Ve bu yüzden insan komedisi içinde oynadığımız rollerle alakalı kardeşimin düğünü için bir konuşma hazırladı. | TED | فكتب خطاباً لزواج أخي عن الأدوار التي نلعبها في الكوميديا البشرية. |
Oyun ortada, bu oyun astrobiyolojide oynadığımız bir oyun. | TED | إن المباراة على قدمٍ وساق ، وتلك اللعبة التي نلعبها في علم الأحياء الفلكي. |
oynadığımız bu satrançta bizim amaçlarımıza uygun bir taşsın. | Open Subtitles | فإنك تناسب غرض مباراة الشطرنج التي نلعبها |
Onun düdüğüyle oynadığımız bir oyunu vardı. | Open Subtitles | لديه تلك اللعبة الصغيرة التي نلعبها بصافرته |
Üç yıldır oynadığımız risk oyununu kazanana göre değişir. | Open Subtitles | ذلك يعتمد على من سيفوز في اللعبة الخطرة التي نلعبها لمدة ثلاثة سنوات |
Yalanın kötü olduğunu söyledim, biliyorum, ama oynadığımız oyunların yarısı yalandan ibaret. | Open Subtitles | أعرف بأنني قلت بأن الكذب خطأ ولكن أقصد نصف الألعاب التي نلعبها كذب مثل سوف أختفي ؟ |
Bu aramızda oynadığımız bir oyun. | Open Subtitles | انها نوعا ما مثل اللعبة الصغيرة التي نلعبها |
Terry, senin o inanılmaz zekanla çoktan oynadığımız oyunun ne olduğunu çözeceğini sanıyordum. | Open Subtitles | ظننت أن كل هذا الذكاء الذي تتمتعين به، حضرة المدّعي سيجعلكِ تفهمين اللعبة التي نلعبها |
- oynadığımız rollere aşinayım Yüzbaşı. | Open Subtitles | أنا أعرف الأدوار التي نلعبها جيداً , كابتن |
Daha oynadığımız oyunun farkında bile değilsin sen. | Open Subtitles | إنك حتّى لم تكتشف طبيعة اللعبة التي نلعبها بعد. |
O zaman oynadığımız bu oyun ne? | Open Subtitles | إذًا ما غرض هذه اللعبة التي نلعبها بحق السماء؟ |
oynadığımız oyunlarda bir sürü var ama. | Open Subtitles | إنهم في كل الألعاب التي نلعبها |
Bu... bizim oynadığımız saçma oyun, birbirimize zavurduğumuz nefret sonunda bir kurban buldu... oyunun içindeki tek masum insanı. | Open Subtitles | هذه... اللعبة المربضة التي نلعبها أنا و أنت هذا لكره الذي نحمله أنا وأنت لبعضنا قد وجد ضحية له في النهاية |
Onlar, oynadığımız oyunun bir bölümü. | Open Subtitles | ذلك فقط جزء من اللعبة التي نلعبها |
Bu oynadığımız çok tehlikeli bir oyun. | Open Subtitles | تعلم، هذه لعبة خطيرة جدا التي نلعبها. |
oynadığımız oyuna seni ben dahil ettim seni çıkartabilirimde. | Open Subtitles | أنت تدرك انّي--أنا من وضعك بداخل اللعبه التي نلعبها وأنا استطيع إخراجك منها |
Görüyorsun ya burada oynadığımız casusluk oyunu tek taraflı olmak zorunda değil. | Open Subtitles | أترين... لعبة الجوسسة التي نلعبها هنا لا ينبغي أن تكون من جانب واحد |
Kendi kendimize oynadığımız oyunlar. | Open Subtitles | الألعاب التي نلعبها بأنفسنا |
Bu bizim oynadığımız bir oyun. | Open Subtitles | إنها اللعبة التي نلعبها |
Diğer insanlar bizi anlayamaz, Benny birbirimizi sevme şeklimizi birbirimizi incitme şeklimizi, oynadığımız oyunları. | Open Subtitles | (الأشخاص الآخرين لا يمكنهم أنْ يفهمونا يا (بيني، الطريقة التي نحب بها بعضنا البعض، الطريقة التي نعذّب بها بعضنا البعض، الألعاب التي نلعبها. |