri sosis şeklinde sarmal oluşturmuş. | TED | يلتف كل واحد منهما ليشكل البنية التي تشبه النقانق |
Alarm sesini duyunca bazen koca bir kütüphaneyi yerle bir etmek için semender şeklinde araçlarına koşuyorlar. | TED | عندما يصدر صوت المنبّه فإنّهم يندفعون إلى المركبات التي تشبه السمندل، في بعض الأحيان لحرق مكتباتٍ كاملة كلّيّاً. |
- Ve şu hepsi aynı gibi görünen sıkıcı renkler. Ve kuru erik buğulaması! | Open Subtitles | وهذه الأوان البشعة التي تشبه الأجاص المجفف |
İşin yarısını ben yaptım Ganimetin yarısı benim Şimdi bana şu büyük eski kayayı getir, senin kafana benzeyen | Open Subtitles | لقد قمت بنصف العمل، واخذ نصف الجائزة، الان أعطني هذه الصخرة الكبيرة تلك التي تشبه رأسك |
Çeneleri yoktur ve emicilere benzeyen ağızlarının iki tarafında da bulunan iki sıra sivri dişle eti törpülerler. | Open Subtitles | لا تمتلك فكا , لكنها تقشط اللحم بصفين من الأسنان النابية التي توجد على الجانب الآخر من أفواهها التي تشبه أنبوب الشفط |
Tamam, biz şu büyük toprak gibi olandan ve kıvrımlı olandan alalım, bir de şu battaniyeye benzeyen şeyden. | Open Subtitles | سآخذ هذه القطعة البُنية الكبيرة هذه القطعة المُجعدة والأخري التي تشبه الغطاء |
Umarım ineğe benzeyen o posta kutularından yoktur. | Open Subtitles | آمل فقط أنه لا يملك واحدة من.. علب البريد التي تشبه البقرة. |
Ama umarım ineğe benzeyen o posta kutularından vardır. | Open Subtitles | آملحقاأن يكونلدي واحدةمن علب البريد التي تشبه البقرة |
- Şu "Alacakaranlık" filmindeki hatuna benzeyen var ya hani? | Open Subtitles | أيّهن هي ؟ ''تلكَ التي تشبه بطلة فيلم ''الشفق |
Buna benzeyen yüzlerce kutunun olduğu bir S.H.I.E.L.D. muhafaza tesisinde çalıştım. | Open Subtitles | أنا عملت في منشأة تخزين لصالح شيلد والتي بها مئات من الصناديق التي تشبه ذلك تماماً |
Gemiye benzeyen arabalar. | Open Subtitles | السيارات التي تشبه السفن بصورة تامة المرآب |
Bize benzeyen hayvanlara yakınlık duyma eğilimindeyiz, özellikle bebeklere benzeyen, gözleri yüzünün önünde olan, yuvarlak suratlı ve biraz tombik yapılı hayvanlara. | TED | نميل الى التعاطف مع الحيوانات التي تشبهنا بالاكثر وبالاخص التي تشبه الاطفال البشريين لذا مع العيون الكبيرة التي تحدق بنا مباشرة والوجوه الدائرية وووقفة الممتلئ القصير. |
Nihayetinde, nehirler bu iklim olayından önceki hallerine benzeyen eski hallerine geri döndüler, fakat bu çok, çok uzun zaman aldı. | TED | في النهاية،عادت الأنهار لحالتها التي تشبه شبهًا كبيرًا حالتها قبل حدث تغيّر المناخ، ولكن استغرق الأمر وقتًا طويلًا جدًا. |
Onlara kuasar deniyor. Kuasar, yıldız benzeri obje demek. Ki bu da, en azında bir miktar yıldıza benzeyen objeler demek(gülüşmeler). | TED | تسمى الكويزرس. الكويزرس تعنى في الأصل شيء "شبيه بالنجم". والتي تعني الاشياء التي تشبه النجوم قليلا. |
Şu çizme şeklinde olan ülkeye. Kim tanıyor ki? | Open Subtitles | التي تشبه الحذاء العالي الرقبة من كان يعرف هذا؟ |
Açılmayan pencereler, birden fazla kişinin kullandığı çarşaflar kredi kartı şeklinde anahtarlar... | Open Subtitles | النوافذ التي لا تفتح الملاءات المستخدمة من أشخاص كثر المفاتيح التي تشبه البطاقات الائتمانية كما لو أن المرء يسير |
Açılmayan pencereler, kart şeklinde saçma sapan anahtarlar... | Open Subtitles | النوافذ التي لا تفتح، المفاتيح المجنونة التي تشبه البطاقات |
Saç gibi görünen kask gerçekten akıllıca. | Open Subtitles | الخوذة التي تشبه الشعر حقيقة أكثر ذكائاً. |
Korkmuş bir Asyalı gibi görünen de dahil mi? | Open Subtitles | وحتى الرأس التي تشبه رجل أسيوي مفزوع؟ |