| Öldükleri gün, onlara gerçek ailem olmadıklarını söylemiştim. | Open Subtitles | اليوم ماتوا، أخبرتُهم هم ما كَانوا أبائَي الحقيقيينَ. |
| Senin gerçek yüzünü gördüm, sense beni mahvettin. | Open Subtitles | رَأيتُ الحقيقيينَ أنت وأنت نُسِفتَني نسفاً كاملاً. |
| Onların gerçek ailen olmamasına sevinmiş olmalısın. | Open Subtitles | يَجِبُ أَنْ تَكُونَ مسرور جداً لأنهم لَيسوا أبائَكَ الحقيقيينَ. |
| Evet, ama erkeğin gerçek bıyığı olur. | Open Subtitles | نعم، لكن الرجالَ الحقيقيينَ يَنْمونَهم في الحقيقة. |
| gerçek dostların kim unutma. | Open Subtitles | لا تَنْسِ مَنْ أصدقائَكَ الحقيقيينَ. |
| gerçek junkiler, malın iyisini bilenler,[br]doğudalar sanırım. | Open Subtitles | سيكون عنده مخدر افضل من اي شخص في لوس انجلس أَحْسبُ الحشّاشين الحقيقيينَ - الواحد الذي يعرف هراءهم |
| - gerçek polisler nerede labaratuvar faresi? | Open Subtitles | حيث الشرطة الحقيقيينَ في، جرذ مختبرِ؟ |