"التي رأيناها" - Translation from Arabic to Turkish

    • gördüğümüz
        
    • gördük
        
    Düşen birlik nakliye uçağının enkazını kontrol ederken gördüğümüz uçak olabilir. Open Subtitles يمكن ان تكون الطائرة التي رأيناها عندما كنا نتفقّد القوات المحطمة
    Az önce gördüğümüz müzik, ızgaralardakı notalar rasgeleden çok çok uzak. TED هذه الموسيقى التي رأيناها سابقًا، هذه النجوم على الشبكة، بعيدة تمامًا عن العشوائية.
    Kuyruklu yıldızın civarına geldiğimizde, gördüğümüz ilk görüntüler bunlardı TED ثم اقتربنا من المذنب، وكانت هذه أولى الصور التي رأيناها.
    Az önce gördüğümüz bu şehir her bireyde farklıdır. TED المدينة التي رأيناها للتو تختلف من شخص لآخر.
    Devleri yalnızca ilk ortaya çıktıkları zaman gördük. Open Subtitles المجموعة الوحيدة التي رأيناها كانت أثناء الرصد المبدئيّ.
    Az önce gördüğümüz klasik güzellik imajı peşinden koşma sonunda büyük zararını vermeye başlıyordu. TED كل هذة السنين من أجل مطاردة صورة الجمال التقليدية التي رأيناها من قبل كان يأخذ حقه أخيرًا.
    Teşekkürler. KS: O gördüğümüz görseller, onlar gerçek hayatta oluyordu değil mi? TED كيلي: هذه العروض المرئية التي رأيناها هذه كانت تحدث بشكل فوري، أليس كذلك؟
    Dünyada değiştiğini gördüğümüz verilerin hiçbiri resmi finans istatistiklerini içermiyor. TED كل المعلومات التي رأيناها تتغير في العالم لا تحتوي على إحصائيات ذات تمويل عام.
    Buraya gelirken gördüğümüz kamyonlar, tahliye içinmiş. Open Subtitles الشاحنات التي رأيناها قادمة من أجل أخلائنا
    Ve dün gece gördüğümüz uçakları uçuracak teknoloji de yok. Open Subtitles و كذلك تقنيّات الطيران التي رأيناها بالأمس
    Sonra da kayalara bir şeyler çizerlermiş. Tıpkı bugün gördüğümüz gibi. Open Subtitles ثم ترسم صورة على الصخور مثل التي رأيناها اليوم
    Gelecekte gördüğümüz o güzel küçük kızını görmezden gelemezsin. Open Subtitles لا يمكننا أن نتجاهل طفلتك الصغيرة التي رأيناها في المستقبل
    gördüğümüz şeyler, onların gemisi, düşüncelerimiz. Open Subtitles مثل الكائنات الفضائيه التي رأيناها او مثل أطباقهم الطائره أو مثل إظهار أفكارنا
    Ama içeride gördüğümüz, bombada ki düğüm, tam bir sanat eseriydi. Open Subtitles لكن العقدة التي رأيناها على القنبلة مربوطة بشكل فني
    Direnmiş olması gördüğümüz çatlaklara sebep olmuş olabilir. Open Subtitles يمكن للعراك أن يكون السبب وراء التشققات التي رأيناها
    Şu videoda gördüğümüz soda canımı sıkıyor. Open Subtitles علبة الصودا التي رأيناها بالفيديو كانت تضايقني
    gördüğümüz kadını Trudy olmadığını nerden anladınız? Open Subtitles كيف تعرف ان المرأة التي رأيناها ليست ترودي؟
    Onu gördüğümüz yerin hemen yakınındaki bir ödemeli telefondanmış. Open Subtitles وقد كان من هاتف عمومي قرب المنطقة التي رأيناها فيها
    MRI'da beyninde gördüğümüz yara izi. Open Subtitles هذه الندبات المخية التي رأيناها بصورة الرنين
    Bay Smith'i her yerde ararken yaptığımız yolculuklarda birçok şey gördük. Open Subtitles لأن العائلة قد سافرت كثيراً بحثاً عن السيد سميث ، ويا للأشياء التي رأيناها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more