Evet, şu çılgın kısım dışında, işte ihtiyacımız olan ruh. | Open Subtitles | حسنا ،وبإستبعاد الجزء المجنون تلك هي الروح تماما التي نحتاجها |
Sen, enerji santraline girip ihtiyacımız olan enerjiyi bize kaydır. | Open Subtitles | وأنت، ستنسلّ إلى محطّة الطاقة الكهربائية لتحوّل الطاقة التي نحتاجها. |
Yerel bir haber programında duyulursa, ihtiyacımız olan gücü kazanmış oluruz. | Open Subtitles | واعتقدت أن نجعل هذه قصة وطنية هلأ اعطيتنا الدفعة التي نحتاجها |
Yine de, ihtiyacımız olan istihbari bilgiyi sağlayabilecek bir hareket şekli var. | Open Subtitles | على اي حال ذلك هو عملهم الذي قد يأتينا بالمعلومات التي نحتاجها |
Hayatta kalmak için ihtiyacımız olan beyinler için yardımcı olurlar mı? | Open Subtitles | هل تعتقدين أنهم سوف يساعدوننا للحصول على الأدمغة التي نحتاجها للنجاة؟ |
İhtiyacımız olan şeylerden biri de yemek eğlencesini kaybetmemek. | TED | وأرى أن واحدًا من آخر الأشياء التي نحتاجها هو أن لا نفقد متعة الغذاء. |
İnsanların kendisine odaklanmalarını istediği zaman sesinin şiddedini çok çok aşağı bir seviyeye düşürür ve en iyi şekilde öğrencileri olaya dahil edebilen öğretmenlerde ihtiyacımız olan beceriler bunlardır. | TED | يخفّض صوته لمستوى جد متدني حين يريد من الناس أن يفهموه، وتلك هي المهارات التي نحتاجها لدى المدرّسين الأكثر إشراكا. |
ve ikincisi, yemeğimizde ne kadar çeşit olursa ihtiyacımız olan besinleri alma ihtimalimiz o kadar artar. | TED | وثانياً، لأنه كلما تنوعت وجباتنا الغذائية كلما زاد احتمال أن نحصل على كل المواد الغذائية التي نحتاجها. |
İhtiyacımız olan lensler zaten var. | TED | حسناً، عظيم. العدسات التي نحتاجها موجودة. |
Diğeri ise her şeyi kayışla bağlamamızdır çünkü mevcut göz izleme algoritmaları ihtiyacımız olan sağlamlığa sahip değil. | TED | سبب آخر هو حاجتنا لربط الأشياء لأن خوارزميات تتبع العين الحالية لا تملك القوة التي نحتاجها. |
Çeşitlilik üzerine dayandırılmıştı. Modern dünyada ihtiyacımız olan dayanıklılık vardı. | TED | كان لديه تلك المرونة التي نحتاجها في عالمنا الحديث. |
Yayılmamız için ihtiyacımız olan kaynakları bize verdiniz. | Open Subtitles | لقد منحتمونا الطريق إلى الموارد التي نحتاجها من أجل توسعنا في اتجاهات عديدة |
İhtiyacımız olan bilgiyi aldık. Teşekkür ederim. | Open Subtitles | لدينا كل المعلومات التي نحتاجها شكراً لك |
Tam ihtiyacımız olan türde, alışılmadık bir hile. | Open Subtitles | تلك هي نوع الأفكار الرائعة التي نحتاجها. |
Okula gelince ihtiyacımız olan 200 bin doları toplamak için... | Open Subtitles | أما بالنسبة للمدرسة فنحن ندرس الخيارات المتعددة لجمع المائتي ألف دولار التي نحتاجها |
Ruhani Nexus için bir giriş. İhtiyacımız olan bütün güç orada. | Open Subtitles | المدخل إلى نيكزس الروحية كل القوة التي نحتاجها. |
Eğer biz bir üst düzey iblis alamadım, biz ihtiyacımız olan güçler toplamak asla. | Open Subtitles | إذا لم نحصل على مشعوذ ذو مستوى عالي فلن نجمع أبداً القوى التي نحتاجها |
Ama işin güzel yanı, aslında, bir pandemiyi önlemek için gereken araçlar pandemiye yanıt vermek için gerekenlerle aynı. | TED | لكن ما يبعث الأمل أن الأدوات ذاتها التي نحتاجها للوقاية من جائحة هي التي نحتاجها للاستجابة إلى أخرى قائمة. |
Doğal olarak başarı için gerekli olan şeylerden biri performans. | TED | ومن الواضح أن أحد الأشياء التي نحتاجها للنجاح هو الأداء |
Peki gerçekten kalori nedir ve tam olarak kaç kaloriye ihtiyacımız var? | TED | ولكن ما هي السعرة الحرارية، حقًا، وكم عدد تلك التي نحتاجها بالفعل؟ |
İşte bu bize gerçek inovasyon için ihtiyaç duyduğumuz, gelişmek için ihtiyaç duyduğumuz ve vatandaşlar için geliştirilmiş toplum için ihtiyaç duyduğumuz güveni inşa etmemizde yardımcı olabilir. | TED | ما يمكننا من بناء الثقة التي نحتاجها لإبداع حقيقي للإزدهار و لمجتمعات داعمة لمواطنيها |
Krokiler. Psikiyatri koğuşundan, revire giden yolun krokileri. | Open Subtitles | التي نحتاجها للخروج من عنبر المجانين للمستوصف |
- Evet. Bize lazım olan bilgiyi edinebildiniz mi Yüzbaşı? | Open Subtitles | أنا كذلك, هل تمكنّت من تحديد المعلومات التي نحتاجها أيها النقيب؟ |
Bir solucan deliğini manipüle etmek için ihtiyaç duyacağımız teknoloji, erişimi imkânsız gibi görünebilir. | Open Subtitles | التقنية التي نحتاجها لصنع ثقب دودي قد تبدو بعيدة المنال بشكل مستحيل |