| Bana en çok heyecan veren üçüncü yaklaşım ise şu anda üzerinde olduğumuz eğitim olarak tasarım. | TED | و الطريقة الثالثة, هي أكثر واحدة أنا متحمسة لها و هي حيث نحن الآن, هي التصميم كتعليم. |
| üçüncü gözlemim ise, Dengemizi yargılamak için seçtiğimiz zaman çerçevesini oluştururken dikkatli olmalıyız. | TED | الملاحظة الثالثة هي علينا أن نكون حذرين من الإطار الزمني الذي نختاره للحكم على التوازن لدينا. |
| üçüncü sempati diye adlandırabiliriz, gruplar içinde çalışabilme becerisi. | TED | الثالثة هي ما يمكنكم تسميته المشاركة الوجدانية, القدرة على العمل ضمن مجموعات. |
| Şimdi, üçüncü adım tüm paydaşlarla ortak olmak zorunda olmamızdır ve bu özellikle dinleyicilerin inançsız olanlarıyla ilgilidir. | TED | الآن، الخطوة الثالثة هي علينا أن نشارك جميع أصحاب المصلحة، وهذا مهم بشكل خاص لغير المتدينين من الجمهور. |
| Üçüncüsü ise, eklenti yeri belli olmayacak şekilde birleştirerek, farklı resimlerin nerede bitip nerede başladığının farkedilmesini imkansız kılmakla ilgili. | TED | القاعدة الثالثة هي استحالة تمييز الحد الذي تبدأ عنده الصور المختلفة وتنتهي بتحقيق السلاسة |
| üçüncü hikayem ise, Güneydoğu Asya'ya ağ ile balık tutmayı tanıştırmakta suç ortağı olmam. | TED | قصتي الصغيرة الثالثة هي أنني كنت متواطئا في إدخال الصيد بشباك الجر في جنوب شرق آسيا. |
| Ama ben sizden bu 3. kelimeye neyin yol açtığını düşünmenizi istiyorum, çünkü bu üçüncü kelime cinsiyetinizin bir tasviri, | TED | لكن أريدكم أن تفكروا ما الذي يؤدي إلى ذلك الإعلان الكلمة الثالثة لأن الكلمة الثالثة هي وصف لجنسك |
| Bu fikirleri bir araya koyunca üçüncü fikir, robotlara esasen oluşturmaları gereken şeklin matematiksel tanımlarını vermek. | TED | لو قمنا الآن بوضع هذه الأفكار سوية، فالفكرة الثالثة هي أننا نعطي هذه الروبوتات وصف رياضي للشكل الذي عليها إنشائه. |
| üçüncü aşama ortaya yüzlerce fikir atmak-- ne kadar çok ve şaşırtıcıysa o kadar iyi. | TED | الخطوة الثالثة هي اقتراح مئات الأفكار، كلما كثرت كان أفضل، وكلما كانت أكثر غرابة كان أفضل. |
| üçüncü büyük problem ise yaşam genellikle değildir olması gerektiği kadar harika | TED | المشكلة الثالثة هي إحساسنا أنّ الحياة ليست فب الغالب رائعة كما ينبغي لها أن تكون. |
| üçüncü bitki Denizlahanası, ve bu da yaygın türlerden birisi; daha çok topraksız olarak yetişiyor. | TED | النبتة الثالثة هي نبتة المال وهذا أيضا نبات شائع جدا يفضل أن ينمو في الماء |
| üçüncü adımda kalbinizi açmanız ve istismar ederken kurbanınızın nasıl hissettiğini hissetmeniz gerekiyor. | TED | الخطوة الثالثة هي أن تفتح قلبك وتشعر بما شعرت به ضحيتك عندما كنت تعتدي عليها. |
| üçüncü adım aletin üzerinde yıldızı bulmak. | TED | الخطوة الثالثة هي تحديد النجم على الطرف الآخر من الجهاز |
| üçüncü amacımız, şiddetsizlik yolu olan empati, merhamet ve affetmenin kaidelerini öğretmek. | TED | ومهمتنا الثالثة هي تعليم مبادىء اللاعنف، من العطف والرحمة، والمُسامحة. |
| Biliyor musun, belki üçüncü seferde hayır vardır. | Open Subtitles | أتعلم .. قد تكون المرة الثالثة هي الثابتة |
| Filozof Descartes, epifiz bezi bölgesinin veya üçüncü gözün, bilinç ve madde arasındaki arayüz olduğunu fark etmiştir. | Open Subtitles | اعترف الفيلسوف ديكارت أن منطقة الغدة الصنوبرية أو منطقة العين الثالثة هي الواجهة بين الوعي والمادة. |
| Yani, bu üçüncü şahıs bezelye bir erkek ve bu erkek bana bir yemek teklif etti. | Open Subtitles | اذاً الحبة الثالثة هي رجل وهذا الرجل طلب مني تناول العشاء معه |
| üçüncü halka oburluktur, günahkarlar çamur içinde debelenir. | Open Subtitles | الدائرة الثالثة هي الشراهة حيث سيمطر المذنبون ويمرغون في الوحل |
| Üçüncüsü biraz daha az bariz. | TED | والقضية الثالثة هي أقل وضوحًا نوعًا ما. |
| Üçüncüsü, eski hisselerini yenileriyle değiştirme anlaşması. | Open Subtitles | الثالثة هي اتفاقية استبدال تسمح لك باستبدال الأسهم القديمة بأسهم جديدة وأخيراً اتفاقية سهم المقترع |
| Üçüncüsü eroini taşıyor olmalı, eroini teslim ettikten sonra oraya gitmiş olmalı. | Open Subtitles | لذلك يجب ان تكون الشاحنة الثالثة هي من حملت شحنة الهيروين وبعد ذلك توقفت في المكب بعد ان سلمت الشحنة |