Halkın alması gereken önlemleri anlatan bir basın açıklaması hazırladık. | Open Subtitles | لقدكتبنا تصريحا صحفيا عن الاحتياطات التي يجب ان يتخذها العامة |
Güzel ve Çirkin de neymiş Disney'in anlatması gereken aşk hikayesi budur. | Open Subtitles | تبا للجميلة والوحش تلك هي قصة الحب التي يجب ان تخبرها ديزني |
Öyleyse bu işi yapmamız gereken yol, programlamadır. | TED | إذا ان البرمجة هي الطريقة التي يجب ان تستخدم لذلك .. |
HC: Burada hatırlamak gereken kilit nokta, bu ton balığının gerçekten ne olduğu umrumuzda değil. | TED | هومارو كانتو : الفكرة الاساسية التي يجب ان نتذكرها دوما هو انه لا يهم ما هو مكون التونا |
Sizinki en önemli konu, ama benimki ilk konu, önem verdiğiniz konuları çözebilmemiz için, çözmemiz gereken. | TED | قضيتك هي هي القضية الأهم، لكن قضيتي هي القضية الأولى, القضية التي يجب ان نجد لها حلاً قبل أن نجده للقضايا التي تؤرقكم. |
Ve harekete geçmeniz gereken ve işin içine girmeniz gereken dört usul. | TED | اما الاربعة التالي التي يجب ان تقوم بها بنفسك وان تنخرط بها تماما |
"Daha önceki başarılı çalışmalarını dikkate alarak, acilen çözüm bulunması gereken bir sorunu olduğunu düşünüyorum." | Open Subtitles | هناك تدهور ملحوظ في درجاته عما يدل وجود مشكلة معينة التي يجب ان تناقش قبل حياته الأكاديميية تتعرض للخطر |
Ama kararımı tartmam gereken hükümet politikalarına göre, hayır. | Open Subtitles | لكن السياسات الحكومية التي يجب ان آزن قراراتي عليها، تقول لا |
Çalması gereken yeteneklerden biri ilk doğmuş bir cadının yetenekleri. | Open Subtitles | أحد الأشياء التي يجب ان يسرقها ليعود هو السحر لأول ساحرة في الوجود |
Ona öğrettikleri bütün kelimeler, uzak durması gereken şeylerdi. | Open Subtitles | كل ما كانوا يعلمونه اياه, هي الامور التي يجب ان يبقى بعيداً عنها |
Kendimi Crassus'un da hissetmiş olması gereken yolda teselli edeceğim. | Open Subtitles | ساُعزي نفسي بالطريقة التي يجب ان يشعر بها كرسيس0 |
Bu, herkesin benim için heyecanlanması gereken an. | Open Subtitles | ..لذا هذه هي المرة التي يجب ان يكون الجميع مسرور لي بها |
Bilmen gereken bazı şeyler buldum çünkü henüz bilmediğini umuyorum. | Open Subtitles | لقد اكتشفت بعض الاشياء التي يجب ان تعرفها دعني اخبرك اتمنى انك لا تعرفها بالفعل |
Özür dilemesi gereken kişi benim. Kötü bir eş gibi davrandım. Hayır, hayır, hayır! | Open Subtitles | ..توقف ، انا التي يجب ان تعتذر ..كُنتُ زوجةً سيئه |
Endişelenmemiz gereken kameralar burada, burada ve burada. | Open Subtitles | الكاميرات التي يجب ان نهتم بها هنا , هنا , وهنا |
Fakat asıl yüzleşmemiz gereken gerçekler resmin tamamındadır. | Open Subtitles | ولكن الحقيقة التي يجب ان نواجهها نحن الناقدون, انه في حكمة سير الاشياء |
Halletmemiz gereken şeyleri düşünüyordum. | Open Subtitles | كنت افكر بشان , مم كل الامور التي يجب ان تتم |
Düğünden önce imzalamam gereken bir kaç şey vardı. | Open Subtitles | لدي بعض الاوراق التي يجب ان اوقعها قبل الزواج |
Sonlandırmam gereken bazı işler var. | Open Subtitles | اعرف ذلك عندي فقط بعض الاشياء التي يجب ان انهيها |
Öğrenmen gereken hareketler var. Mesela "helikopter". | Open Subtitles | هناك العديد من الحركات التي يجب ان تتعلمها، مثلا المروحية. |