savaş başlığı son yolculuğuna hazır olduğunda şerefine kadeh kaldıracağız. | Open Subtitles | عندما تكون الرأس الحربي جاهزة لرحلتها البحرية النهائية، سَنَشْربُ نخب. |
savaş başlığı kırılırsa havayla temas edip karışımı ateşler bu da sözde eritilmiş kayaya sarılan zırhı paramparça eder. | Open Subtitles | حسناً , عندما يتحطم الرأس الحربي الأتصال مع الهواء سيشعل الخليط ينبغي أن نفكك الدرع ونحتمي من الصخور المنصهره |
İmparator'un savaş danışmanı ve saygıdeğer ordu lideri olan Pertinax imparatora vekalet ediyordu. | Open Subtitles | بصفته مستشار الامبراطور الحربي و قائدا عسكريا يحظى بالاحترام حل بيرتيناكس محل الامبراطور |
Küçük bir gemide bu askeri pislik olmaz. | Open Subtitles | كما ترين. على سفينة صغيرة لا يكون لديكي أياً من ذلك الهراء الحربي |
"Soğukkanlı ve duygusuzdu, savaştaki görevimdi ve ben de görevimi yaptım..." | Open Subtitles | هو كان فى الحقيقة حالة باردة مُتجردة هذا واجبى الحربي ، أنا فعلت واجبى الحربي |
Fakat savaş mecazı, savaş ifadesi, ya da tartışmalar hakkında düşünme şekli, benim düşünceme göre, tartışma biçimimiz üzerinde çirkinleştiren bir etkiye sahip. | TED | لكن عند استخدام الاستعارات الحربية، يكون للنموذج الحربي للتفكير في الجدل، على ما أعتقد، أثر مشوِّه على طريقة جدالنا. |
savaş modeli, ben kazanç elde etmiş olsam bile, sizin kazandığınızı ve benim kaybettiğimi düşünmeye zorluyor bizi. | TED | المجاز الحربي يجبرنا على التفكير بأنك أنت الفائزة و أنا خسرت، على الرغم من أنني كسبت. |
savaş sicilini araştırın. | Open Subtitles | لكن قم بالتنقيب بذلك السجل الحربي اعرف كل مكان كان به |
- Ama savaş sicilini araştır. - Bu harika, Bay Wade. | Open Subtitles | لكن قم بالتنقيب بذلك السجل الحربي هذا رائع سيد ويد |
Ya savaş meclisi yaparken geri gelirse? | Open Subtitles | لكن ماذا لو عاد أثناء الإجتماع الحربي مع الـ شاركس؟ |
Neyse ki benim savaş eğitimim cihazlar arası kodları da kapsıyor. | Open Subtitles | لحسن الحظ،تدريبي الحربي يشمل دفن أداة الرموز |
savaş çabasına yararlı olacak bir zanaatın olduğuna... - onları ikna etmelisin. | Open Subtitles | يمكنك أن تقنعهم بمقايضة الاشياء النافعه للمجهود الحربي |
Onları savaş sanayisinde faydalı olabileceğinize ikna etmeniz gerekiyor. | Open Subtitles | يمكنك أن تقنعهم بمقايضة الاشياء النافعه للمجهود الحربي |
En sonunda, savaş zamanındaki ittifakın parçalanmaya başlaması Paris'te oldu. | Open Subtitles | كان الأمر في باريس حين بدأ التحالف الحربي أخيرا في التفكك |
Sizin gibi savaş geçmişine sahip biri için ölüm tehdidi bir anlam ifade etmiyordur. | Open Subtitles | أعتقد تهديد الموت إلى شخص ما مع سجلك الحربي الشجاع يعني لا شيء |
Eğer naqahdah ile zenginleştirilmiş bir savaş başlığı ve bir kalkan frekansı ayarlayıcısı varsa, evet, efendim. | Open Subtitles | إذا عززنا الرأس الحربي بالناكودا وكاشف التردد نعم سيدي |
askeri inzibat bu pisliğin icabına baksın. | Open Subtitles | دعوا البوليس الحربي يتولي امر قطعة القادورات هذا |
Önümüzdeki birkaç dakika içinde CTU, askeri pilot ve ailesinin kayıp olması yüzünden alarma geçecektir. | Open Subtitles | خلال الدقائق القادمة، ستنتبه الوحدة أن الطيار الحربي واسرته مفقودون |
Japon askeri İnzibatı onu isteyecektir. | Open Subtitles | البوليس الحربي الياباني سيُطالب بتسليمه. |
Ne zamandan beri savaştaki çabalarla, milliyetçilikle filan ilgilenir oldun? | Open Subtitles | منذ متى وأنت تهتم بالمجهود الحربي والوطنية وكل ذلك؟ |
Bu bilimadamları, yıllardır yaptıkları deneylerle, "savaşa Destek" programı çerçevesinde gerekli olan lastik, yakıt ve diğer ham maddeleri yapay olarak üretmeye çalışıyorlardı. | Open Subtitles | هم يُجرون التجارب لسنوات لتصنيع المطاط الصناعي والوقود المواد الخام الضرورية للمجهود الحربي الألماني |
Kurucularımız zorba bir idarenin hüküm sürmesini arzu etseydi Başkan ve Savunma Bakanı aşırı güçlerle yetkilendirilmiş olurdu fakat anayasamıza bu tür yetkileri engelleyen maddeler yazdılar. | Open Subtitles | لو أن آباءنا المؤسسين قد فضلوا أن يسود الإستبداد، لمنح الرئيس ووزيره الحربي هذه القوى من دون تمييز، |