Ama bu Reddit'le ilgili değil. Aslında bu kambur balinalar ile ilgili. | TED | لكن الأمر ليس حول ريديت نفسه. أنه في الواقع حول الحيتان الحدباء. |
Mavi, Fin Balinası, Grönland Balinası, Mink Balinaları ve tabii ki kambur balinalar. | TED | الحيتان الزرقاء والزعنفية والمقوسة الرأس وحيتان المنك وبالطبع الحيتان الحدباء. |
Bu kambur balinalar öldürülüyorlar. Buna bir son vermek istediler. | TED | هذه الحيتان الحدباء كانت تُقتل. أرادوا وضع حد لهذا. |
Ben de suyun üzerinde sıçrayan kambur balinaları ve yunusları düşündüm. | TED | وكنت أفكر قي وثبة الحيتان الحدباء في الماء والدلافين |
kambur balinalar hâlâ Pasifik'in ortasında. | Open Subtitles | مازالت الحيتان الحدباء في منتصف المحيط الهاديء |
kambur balinalar kısa zamanda geri dönecek. | Open Subtitles | ستغادر الحيتان الحدباء قريباً هذه الشواطيء |
Baş aşağı duran kambur balinalar, berrak sularda huzur içerisinde uyuyorlar. | Open Subtitles | تنام الحيتان الحدباء بسلام، جنباً إلى جنب وَ رأساً على عقب في كنف مياهها البلوريّة الصّافية |
kambur balinalar zengin kutup sularında beslenmek için ta Ekvator'dan geldiler. | Open Subtitles | قطعت الحيتان الحدباء طريقها من خط الإستواء لتقتات في هذه المياه القطبية الغنية |
kambur balinalar zengin kutup sularında beslenmek için ta Ekvator'dan geldiler. | Open Subtitles | قطعت الحيتان الحدباء طريقها من خط الإستواء لتقتات في هذه المياه القطبية الغنية |
Bu bolluk birkaç gün içinde dağılacak bu yüzden kambur balinalar bundan en iyi şekilde yararlanmak zorundalar. | Open Subtitles | هذا المصدر الثمينِ سيُفرّق خلال أيام، لذلك يتعين على الحيتان الحدباء الأستفادة القصوى من ذلك بينما يستطيعون. |
kambur balinalar buharlı trenler gibi kuzeye, Mozambik'in sıcak sularındaki kış beslenme alanlarına doğru yol alıyor. | Open Subtitles | الحيتان الحدباء تتوجه شمالاً كقطارات البخار نحو أماكن التناسل الشتوية في مياه "موزمبيق" الدافئة |
kambur balinalar da ziyafete yetişti. | Open Subtitles | وصلت الحيتان الحدباء أراضي الطعام |
kambur balinalar genellikle takım olarak beslenirler. | Open Subtitles | ،تأكل الحيتان الحدباء عادةً في مجموعات |