"الجيد رؤية" - Translation from Arabic to Turkish

    • görmek güzel
        
    • görmek güzeldi
        
    • görmek hoş
        
    • görmek iyi
        
    Yeni sorumluluklarının okumana engel olmadığı görmek güzel. Open Subtitles من الجيد رؤية أن مسئولياتك المالية الجديدة لا تتداخل مع القراءة
    Lisedeki uyuşturucuların aynısını aldığını görmek güzel, TC. Open Subtitles من الجيد رؤية أنك لا تزال تملك الحبوب نفسها التي كنت تملكها في المدرسة الثانوية تي سي
    Hâlâ birkaç dişinizin kaldığını görmek güzel Stanley. Open Subtitles من الجيد رؤية انكم لازلت تملكون بعض الاسنان
    Neyse ben gideyim ama ikinizi de görmek güzeldi. Open Subtitles حسناً إذاً، سأغادر لكن من الجيد رؤية كليكما
    Cömert yürekli bir yolcu görmek hoş. Open Subtitles من الجيد رؤية شخصاً ذو مكانة رفيعة يتجّول هنا
    Değişiklik için birilerini posterde görmek iyi. Open Subtitles أنه من الجيد رؤية شخص مثلي علىبوستر من باب التغيير
    Olayları başka insanların gözünden görmek güzel, değil mi? Open Subtitles من الجيد رؤية الأشياء من منظور أشخاص آخرين ، أليسَ كذلك ؟
    Tanıdık bir yüz görmek güzel ama seni buraya teselli için çağırmadım. Open Subtitles أقصد، من الجيد رؤية وجه مألوفة، لكنني لم أطلب حضورك هنا لكي تمسك يدي.
    Ekibin çok fazla değişmediğini görmek güzel, Gibbs. Open Subtitles إنه من الجيد رؤية الفريق لم يتغير كثيرا، جيبس
    Yeni bir fikir üzerinde çalışırken gözlerindeki ışığı görmek güzel. Open Subtitles من الجيد رؤية الوميض في عينيك عندما تعمل في شيء جديد
    Yeni bir fikir üzerinde çalışırken gözlerindeki ışığı görmek güzel. Open Subtitles أنه من الجيد رؤية البريق في عينيك عند العمل على في فكرة جديد ة
    Saygı değer babamızın, torununa böylesi düşkün olduğunu görmek güzel. Open Subtitles من الجيد رؤية آبانا المبجل مرتبط بقوة مع حفيده
    Hapisten çıktıktan sonra kendini toparladığını görmek güzel. Open Subtitles حسناً ، من الجيد رؤية انك حصلت على عمل منذ خروجك سيدي؟
    Bazı şeylerin değişmediğini görmek güzel. Open Subtitles من الجيد رؤية بعض الأشياء التي لن تتغير أبداً
    Kardeşini beladan uzak tuttuğunu görmek güzel diyordum. Open Subtitles لا، كنت فقط أقول من الجيد رؤية أنكِ لا زلتِ تبقي أخيك بعيداً عن مشاكلنا
    Oh, evet, eski rock gösterilerini yeniden görmek güzel. Open Subtitles من الجيد رؤية ذلك المشهد يعود في حفلات "الروك"
    Bu eşofmanı yeniden görmek güzel olmalı, öyle mi Sam? Open Subtitles لكن من الجيد رؤية هذه السراويل ثانية, أليس كذلك (سام)؟
    Mizah anlayışını yitirmediğini görmek güzel bir şey. Open Subtitles من الجيد رؤية أنه لم يفقد حسه الفكاهي.
    İkinizi de görmek güzel. Open Subtitles يجب أن أقول أنه من الجيد رؤية كلاكما
    Pozitif açıdan bakacak olursak eskiden erkeklerin egemen olduğu bir alanda bir kadını görmek güzeldi. Open Subtitles على الجانب الإيجابي، من الجيد رؤية إمرأة تدخل إلى مجال يسيطر عليه الذكور سابقا.
    Ortalıkta hızla hareket eden bir şey görmek hoş. Open Subtitles من الجيد رؤية شيء يتحرك بسرعة هنا
    - Tanıdık birini görmek iyi oldu. Ben de seni gördüğüme sevindim. Open Subtitles ـ إنه لمن الجيد رؤية شخصاً ما أعرفه ـ إنه لمن الجيد رؤيتك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more