Ve için rahat olsun, asıl suçlu bunu pahalıya ödeyecek. | Open Subtitles | واطمئن، المُجرم الحقيقي سيدفع الثمن غالياً. |
Bana numara yapmaya çalıştığınız gün bu ikinize pahalıya patlayacak. | Open Subtitles | .... إذا فكرت أبداً أن تخدعنى سيكون الثمن غالياً على كلا منكما |
Bir tavuk çalmaya çalıştı. Bunun için bedelini ağır ödedi. | Open Subtitles | حاوَلَتْ أن تسرق دجاجة فدَفَعَتْ الثمن غالياً |
Nasıl yaptığını bulacağım, bulduğum zaman da bedelini fena ödeyecek. | Open Subtitles | سأحاول أن أكتشف كيف قام بها.. وحينما أعرف سيدفعُ الثمن غالياً. |
Ama Doktor Yardımsever'in dediği gibi bunun bedelini öderiz. | Open Subtitles | لكن كم قال الدكتور المساعد سوف ندفع الثمن غالياً |
Geçen yıl Haziran ayında bedenini toprağa koymak için taşırken sesimi duyurmak için büyük bir bedel ödediğimin farkına vardım. | TED | عندما حملت جسده بين يدي لدفنه في يونيو من العام الماضي، أدركت أني دفعت الثمن غالياً لأجعل صوتي مسموعًا. |
- Bunu pahalıya ödeyeceksin. - Sorun değil. | Open Subtitles | سيكون عليك أن تدفع الثمن غالياً. |
Biri bunu pahalıya ödeyecek. | Open Subtitles | سيدفع أحد الثمن غالياً |
"Asıl suçlu bunu pahalıya ödeyecek"? | Open Subtitles | -المُجرم الحقيقي سيدفع الثمن غالياً"؟" |
Bunun bedelini ağır ödeyeceksin. | Open Subtitles | .سوف تدفعين الثمن غالياً |
Bayan Lyons, bize yanlış bilgi veriyorsanız kendiniz hakkında yalan söylüyorsanız bunun bedelini ağır ödersiniz. | Open Subtitles | آنسة (ليونز)، إن ضلّلتنا، إن خدعتنا بأيّةطريقة.. فستدفعين الثمن غالياً |
Bunun bedelini ağır ödeyecekler. Hepsinden hesap soracağım! | Open Subtitles | سيدفعون الثمن غالياً كل واحد منهم! |
Nasıl yaptığını bulacağım, bulduğum zaman da bedelini fena ödeyecek. | Open Subtitles | سأحاول أن أكتشف كيف قام بها.. وحينما أعرف سيدفعُ الثمن غالياً. |
Bir sıkıntı çıkarsa bunun bedelini ödeyeceksiniz. | Open Subtitles | إن حدث أيّ شيء خاطئ، ستدفع الثمن غالياً |
Daha büyük bir bedel ödemeden önce. | Open Subtitles | .قبل أن تدفعِ الثمن غالياً |
Ama çok büyük bir bedel ödedi. | Open Subtitles | ولكنها دفعتْ الثمن غالياً. |