Adamın biri güzel şeylerin uzun sürmediğini söylemişti bir keresinde. | Open Subtitles | أحدهم قال ذات مرة أن الأشياء الجميلة لا تدوم طويلاً |
güzel cinsel organlarımız sorunlarımızı bilmiyor ve kesinlikle de bilmemelerini sağlamalıyız. | Open Subtitles | أعضائنا الجنسية الجميلة لا تعرف بمشاكلنا يجب علينا تركها خارج القضية |
Demek ki bu güzel bayanın gerçek bir erkeğe ihtiyacı var. | Open Subtitles | إذن هذه الفتاة الجميلة لا بد أنها في حاجة لرجل حقيقي. |
Demek ki bu güzel bayanın gerçek bir erkeğe ihtiyacı var. | Open Subtitles | إذن هذه الفتاة الجميلة لا بد أنها في حاجة لرجل حقيقي. |
güzel solungaçları sadece bakteriye oksijen sağlamak için kullanılır. | Open Subtitles | ..خياشيمها الجميلة لا تستخدم الا لتزويد البكتيريا بالأكسجين |
Neyse ki hepimiz gibi... güzel bir kadın da, onu görene kadar ne istediğini bilmez. | Open Subtitles | لحسن الحظ . الحقيقة هي كما هو حال الباقي حتى المرأة الجميلة لا تعرف ماذا تريد حتى تراه |
Gerçekten çok güzel bir ilişkiye hayatta bir kez rastlanıyor ve ben hakkımı kullandım. | Open Subtitles | العلاقة الجميلة لا تحصل إلاّ مرّة بالعمر ولقد خضتُ هذه العلاقة سلفاً |
Tecrübelerime göre güzel bir kadın kimsenin sıkıntısına gideremez. | Open Subtitles | طبقاً لخبرتى فان المرأة الجميلة لا تأتى بالراحة |
güzel kızım! Arabada beklemek istiyorsan sorun değil. | Open Subtitles | طفلتي الجميلة لا مشكلة إن أردتِ أن تنتظري في السيارة |
Selam güzel kız..yaklaş ısırmam. | Open Subtitles | مرحبا , أيتها الجميلة لا بأس , أنا لن تؤذيكِ |
güzel kızlar şampanya içmeliler sadece. | Open Subtitles | الفتاة الجميلة لا يجب أن تشرب الى الشامبانيا شكرا |
Bütün güzel mücevherlerim satıldı. | Open Subtitles | تم بيع مجوهراتي الجميلة لا عليكِ, لا عليكِ. |
Benim düşümceme göre güzel kadınlar asla demode olmazlar. | Open Subtitles | لطالما ظننتُ أن المرأة الجميلة لا تختفي موضتها |
Öyleyse şuradaki çirkin arkadaşın az önce neden bu güzel hanımın ıstakoz salatası alamayacağını söyledi? | Open Subtitles | اذاً لماذا صديقك البشع الذي هناك قال لي ان هذه السيدة الجميلة لا تستطيع اخذ السلطة؟ |
Bu sistemde-- teşekkürler, güzel asistan-- bu sistemde ben sisteme koyana kadar kendisinde hiç bir ses bulunmuyor. Bu yüzden hiç bir şekilde önceden kaydedilmiş örnek yok. | TED | ولهذا النظام شكرا لك، أيتها المساعدة الجميلة لا يحتوي هذا النظام لأي صوت إلا عندما أبدئ في وضع الأصوات فيه أي لا يوجد أي من النماذج الصوتية المسجلة مسبقاً |
Eski bir arkadaş, iyi bir müşteri ve onun güzel eşi için ... sorun değil. | Open Subtitles | من أجل صديق قديم ، وزبون جيد ومن أجل رفيقته الجميلة... لا مشكلة |
Tek hissedeceğim harika, güzel bir hiçlik olacak. | Open Subtitles | كل ما سأشعر به هو الراحة الجميلة لا غير |
güzel... çok şirinmiş. | Open Subtitles | لطيف , من هذه الجميلة . لا أعرف حقاً |
güzel bir mavi gökyüzünden daha çok, kırmızı renkte olmalıydı meteorlar ve kuyruklu yıldızlar tarafından yanmış. | Open Subtitles | لذا عوضا" عن السماء الزرقاء الجميلة لا بدّ و أنها كانت حمراء و ذائبة بفعل المذنبات و الشهب |
Yarrağı yedin güzel çocuğum. | Open Subtitles | ستهزمين أيتها الطفلة الجميلة. لا تعبثي مع الرجل القوي! |