Bu haremde, kederli Sultan görmek istemiyorum. | Open Subtitles | فلا أريد أن أرى سلطانة حزينة في الحرملك |
Hani sen benim gözüm, kulağım olacaktın haremde? | Open Subtitles | كان يفترض أن تكوني عيني وأذني في الحرملك |
haremde benim de yakinen ilgilendiğim, bir cariye var. | Open Subtitles | هناك جارية في الحرملك أنا مهتمة بها |
Bir Harem inşa edebilmek için bir sürü inek, bir sürü keçi ve bir sürü para, arsa sahibi olmanız gerekir. | TED | ويجب أن تملك الكثير من الأبقار الكثير من الماعز، الكثير من المال، والكثير من الأراضي، من أجل أن تبني الحرملك. |
[Kapı kapanma sesi] Harem hazinesi sayımı yapacaktık bugün. | Open Subtitles | كنا سنراجع اليوم حساب خزنة الحرملك |
Hünkâr'ım, benim hareme girip, çıkmam yasak. | Open Subtitles | محرم علي دخول الحرملك |
Koskoca haremde oda mı yok? | Open Subtitles | الغرف تملأ الحرملك. |
Bir görseydin, haremde çıldırdı. | Open Subtitles | ليتك رأيتها تجنّ في الحرملك |
Valide Sultan "Harem'de tek bir hadise çıkarsa bütün kalfaları, ağaları çöllere sürerim." dedi. | Open Subtitles | تقول السلطانة الأم إذا حدثت مشكلة واحدة في الحرملك... ... |
[Gülşah] Efendim, Hünkâr'ımız hareme geldi. | Open Subtitles | أتى مولانا إلى الحرملك |